Hayata Dair

756 104 177
                                    

Tolga'nın sözlerinin üzerine Tekin de Harun'un sakatlanmadığını, numara yaptığını anlamıştı.Üstelik bunu sadece yerine Kerem oyuna dahil olabilsin diye yapmıştı.Belki de buna oyun sırasında bile değil, çok önceden karar vermişti.Neticede Kerem en yakın arkadaşıydı ve onun ne kadar iyi oynadığını Harun'dan iyi kimse bilemezdi.Kerem oynamak istemeyince de, onu oyuna sokmanın tek yolu bu gibi görünmüş olmalıydı.Tolga'ya dönüp;

'Ne yapacaksın?'diye sordu.

'Hiçbir şey.'

'Nasıl yani, müdahale etmeyecek misin?'

'Hayır.Bırakalım da şovunu yapsın.'

'Ama kaybedeceğiz Tolga.'

'Olsun.Gerçek bir yenilgi olmayacak ki.Kerem'i duydun.Bize haksızlık yapılıyor şu an.'

Son cümlesinden sonra gülümsemişti.Tekin onun bu tavrından tahmin ettiği kadar gergin olmadığını anladı.

'Aslında haksızlık mı bilemiyorum.Neticede Kerem hileyle savurmuyor topları.'

'Ben rakip olarak Harun'u seçmiştim.Kerem'i değil.Belli ki yeni çocuk benim kulvarımda değil.Yani Rizespor Barcelona'ya yenildiğinde bunu yenilgi olarak görmemeli değil mi?Tecrübe olarak görmeli.'

Tekin şaşkın bir şekilde Tolga'ya baktı.Arkadaşının yüzünde dalga geçtiğine dair bir emare aradı ama göremedi.Tolga gayet ciddiydi.Az önce Kerem'e resmen iltifat etmişti.

Tolga 4.tur atışların başladığını görünce Tekin'in kolunu çekip;

'Hadi gidelim'dedi.'Sıra bize geliyor.'

Dilay ve Alya'nın arkasından sıra Tolga'ya gelmişti.İlk atışında 6 ikincisinde 4 lobut devirip, kendi sırasını firesiz bitirince arkadaşlarından alkış almıştı.Kerem de Tolga'yı alkışlayanların arasındaydı.Kerem,Harun'un bir köşede yüzünü ekşittiğini görünce ağrısının tahmin ettiğinden daha fazla olduğunu düşündü ve onun yanına gitti.Bu sırada diğerleri oyuna devam ediyordu.

'Bak, oyun bitmeden gitmeyi kabul etmeyeceksin biliyorum.Ama buradan çıkışta doğruca doktora gidiyoruz.İtiraz istemiyorum.'

'Niye?İyiyim dedim ya sana.'

'Belli ki acı çekiyorsun.'

Harun bunun üzerine;

'Acı mı, ne acısı?'deyip boş boş Kerem'e bakınca, Kerem de parmağıyla Harun'un bileğini gösterdi.

'Haa, evet.Doğru.Katlanılmayacak gibi değil aslında ama, savuşturmak için bir şeyler yapabiliriz.'

'Ne gibi şeyler?'

Harun Kerem'e cevap vermeden Melis'le Dilay'ın olduğu tarafa doğru yüksek sesle seslendi;

'Kızlar!Ağrı kesiciniz var mı?'

Melis ve Dilay başlarını 'Hayır' manasında 2 tarafa salladılar.Bunun üzerine Harun gözlerini Alya'ya çevirince;

'Üzgünüm Harun abi.Bende de yok bugün'yanıtıyla karşılaştı.

'Ne kötü.'dedi Harun.'Bakalım diğer seçeneklerimiz daha tedbirli miymiş?'

'Hangi seçenekler?'

Kerem'in sorusu havada kalmıştı çünkü Harun yan taraftaki arkadaş grubunun yanına ulaşmıştı bile.Oradaki iki kıza da aynı soruyu yöneltti.Bir taraftan bileğini gösterip durumu izah etmeyi de ihmal etmiyordu.Ama kızlar bunu zaten  bildiklerini biraz önce Harun'un başına gelen talihsizliği gördüklerini söylediler.

SAHAFLAR SEMTİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin