SAHAFLAR SEMTİ

Halit Bey

Kerem karşısında hoşlandığı kızı göründe küçük çaplı bir şok yaşamıştı.Sarışın kız, etek ve bel kısmında pembe işlemeler olan bembeyaz bir plaj elbisesi giyiyordu.Elbisenin yarasa kol modelinde olan geniş kol kesimi dirseklerine kadar iniyordu.Melis'in başında daha önce rüzgarın Kerem'in ayaklarının dibine getirdiği şapka vardı.Güneş gözlüğü ise geniş yakasında asılıydı.Kerem Melis'in yakasının altından mavi bikini üstünü seçebiliyordu.Belli ki denize girmek için sahile inmişti; ama neden sahil yerine buraya gelmişti ki?

Melis, Kerem'in bakışlarından ve sessizliğinden rahatsız olmuş olacak ki, daha sert bir tonla tekrar sordu,

_Sana sordum.Kimden bahsediyordun?Kimmiş Tolga'ya aşık olan kız?!

_Melis sakin ol lütfen.

Kerem gözlerini sesin geldiği yöne çevirince konuşan kızın, Melis'i ilk gördüğü gün yanında olan kızla aynı olduğunu fark etti.'Dilay dedikleri kız bu olmalıydı.

Melis'in ise kızı dinleyip sakin kalmaya niyeti yoktu.Kerem'e doğru bir adım daha attı.Kerem yerinden kalkıp sakinliğini korumaya çalışarak,

_Beni tamamen yanlış anladın.Sandığın gibi değil, dedi.

Panik duygusunu kontrol etse de dikkatsizliği yüzünden kendisine olan kızgınlığını kontrol etmesi zordu.İşlerin daha fazla sarpa sarmasını istemiyorsa acilen beyaz bir yalan bulması gerekiyordu.Ama bu konu, Kerem'in yeteneklerinin biraz dışında kalıyordu.

_Öyleyse işin doğrusunu anlat, dedi Melis.Kerem'in aksine sesi şiddetliydi.Tolga dediğinde kimden bahsediyordun?

_Kimden bahsedecek, Kaan'ın kuzenini kast ediyordur, dedi Dilay Kerem'in imdadına yetişerek.

Kaan ile Yiğit de denize yüzme bilmeden düşen insanların kendilerine atılan can simidine sarılması gibi, balıklama atladılar bu cevaba.

_Tabiki ondan bahsediyorduk, dedi Kaan.

_Başka kim olabilir ki?diye tasdik etti Yiğit.

_Bak sana söylemiştim, dedi Dilay.İnanmaya daha o an hazırdı.Fazla büyüttün bu olayı.

Kerem kaşlarını çatmamak için olağanüstü bir çaba sarf ediyordu, sessiz kalarak yalana alet olması bile sinir uçlarına batıyordu.

Melis masadaki herkese teker teker baktıktan sonra tekrar Kerem'e döndü,

_Anlatmaya çalıştığın şey bu muydu?diye sordu.

_Biraz patavatsızlık ettim, seni kızdırdıysam özür dilerim, dedi Kerem ve tekrar sandalyesine oturup bakışlarını masadaki arkadaşlarını çevirdi.

Melis ilk başta ne tepki vereceğini bilemedi.Kısa bir duraksamanın ardından,

_Öyle olsun, dedi.Size inanıyorum.Bunu yüzündeki tüm şüpheci ifadeden sıyrılıp söylemişti.Ya cidden ikna olmuştu ya da çok iyi rol yapıyordu.

O sırada meseleden habersiz yanlarına gelen Ogün elindeki içi soğuk su dolu termosu Melis'e uzattı.

_Buyur Melis.Geldiğinizi görünce hazırladım, dedi.

Dilay Melis'ten önce davranıp, Ogün'ün elindeki termosu kaptı.Ogün'e teşekkür edip Melis'e,

_Burada işimiz bitti.Gidelim artık,dedi.Belli ki mesele çıkmadan bir an önce ortamdan uzaklaşmak istiyordu.Melis de itiraz etmeden ona ayak uyurdu.Ve başka bir şey söylemeden kafeden ayrıldılar.

Alya nihayet son 1 dakikadır tutmakta olduğu nefesi derin bir şekilde verebilmişti.Kaan arkasına yaslanıp,

_Ucuz atlattık,dedi.