11. bölüm

442 15 1
                                    

*Bugünün özeti: Bazen güvendiğin kişiler hiç beklemediğin anda sana darbeği indirir. Geçer sanıyorsun, ama geçmeyince kendinin günü günden öldüğünü fark etmiyorsun bile. Hiç kimseye fazla bağlanmayın, gereğinden ne fazla, ne de az değer verin. Bu hem sizin için, hem de çevrenizdekiler için çok daha iyi olur.🤍

_________________________________________


" Güvenn? Lütfen? Ben öyle demek istemedim. Ağlıyorum, ölüyorum, parçalanıyorum, görmüyor musun? Ben ne yapa bilirdim? Her şey çok, çok kötü hale geldi. Lütfen, lütfenn. Se-sende...
𝘚𝘦𝘯𝘥𝘦 𝘣𝘦𝘯𝘪 𝘣ı𝘳𝘢𝘬ı𝘱 𝘨𝘪𝘵𝘮𝘦. "

______

" Erayy? Ben- "

" Şşş. Sakin ol. " Eray titrek sesle gözlerini kapatdı. Kanapeye uzanıp gözlerinden akan yaşla Güven'e baktı.

" Eray? Biliyorum, aniden ortaya çıktım. Biliyorum, ama seni görünce dayanamadım. Söz konusu sen olunca ben konuşmak istedim. O olaydan sonra yıllar geçti biliyorum. Ama ben seninle konuşamadım. " ayağa kalkarak Eray'a yaklaşan Güven dizleri üzerine çöküp ona baktı. Ellerini onun yüzüne dokundurmak istediği zaman Eray gözlerini sıkıca kapatdı.

" Lü-lütfen. Ben-ben kötüyüm zaten. Sen-sende böy-böyle yapma. " Hönkür-hönkür ağlayan Eray yerinden kalkıp oturdu.

" Eray! " Güven ona sarıldı. Hemde öyle bir sarılma ki, Eray buna donup kaldı. Gözlerinden akan yaşla yeniden ve yeniden ağlamaya başladı. Bağırdı. İçindeki tüm öfkeyle bağırdı.

" Güven?! Be-ben BIKTIMM! Her şeyden, her kesden, hayatımdan, kendimden. Lütfen, lütfen izin ver şuracıkda ölüm. " Güven Eray'ın alnını kendi alnına yaslayarak öfke dolu bakışlarla ona baktı.

" Eray sakince bana neler olduğunu anlatacaksın. Sakin ol. Ben burdayım. Sakinleş. " Güven onun ellerini sıkıca tutdu. Bu elleri özlemişti.

" Güven?!! Ben, ben... SANA GÜVENMİŞTİM! " bu zaman kapıdan gelen bir darbe onları korkutdu. İkiside ayağa kalkarak kapıya doğru gitdiler. Kapı kırılmıştı. Bu zaman içeri büyük boylarda, kızgın, siyah kiyafetli biri girdi.

" SEN BURDA NAPIYORSUN! " sesi çok kızgındı. Bir o kadar da korkunçtu.

Eray o zaman tam anlamadı. Gözlerini iyice açıp baktığında bu adamın Berkay olduğunu anladı. Sanki o zaman için her şey, her kes durmuşdu.

Eray öyle dururken Berkay hızlıca getirdiği kiyafetleri Eray'a giydirip kucağına aldı.

" Hey! Sen?! NAPIYORSUN!? DELİ MİSİN?! HEY SANA SÖYLÜYORUM. " Güven onların peşinden gitdi.

Berkay Eray'ı arabaya bırakıp kapıyı kapatdı. Kendisi ise arkadan gelen Güven'e döndü. Yakasından tutup divara yasladı.

" Haha. Bak orospu evladı. Bu çoçuktan uzak dur. Babası da, ben de seni öyle bir sikeriz ki adını unutursun. Anladın mı OÇ?! Hadi toz oluyorsun. Birde bu çoçuğa dokunmuyorsun. HADİ! " Güven hiç bir şey söyleyemedi. Sessizce onların gidişini izledi.

Eray sanki sarhoşmuş gibi gözlerini kısıb camdan dışarı baktı.

" Ahh... " sesli bir şekilde derin iç çekti.

Arabayı süren Berkay tünele girdiğinde hızını artırdı. O zaman için sadece hiç araba olmayan tüneli geçmek istiyordu.

Araba sessiz ve soğuktu. Eray bazen gözlerini camdan çekip yola bakar sonra Berkay'a bakardı. Berkayasa buna aldırmıyordu. Öfkeyle arabayı sürmeye odaklanmıştı.

Otele vardıkların Berkay hızlı bir şekilde arabadan indi. Uykulu olan Eray'ı kucağına almak için diğer tarafa geçdi. Kapıyı açıp Eray'ı kucağına aldı.

Otele giriş yaptılar. Berkay Erayla birlikte asansöre bindi. 8. katta indiler.

" Evet efendim. Geldiler. "

İyi okumalarrr.🌺

_________________________________________

O sadece benim korumam (gay) Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin