Fotoğraf benden kaliteli
***
Herşey batmıştı . Watpadd kitapları gibi olmaması için o kadar dua etmiştim ama zerre tutmamıştı. Klonumun yaşadığı anıları hatırlamamın üzerinden tam olarak bir hafta geçmişti.
Tom gerçekten de hafızamı silmişti. Onun planlarını en başından beri biliyormuşum. Bu zamana kadar ona dur dememişim. Onun peşinden saplantılı bir şekilde koştuktan sonra bana aşık olmuş. Ona olan saplantımı durduran şey kızlar tuvaletinin orada birisini öldürdüğünü görmem olmuş. Tabiki öldürdüğü kişi Mrtyle değil. Zaman farkları vs.
O da bunu görmemi planlamıyormuş. Sonra gelmiş ondan korkmamı ve uzaklaşmamı guruna yediremediği için hafızamı silmiş. Kimse Tom ile olan ilişkimi bilmiyormuş. Arada konuştuğumuzu gördükleri için James ona gıcık gıcık bakıyormuş. Ve ben ona tokat atıp onu herkesin içinde bırakıp sahadan ayrıldım.
Öpüşmemizi gören ve alkış tutan Slytherin tayfası bunu görmüştü. Kendime o kadar kızıyorum ki! Gururu için hafızamı silmiş adam, sen niye herkesin içinde tokat atıyorsun ki! O zamandan beridir kaçıyorum işte. Bir saatlik ortak dersimiz vardı ona da ben gitmiyordum.
Akşam yemeklerine katılıyordum sadece. Zamanında ona dediklerimin aynısı başıma geliyordu. Sadece akşam yemeklerine katılıyor. Hatırladınız mı? Ona dediklerim benim başıma geliyordu. Derse bile gitmemiştim ki gitseydim iki saat bana öldürecek gibi bakardı.
Diğerleri hatırladığıma çok sevinmişlerdi. Ancak yinede eskisi kadar soğuk olmamdan korkuyorlardı. Ancak hatırladığımı başka kimseye söylememiştim. Tom ona neden tokat atıp kaçtığımı bilmiyordu. Acilen mezun olmam gerekiyordu. Acaba geri dönüş şifremi söyleyip geri mi dönsem? Bu evrende ölümsüz olduğumu sanmıyorum.
Scripte yazdığım şeylerin işe yarayıp yaramadığını test etmiştim iki gün önce. Acı çekmeyeceğim yazmıştım ama %100 hissediyordum. Ve hala Wanda'nın güçlerine sahip değildim. Bu büyük bir acı, sen gel ilk kez shiftingi başar, script yüzünden hayallerin işe yaramasın! En azından büyü yapabiliyorum. Allah razı olsun script senden.
Bir sürü geçersiz olan şey vardı. Çabuk iyileşmiyordum. Banyo yapmadan temiz olamıyordum ve en kötüsü tüyler! Onlarla hala uğraşıyorum. En azından kızıl olduğum için çok sorun çıkarmıyordu. Scriptin Wanda'dan verdiği tek parça bu kızıl saçlardı. Ya da Lily ile kardeş olmamız da bunun sebebi olabilir.
Lily yine yemeklerden uzaklaştığım için çok üzgündü. Tokat atmasaydım sadece hatırlıyorum deyip basıp gitseydim kaçmaya gerek kalmayacaktı, üstelik havalı dururdu. Tom sürekli benim peşimde dolaşmaya çalışıyordu. Dersinden koşarak çıkıyor ve benim dersimin kapısında bekliyordu. Neyse ki tilki animagusum olduğu için sıvışmakta ustaydım. Yakalaması kolay değildi.
Konuşmak mı istiyordu yoksa hesap mı soracaktı bilmiyorum ama yüzüne bakabileceğimi sanmıyorum. Hatırladığım ateşli anlardan sonra domatese dönüşmeden karşısında duramazdım zaten. Klonum boş durmamıştı. Olaylar bir dizi izler gibi değil, resmen kendi gözümden hatırlanmıştı.
Akşam yemeği gelene kadar çapulcular ile bahçede oturmuş piknik yapıyorduk. Lily'de buradaydı. James o Quidditch gününden sonra durgun olsa da hala aynı James'ti. Bir şekilde yine mutfaktan yemek çalmış ve piknik sepeti hazırlamışlardı. Lily ile Remus'un arasında ki bakışma en çok benim tuhafıma gidiyordu.
Tanrım, aldatıyordu resmen! Bu evren bana hiç iyi gelmiyor. Acilen gitmeli ve scripte hesap sormalıydım. Cevap alacağımdan değil ya. En azından tekrar başka bir evren için denerdim. Eğlenceli piknikten sonra akşam yemeği çok iştahlı geçmedi. Sonuçta yemek yiyip geldik. Sadece iki tavuk budu yemiştim.
Bu doyumsuzluğumu Ron'a benzetiyorum. Ardından hepsinden önce kalkıp yatakhaneme çıkmayı planladım. Ayağa kalkıp kapıya yürüdüğümde benimle aynı aceleci adımları atan Tom Riddle'ı gördüm. Koş koş! Cidden bunu yaptım. Tüm salonun gözü üzerimdeyken koşmaya başladım.
Neden bu evrende gerçek kimliğini belli etmek zorundasın Mare! Adım bu bile değil! Script isim konusunda da bana danışmamıştı ve ben bunu herkesin gözü önünde koşarken farkediyorum. Tokat meselesi dedikodu olmamıştı çünkü sadece Slytherin görmüştü.
Tom bir iki tehditten sonra olayı unutturmuştur onlara. Hafıza silmek yapmadığı şey değil sonuçta. Neden Gryffindor kulesi en üst katta? Yetişemezdim. Normalde takip etmeyeceğini düşünsem kızlar tuvaletine giderdim ama malum. Orada bir basilisk saklarken takip etmeyeceğini düşünmek komik olurdu.
Koridorda koşarken artık kimse göremeyeceği için o da koşmaya başladı. Korkuyordum. Neyse. Zaten geri dönüş şifremi de kesin sevgili script değiştirmiştir. Tom öldürsün de ben geri döneyim. Hem başardık bir kere, bir daha yaparız. Ne olacak.
Uzun bacaklı Tom bana yetişmekte zorlanmadı ve birden kolumu kaptı. Hayvan herif. Kızgın gözlerinde kırmızı parıltılar gördüm. Efekt gibi duruyordu. Kitaplarda yazanlar gibiydi aynı. Bir evrende de karanlıktan uzak dursan şaşarım zaten.
Korkuyla yutkundum. Korktuğumu anlamış olacak ki biraz sakinleşmeye çalışıyordu. Tavana baktı, artık sadece yeşil olan gözleri gözlerime değdi. Ama bana böyle yeşil yeşil bakma diye günlerdir kaçıyorum. Dayanamayacağım kesin.
"Senin sorunun ne?" Sesi sert çıkmıştı. Boyun uzun olmasaydı gösterirdim ben sana. Mare Evans gerçekten kısa değildi ama ortadan bir tık kısaydı. 162 olması 180 boyunda ki Tom'a tekme atamayacağı anlamına geliyordu. Teknik olarak bu kısa kız yüzünden bende tekme atamazdım. Dur, unuttuğum o anlar canlanıyor. Tüm o hisleri hatırlıyorum.
Ağağağağağağağağa! Yaşamadığım şeyleri yaşamış gibi hatırlıyorum. Neyse sakin olmalıyım, çocuk şuanda karşımda duruyor sonuçta. Hala cevap vermediğimi o an farkettim. Düşünceye dalınca böyle oluyor.
"Hatırlıyorum. Beni öptüğünde herşeyi yeniden hatırladım" Gözlerinde şaşkınlık okunuyordu. Kolumu tutan elini geri çekti. Derin bir nefes aldı.
"Bu tokat atmanın cevabı değil." Ne yapmamı bekliyordun acaba Tom? Hatırlayınca seni öpmemi mi? Hatırlama esnasında öpüşüyor olabiliriz ama hatırladıktan sonra da kollarında duracak kadar gurursuz değildim yani. Birde bunları sesli söyleseydim daha iyi olurdu.
Sadece kızgın kızgın bakmakla yetindim.
"Ne olacak şimdi?" Ben sormuştum. Sesim korkak bir kedi gibi çıkmıştı. Öldür de kurtulalım. Bekledim ama hala bana bakmıyordu.
"Birşey olmayacak. Bunları hatırlamaman gerekiyordu Mare. Bunları sana tekrar unutturmak zorundayım. Dumbledore'a gitme riskini göze alamam." Şokla gözlerim açıldı ve bir adım geri gittim. Scripte hiçbir şeyi unutmayacağım yazmıştım ama bunun geçerli olup olmadığını test edememiştim ne yazık ki.
" Hayır! Tekrar yapamazsın Tom. Bunu yapma. Yemin ederim söylemem Dumbledore'a. Bozulmaz yemin edelim." Hay ağzından çıkan kelimeye! Ne diye bozulmaz yemini karıştırıyorsun? Bakışlarını mantıklı bulmuş gibi bana çevirdi.
"Tamam." Neden kabul ediyorsun. Söyledim bir kere, başka çare yoktu. Elimi uzattım, o da elimi tuttu. Gözlerinin rengi açıldı. Hadi ama Tom, bana aşık olduğunu bu kadar belli etme. Şaka şaka, gözleri olmasa mermer gibi dümdüz suratı var. Oyunculukta kariyeri eksik.
Bozulmaz yemini geçerli kılacak büyüyü söylediğinde başladık ve bitirdik. Ardından yüzüme bakmadan gitti. O tokat için bana trip atıyor olamazdı değil mi? Gözümün önünde birini öldürdüğü için bunlara katlanmıştım çünkü. Cidden bir kere bile arkasını dönmeden gitti.
Gözlerim doldu. Yatakhaneye giderken şimdi takip etmeyeceğini bildiğim için gittim. Ama nedense mutlu değildim. Buraya Tom için bile gelmemiştim. Hatta scripte Tom ile savaş olursa onu öldürebilmek için Wanda'nın güçlerini yazmıştım. Bu script benimle dalga geçiyordu. Başka açıklaması olamazdı. Beni ,öldürmek için güç istediğim adama aşık etmesinin başka açıklaması olamazdı...
***
ŞİMDİ OKUDUĞUN
multifandom- sevilen karakterler
FantasySevilen, yakışıklı karakterler ile kısa hikayeler 💕 smut şeyler olabilir sonra uyarmadı demeyin...