Yola çıkmalarının üzerinden bir kaç saat geçmişti. Havanın sıcaklığı azalmış, güneş günün son tebessümünü yüzlerine yansıtıyordu. Vahşi yaratıkların sık olduğu Silis kasabası hem İsefan'a yakınlığı hem de ticaret yolu üzerinde olduğu için canlı bir yerdi. Geleni geçeni bol, yabancıların garipsenmediği bir yerleşimdi. Kervan yolu üzerinde olan kasabalı geçimini yol malzemeleri ve erzak satarak temin etmekteydi.
Muhafızlar gelen at arabasını uzaktan görmüşlerdi. O sırada Conten, Jigara fısıldadı. Unutma adın Herpes ve bana usta olarak sesleneceksin diye ikaz etmeyi ihmal etmemişti. Kısa sürede kapı aralanmış sürücü ve yolcuya bazı sorular sorulmuştu. Conten burada bilinen biriydi. Merkezi Bossa şehrinde olan orta çaplı kervan seferleri düzenleyen bir üç kâğıtçıyı oynuyordu. Yine de kimsede bulunmayan mallar hep onda olurdu. Bunu bilen muhafız seslendi "şerefsiz Conten yanında hiç Zolian tütünü var mı?" Zolian tütünü adını Fatih Zoliandan alan yoğun kullanılması halinde cesaret artışına neden olan keyif verici bir maddeydi. Efsaneye göre Fatih Kral Zolian askerlerini bununla zehirleyerek büyücülerin üzerine salarak antik Kadem şehrini ilhak etmişti. Bunun kullanan askerlerin çoğu kullandıktan sonra delirerek can vermiş yine Zolian tarafından üretimi ve kullanımı yasaklanmıştı. Büyü ya da Savaşçı yolunda ilerlemeyen herkes üzerinde kötü etkileri olduğu için unutulmaya yüz tutmuştu.
" Tam damağına layık Verto, al" diyerek bir kese fırlayınca kapı ardına kadar açılmıştı.
Verto, Conten ile selamlaştıktan sonra Herpese döndü . "Bu kim?"
"O mu benim çırağım" demesiyle bağırarak gelen bir kadının sesi duyuldu. "Oğlum Herpes Bossadan buraya yol nasıl geçti, yoruldun mu? Herpes bu kadar gizliliğin neden olduğunu anlayamasa da oyuna ayak uydurmuş "iyiyim efendim" diyebilmişti.- Efendim mi ? Küçük adam ???? Sen küçük bebekken ben seni kucağıma aldım , anneni hiç mi özlemedin?
Herkes şaşkın izlerken Verto gerçekten bir çocukları olduğuna inanmış "evlat anneni üzme " diyerek onları içeri almıştı.
Anne rolündeki Vitra kulağına fısıldayıp " ödüllük performansımı beğendin mi?" derken sarılmıştı. Conten yorulmuş ve gerilmişti. Her gelişlerinde uğradıkları hana gitmek istiyordu. Her şeyin hazır olduğunu öğrenince hana gittiler .*******
Verto' nun yanındaki diğer muhafız kendi kendine söylenerek ters tarafa yöneldi ara sokaklardan geçerken "ilginç bu Conten de bir gariplik var, önce yanından hiç ayırmadığı karısını buraya bıraktı. Üstelik hiç görmediğim kervan koruyucuları ile gelmişti. Şimdi hiç görmediğim oğluyla geri geldi " gibi düşünceler içine dalmıştı.*******
İşlek her kasabanın medârı iftiharı olan bir hanı olurdu. Soyluların değilse bile küçük memurların, tüccarların kalmaktan memnun olduğu. Han tam olarak bu tarife uyuyordu. At arabasını ahırın önünde bıraktıktan sonra içeri geçtiler. İçeri girmeleriyle kısa süre sessizlik olsa geleni tanıyan herkes işine dönmüştü. Hancı Rolo gelene kim olduğunu görünce sesli bir konuşarak "oğlun iyi ki sana benzemiyor Conten " dedi eski dostuna sarıldı. Odalarını çoktan hazırlamış dinlenmek isterlerse diyerek çırağını çağırmıştı. Koşturarak gelen kısa küt burunlu çocuktu çırak. Cüssesinden beklenmeyen bir çeviklikle eşyaları yüklendi. Bir yandan merdiven çıkıyor bir yandan da hanın efsanevi geçmişi anlatıyordu. Hancıdan duyduğuna göre Efsanevi Fatih Zolian bu handa kalmış. Conten , Jigara göz kırpmıştı çünkü hanın ilk ve tek sahibi eski paralı asker, haydut,?serseri ve palavracı Rolo'ydu. Tüm dünyası yaşadığı evi denilebilir yer bu handı.Rolo hanı açtığı ilk yıllarda kapıya bırakılmış 2-3 yaşlarında bir çocuk bulmuştu. Kapı önüne koymaya kıyamadığı çocuğu suç işlediği yılların kefareti olarak büyütmüştü. Tüm bu gerçeklerden habersiz çırak onları odaya çıkarmıştı. Jigar handa büyüdüğü için manzaraya alışkın sayılırdı. Odaya girince küçük bir antreden sonra iki kapı vardı. Birine karısı ile geçen Conten sırtını dönüp diğer odaya işaret ederek evlat sen de oraya geç demişti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Hırsızın Çırağı
FantasyHayat serüveni daha yeni başlayan bir çocuğun yükselme hikayesi... Herşey bebeğin, hırsız tarafından bakıcısının ellerinden alınması ile başlıyor. Bakıcı yaralanan ruhunu tedavi ederken olanların hikayesi... Yoksunluğun, Yetisizliğin kapısında kor...