Hırsızın Çırağı

14. Herkes Kendi Yitiğine Ağlar

Halru'nun işleri yolunda gidiyordu. İsefan'a geleli altı yıl olmuştu. Bu yıllar içinde Nadriyle bir çocukları daha olmuştu. Jigar ve Jin'e Nadri temel eğitimlerini vermişti. Çocuklar aralıksız meraklarının ardı sıra anne babalarına handa yardım eder etmez şehri keşfe girişirlerdi. Yaşları geldiği için okul hazırlıkları ufukta gözüküyordu. Hanın yanındaki boş araziyi zamanla satın alan Halru saygın bir iş adamı haline dönüşmüştü. Farkında olmadan hayatının en iyi kararını vermişti. Hanın yan tarafına yaptırdığı binada İsefan içinde nadir bulunan her türlü ürünü, ama her türlüsünü satmaya başlamıştı. Han, burada alışverişe geldikten sonra soluklanmak isteyen büyücüler için uğrak mekanı olmuştu. Handa ister büyücü, Silahşör ister yetisiz olsun herkese hizmet veriyordu. Aksak Ven'in ilişkileri sayesinde Simya evi en sadık müşterilerinden olmuştu.
Nadri  ise hiçliğin kapısından dönmüş evini çekip çeviren birine dönüşmüştü.

Tüm bunlar huzuru resmederken zamanın, onları ayrılığın pençesiyle yüzleştireceğinden habersiz yaşamaktaydılar.

Sağlığı ileri derecede bozuk olan Aksak Ven gelen malları denetlerken düşüp boynunu kırmıştı. Dakikalar içinde hayatını yitirdi. Takip eden günlerde Eşi Vasa ailesine dönme kararı aldı. Kalması için ikna edemedikleri kadını küçük bir servetle uğurladılar. Onu uğurlarken kendi babasını yitirme korkusuna kapılan Nadri'nin endişeleri, bir kızıl hale (3 ay) sonra gerçeğe döndü. Yıllarca süren sarhoşluk hali, ağır hüzün ve zamanın kendisi Aşçı Halon'un ömrünü tüketmişti.
Tan tapınağı rahipleri gelip Halon'un cesedinin etrafına tütsüler yakıp Eslima nehrinde yıkanmak üzere bir sala bıraktıklarında ölümü belli belirsiz anlayan Jigar'ın ağlamaklı gitme deyişleri herkesi transa sokmuşçusuna ayrılıklara ağlamasına neden olmuştu.
Jin babasına döndü ağlamaklı sesi, meraklı zihni ile sordu " dedemi onlar da bizim kadar çok mu seviyorlardı"
Soruyu duyduğunda boğazına düğümlenen sesi ile Halru zar zor " Herkes kendi yitirdiğine, kendi yitiğine ağlar kzım" diyebilmişti.

Jigar'ın aurasında ortaya çıkan değişiklikleri farkettiği için onlara yakın durmak isteyen Büyü okulu öğretmenlerinden biri Jigar'ı incelemeye koyulmuştu. Harika potansiyele sahip bir öğrenci keşfettiğini düşünürken yaşının çok ötesinde anlayışa sahip Jin'in sorusuyla, bir taşta iki kuş vurduğunu anladı. Müthiş bir aura, keskin bir algı...

Tan tapınağı dürüstlük ve sadakati öne çıkarsa da asıl övdüğü yaşama olan sadakatti. Ölümün acısını ikinci güne taşımak ayıplanırdı. Bunu bilen büyücü çocukları okula davet etmek için bir gün daha bekleyebilirim diye geçirdi içinden.
Sal Eslima nehrinin şehir içinde geçirdiği kısa yolculuğu tamamlamış , şehrin okyanusa karışan kıyısından uzaklaşmıştı. İnsanlar birer ikişer dağıldı. En sonunda Halru iki kolunun altına ailesini aldı. Salın kaybolması ile birlikte sessizce eve döndüler.

Günün ilk ışıkları ile Nadri ve Halru yaşama sadakatlerini sundular. Neşesiz, günlük işlerinin telaşına döndüler. Halru yeterli çalışanı ile sorunsuz işleyen handan çıkarken, eşini hüznüne emanet etti. Bugün Tişnobadan yüklü bir sevkiyat vardı. Onu karşılamak istiyordu. Yolda giderken büyü okulunun öğretmenlerinden Usta Pavon'u gördü. Pavon hızlıca yanına geldi. Kaybı için temennilerini sundu. "Tüccar Halru, oğlun ve kızın çok yetenekli, eğitimleri için bir şey düşünüyor musun?"
"Şimdiye kadar düşünmedim"
"İzin verirsen onları okulun kabul sınavına sokmak istiyorum."
Kendisine üstün körü cevap veren Harlu" yarın yanınıza uğrarım " diyerek oradan ayrıldı. İş bitimi eve biraz erken döndü. Nadri ve çocuklarına konuyu açtı. Nadri ilk başlarda kabul etmek istemese de Eğitmenin kocasına çocukları için söylediklerini duyunca ikna oldu. Dünden razı çocuklar ile ertesi gün okula gitme kararı alındı...
İçi kıpır kıpır olan Jigar sabahı zor etmişti. Babası ona çeviklik, isabet, akrobasi gibi hareketler öğretmiş, yaşının ötesi algılama kapasitesiyle bunları bir çırpıda öğrenmişti. Dikkat ve soğukkanlılık ise karakterine işlenmiş gibiydi. Ve şimdi yeni birşeyler öğrenecekti.

Sokağa çıkma yasağı için hediye üçüncü bölüm