Merhaba
Oy ve yorumlarınızı bekliyorum♡
İyi okumalar.
Sabah ışıkları tatlı uykusunu bozmak ister gibi gözlerine batıyordu. Gözlerini kırpıştırarak açarken yerinde gerindi ve cama arkasını döndü. Güçlü bedene sığınıp kollarını boynuna doladı, başını boynuna yaslayıp bir bacağını üstüne attı. Babası uykuda olmasına rağmen bir eli direkt belini bulmuştu. Babasının vücudundan gelen sıcaklıkla mayışıyordu.
Uyumak istiyordu ama jungkook'un işe gitmesi, kendisinin de akademiye gitmesi gerekiyordu. Kötü hissetmiyordu, zaten jungkook öyle hissetmemesi için elinden geleni fazlasıyla yapmıştı.
Burnuna dolan hoş kokuyu daha çok içine çekti. Yerinde hafif kıpırdanarak kendini yukarı çekti ve babasıyla yüzlerini eşitledi.
"Baba~" elini saçlarına çıkartıp yüzüne dökülen saçları geriye taradı.
"Uyan~"
Gözlerini ilk siyah saçlardan başlayarak düz çizgi halinde olan kaşlarını incelemiş, ardından kapalı gözlerini ve uzun kirpiklerini incelemişti. Elmacık kemiklerini, burnunu, öpmeye doyamadığı ince dudakları, yanaklarını, her bir santimini ezberlemek istermiş gibi inceledi. Jungkook'u incelemeyi seviyordu, ondan önce uyandığı ya da incelemeye her fırsat bulduğunda bunu yapıyordu.
"Baba~"
"Lütfen uyan~ küçüğün acıktı."
Jungook gözlerini araladığında ilk gördüğü şey tatlı, güler yüzlü surattı. Gülümsedi. Belinde ki kolunun tutuşunu sıkılaştırıp, "Günaydın küçüğüm" dedi derin sesiyle.
"Günaydın baba~" jimin ince dudaklara minik öpücük kondurdu. Başını geri çekmedi, biraz böyle kalmak istiyordu.
"Hmm..küçüğüm acıkmış mı?"
"Evet~ çok acıktım." Jungkook kıkırdadı, dudağının üstünde ki dudağı öptü.
"Ne yemek ister benim küçüğüm?"
"Pankek istiyorum." Dudak dudağa konuşuyorlardı.
"Tamam bebeğim."
"Sen yapacaksın değil mi?"
"Evet bebeğim."
"Tamam~"
Jungkook ellerini dolgun kalçaya indirdi, hafif hafif yoğururken dudaklarına bir öpücük daha kondurdu.
"Akşam, biraz eğlensek mi?"
"Eğlenelim babacığım~ deliğim sahibini çok özledi."
"Hangi filtre bu?"
"Siyah ve kırmızı. Bizim renklerimiz."
Jungkook derin bir nefes çekti ciğerlerine, jimin'in nefesini de çekmişti. Kalbine küçük bir ağrı girmişti. Nefesini bırakırken gözlerini güzel gözlere dikti.
"Küçüğüm..baba'nın aklını başından alıyorsun." Jimin hafif gülümsedi, ince dudaklara kısa ama tutkulu bir öpücük bıraktı.
"Var öyle yeteneklerim. Hadi kalkalım senin işe, benim akademiye gitmem gerekiyor."
"İstersen gitme. Ev'de çalışmaya devam edebilirsin."
"Sonsuza kadar ev'de kalamam. Korkarak yaşayamayız. Söz veriyorum dikkat edeceğim, sana sürekli haber vereceğim. Korumalar da var zaten. Ayrıca artık kendi evime geçebilirim."
Jungkook bunun olmasını asla ama asla istemiyordu. Kendi evine geçmesin, onunla kalmaya devam etsin istiyordu. Yıllardır sessiz evinde ses vardı. Bunu kaybetmek istemiyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Daddy's Little Boy / Jikook
Fanfiction"Bacaklarını sadece benim için aralamalısın Jimin."