Merhabaaa
Ufaktan başlamak istedim ve ilk bölümle karşınızdayımm
İyi okumalar♡
Genç çocuk dans etmekten yorulmuş, kendini parkelerin üstüne atmıştı. Göğsü inip kalkıyor, nefesini düzene sokmaya çalışıyordu.
3 ay sonra dans yarışması vardı, ona hazırlanıyordu. Yarışma'nın ödülü büyük bir ücretti ve onun o paraya çok ihtiyacı vardı.
Ailesi çok küçükken ölmüştü, lise'den mezun olmuş üniversite'ye gidememişti.
Maddi imkânı el vermiyordu. Dans'tan hiç bir zaman vazgeçmemişti, en büyük tutkusuydu tüm hayatı boyunca bu tutkuya tutunmuş geçimini öyle sağlamıştı.Sokaklar'da dans etmiş, barlar'da sahne almıştı. Hope dans akademisine kabul edildiğinde en büyük şansı olduğunu düşünmüştü. En iyi dansçılardan biri olmuş, ünlülerin arka dansçılığını yapmıştı.
Akademi'den kazandığı parayla kirasını ve faturalarını ödüyor, mutfağını dolduruyordu. Üniversiteye gitmek için paraya ihtiyacı vardı, eh bir de borçlarını ödeyebilmek için. Zamanın'da ailesi'nin yaptığı borçlar ona kalmıştı ve bu onu fazlasıyla zorluyordu. Ailesi öldükten sonra babası'nın şirketi batmış, şirkete ortak olanlar tüm hakları yemişti.
Dans yarışması'nı bu yüzden kazanmalıydı, borçlarını kapatıp üniversiteye gidebilmeliydi.
Yattığı yerden kalktı terini tişörtüne sildi, duş almalıydı.
Soyunma odasına girip üstünü çıkarttı, ılık suyu açıp tüm kirlerinden arındı ve suyu kapatıp çıktı.
Çantasını toparladıktan sonra, soyunma odasından çıktı.
"Jiminiee"
"Efendim hyung"
Hoseok, jimin'in kurtarıcısı. Bir gün sokak'ta dans ederken jimin'i görmüş ve dansına bayılmıştı. Bu kadar iyi bir dansçı sokaklar'ı değil, sahneyi hak ediyor diyerek jimin'le iletişime geçmişti. Kendisin'den bir kaç performans sergilemesini istemiş, sergiledikten sonra akademiye girmeye hak kazanmıştı.
"İstersen hemen gitme, biraz sohbet edelim" jimin çok yorgundu, günlerdir yarışmaya hazırlanıyor kendine koreografi hazırlıyordu.
"Çok yorgunum hyung, eve gidip dinlenmek istiyorum. Yarın konuşuruz olur mu?"
"Tamam, çok yorma kendini zaten çok iyisin dikkat et kendine"
Jimin en iyisi olduğuna inanmıyordu, ne kadar çalışırsa çalışsın daha iyisini yapabilmek için yüzlerce tekrar ediyordu.
Hyung'u bir şey demesin diye gülümsedi."Tamam hyung, yarın görüşürüz"
"Görüşürüz jiminieee"
Jimin akademiden çıktı ve otobüs durağına ilerledi, kafası çok doluydu. Ölen ailesi, kalan borçlar, dans yarışması ve kendisine eskisi kadar ilgi göstermeyen sevgilisi.. ne yapacağını bilmiyordu, yorulmuştu.
Otobüse bindikten sonra telefonu çaldı arayan sevgilisiydi.
+efendim jiho
-jimin evinin orda'ki parka gelebilirmisin?
+eve gidiyorum zaten bana gel
-hayır, kafeye gel lütfen
+tamamJiho telefonu yüzüne kapatmıştı, 10 saniye telefona baktı boşverip yolu izlemeye devam etti .
"Selam" jimin sarılmak istedi fâkat jiho buna izin vermedi.
"Geçsene jimin" diyip sandalyeyi gösterdi.
"Ne oluyor jiho?"
Jiho ellerini önün'de birleştirdi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Daddy's Little Boy / Jikook
Fanfiction"Bacaklarını sadece benim için aralamalısın Jimin."