Lansman

7.5K 358 394
                                    

Merhaba

İyi okumalar♡



Jimin uykusundan kapı'nın alacaklı gibi çalınmasıyla uyandı.

"Siktir, ne oluyor sabah sabah?"

Yataktan kalktı, kapıya gidene kadar zil çalmaya devam etti.

Kapıyı açtığında karşısında geniş omuzlu, uzun boylu ve oldukça yakışıklı bir adam duruyordu.

"Kimsiniz?" dedi.

Karşısında ki adam oldukça şaşırmışa benziyordu.

"Sen beni tanımıyor musun?"

"Hayır?"

"Ben kim seokjin moda tasarımcısıyım, beni buraya jungkook gönderdi. Benimle beraber şirketime gelmen gerekiyor"

"Neden?"

"Bu akşam jungkook'un lansmanı var, seninle katılacağını söyledi. Seni ve jungkook'u bizzat ben hazırlayacağım"

"Peki, içeri geçmek ister misiniz? Hazırlanmam gerekiyor" dedi.

"Hayır teşekkürler, arabada bekliyor olacağım."

"Tamam"

Kapıyı kapattı, odasına çıktı ve telefonunu alarak jungkook'u aradı.

-Efendim küçüğüm
+jungkook kim seokjin diye biri geldi beni şirkete götürmek istediğini söylüyor
-evet küçüğüm ben söyledim gelmesini kendisi moda tasarımcısı ve benim hyungum sayılır akşam için o hazırlayacak bizi
+peki, sen ne zaman geleceksin?
-bir kaç işim var ondan sonra geleceğim
+tamam görüşürüz
-görüşürüz

Jimin telefonu kapattıktan sonra hızlıca hazırlanıp evden çıktı, evin önünde ki siyah araca bindi.

"Park jimin, değil mi?"

"Evet" jimin kemerini taktıktan sonra söyledi.

"Jungkook'la sevgili misiniz?"

"Neden soruyorsunuz?" biraz gerilmişti

"Jungkook ilk defa böyle bir şey istiyor benden, şaşırdım doğrusu"

"Kim olduğumu akşam öğrenirsiniz"

Gerginlikten tüm kasları ağrımaya başlamıştı, pot kırmamaya çalışıyordu.

Jin üstelememek adına sessiz kalmıştı.

Şirkete vardıklarında jimin devasa yapıya baktı, bu koca şirket onun muydu? Vay canına dedi içinden.

"Hadi gel jimin, çok işimiz var bugünümü sadece size ayırdım."

Jimin kafasını salladı.

Birlikte şirkete girdiler, çalışanların hepsi eğilerek saygılarını gösteriyordu, jin ise hafif baş sallamısıyla geçiyordu.

Asansöre bindiklerinde jin 34.kata basmıştı, jimin'in gözleri büyüdü kaç katlıydı burası?

Asansör durduğunda jin jimin'in önden geçmesine izin verdi, beyaz kapılı odanın önüne geldiklerinde jin anahtarını çıkarttı ve kapıyı açtı.

"Şöyle oturabilirsin"

Jimin gösterilen yere oturduktan sonra jin'de kendi koltuğuna geçti.

"Ne içersin?"

"Kahve olabilir" dedi, aslında açtı ama yemek isteyecek hali yoktu.

Jin sekreterini arayıp 2 kahve ve su söyledi.

Daddy's Little Boy / JikookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin