Tanıtım

20.1K 679 81
                                    

Kapak için Nur'a çok teşekkür ederim :) Eline sağlık. @lyssanthn

-


Aman tanrım!


Ethan Miler...



Aylar boyunca o bakışlarının hedefi olmak için çabalamıştım. Ve şimdi o okyanus rengi gözlerinin kilit noktasındaydım. Bana bakıyordu. Bu şaka mıydı acaba? Benimle oyun mu oynuyordu? Çünkü bana doğru yürürken buna karar vermek güçtü. Kendine ait dolabın kapağını kapattığı andan itibaren hiç hareket etmeden onu izliyordum. Okulda sürekli peşinden yürüyen kızlar şimdi durmuş şaşkın gözlerle bizi izliyorlardı. Bazıları ise nefretle bakıyordu.


Bana.


Ethan sonunda yanıma ulaştığında sırtımı duvara verip güç almaya çalıştım. Ama ne mümkün! Elini yanağıma koyduğunda titremeye başlamıştım. Aramızdaki boy farkı ayağımda topuklular sayesinde neredeyse eşitti. Benim denizi andıran gözlerim onun okyanusunda kaybolmuştu sanki. Onunla başa çıkamazdım. Gözlerimi bir bakışıyla esir almıştı.


Beni hafifçe ittirip duvarla kendi bedeni arasında sıkıştırdığında ona neredeyse teşekkür edecektim. Ama ne yazık ki şans benden yana değildi bugün. Hoş hiçbir zaman değildi zaten.


Bedenime değen kaslı bedeni beni bu sefer daha zora sokmuştu. İlk kez Ethan ile hatta bir erkek ile bu kadar yakın duruyordum. Ve bu, beni ister istemez hem telaşlandırıyor hem de tatlı bir heyecan dalgasını üstüme salıyordu. Yanaklarımın kızardığını hissedip hemen başımı eğdim. Ah! Nerden çıktı şimdi bu kızarıklık. Resmen rezil olmuştum.


Ethan'ın kıkırdaması kulağıma ulaştığında sanki mümkünmüş gibi biraz daha kızardım. Yüzümün yandığını hissediyordum.


Ethan yavaşça elini kaldırıp çenemi tuttu. Tutuşu ne sertti ne de yumuşak. Yavaşça çenemi yukarı kaldırmaya başladığında gözlerimi hala onun gözlerine çeviremiyordum.


"Gözlerime bak Katie" dedi yumuşakça.


Eğer ona bakarsam yine gözlerinin esiri olacağımı biliyordum. Ancak yapacak bir şey yoktu. Gözlerimi kaldırıp onun okyanuslarına baktım. Çarpık bir şekilde güldüğünde ben hala onun gözlerine bakıyordum.


"Ah Katie. O kadar masum ve bir o kadar da safsın ki..." diye fısıldadı yüzüme doğru.


Nefesi yüzümle buluştuğunda midemde bir şey düğümlendi. Kalp atışlarıma söz geçiremiyordum. Sanki maraton koşmuşum gibi atıyor ve bunu Ethan'ın duymasından endişeleniyordum.


Ethan'ın gözleri dudaklarımı bulduğunda artık kalp atışlarımı hissedemez olmuştum. Yavaşça eğilip dudaklarıma yaklaştı. Sanki onay bekliyor gibiydi. Ama onun onay almasına gerek yoktu ki. O Ethan Miller'dı. O istediği bütün kızları öperdi. Hafifçe ona doğru yaklaşıp kendimce onayımı verdiğimde Ethan beni öpmeye başladı. Öpüşü yumuşak ama sahipleniciydi. Bacaklarım titriyordu. Eğer arkamdaki duvar ve Ethan'ın ne zaman oraya koyduğunu bilmediğim belimde ki eli olmasaydı yere yığılabilirdim.


Ethan dudaklarımızı ayırıp bana anlamlandıramadığım bir şekilde baktı. Sanki düşmancaydı bu bakışı.

"Etrafındaki düşmanları göremeyecek kadar...." diye fısıldadı dudaklarıma karşı.


Nefesi yüzüme değdiğinde kalbim bu sefer korkudan hızlı bir şekilde atıyordu. Ne demek ti bu şimdi? Ne ima etmeye çalışıyordu? Acaba bu yarım kalan konuşmasının devamı mıydı?

Beynim hemen öpüşmeden önce bana ne söylediğini hatırlamaya çalışıyordu. Ne demişti o? O kadar güzelsin ki......

Ah Katie. O kadar masum ve bir o kadar da safsın ki... Etrafındaki düşmanları göremeyecek kadar...


Ethan ne anlatmaya çalışıyordu. Etrafımda düşman mı vardı yoksa? Ama benim gibi kendi halinde olan bir kız nasıl düşmanlara sahip olurdu ki? Bir arkadaşa bile sahip olamazken....


Hayat adil değildi. Hem de hiç değildi....


Ethan' a söylediklerinin ne anlama geldiğini soracakken karşı sınıfın kapısında bize bakan erkeğe takıldı gözlerim. Geceyi andıran saçları ona eşlik eden bal rengi gözlerine o kadar zıttı ki bir an yanına gidip onu incelemek istedim. Onun kusursuz yüzünde kusur bulup 'Kusursuz insan yoktur' demek istedim. Ve o solgun tenine kasları yapmak için ne kadar uğraştığını sormak istedim.


Tabi bunları yapamadım.


Çünkü gözlerimi gözlerine kilitlediğinde dilim tutuldu. Yüzüme dokunan Ethan' ın varlığını unuttum. Bana öyle bir bakıyordu ki kendimden utandım. Sanki ona ihanet etmişim gibi, sanki onu aldatmışım gibi, sanki onu hayal kırıklığına uğratmışım gibi. Gözlerim doldu. Ağlamamak için dudağımı ısırdım. Kafasını yavaşça sağa sola sallamaya başladı. Bana gözleriyle bir şey anlatmak istiyor gibiydi.


"Özür dilerim" dedim acının kavurduğu sesimle. Ne için özür dilediğimden emin değildim. Ama o gözlerin öyle bakmasına sebep olduğum için özür diledim en çok.


Bir el beni sarsıp kendime getirdiğinde gözlerimin odak noktasını değiştirerek elin sahibi baktım. Ethan... Ah, ben onu tamamen unutmuştum. Kolumu hafifçe geri çektiğimde Ethan kolumu bırakmadı.


"Ethan ne yapıyorsun?" dedim çatallaşmış sesimle.

"Beni dinle ufaklık. " diye tısladı. Bir şeye kızmış gibiydi. Ama neye? "O çocuktan uzak duracaksın."

Sınıfın orada ki gözlerimi esir eden çocuğa mı söylüyordu bunu?

"Ama neden...."

"Planımı bozmasına izin veremem de ondan...."


Nefesim kesildi.



Lütfen hikayeme destek verin. Votelerinizi ve en önemlisi yorumlarınızı eksik etmeyin.

Instagram: ceyda.sisman

GİZEMLİ (TAMAMLANDI)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin