🔹LEYL 29.BÖLÜM🔹

1.2K 52 13
                                    


Selamlar🏵️ ilginiz ve destekleriniz için çook teşekkür ederim. Bu bana yazma isteği veriyor. İlham veriyor. Umarım bu bölümü de beğenerek okursunuz. Herkese iyi okumalar diliyorum 😘😘

2

29.Bölüm

Koca salonda eliyle koymuş gibi Cesur'u bulduğunda gözlerini ondan ayırmadan yanına ilerledi. Sert adımlarıyla Cesur'un üstüne düşen gölgesi Cesur'un fark etmesini sağlamış kafasını Yiğit'e doğru kaldırmıştı.

"Hala ne istiyorsun lan benden! Ne hakla buraya geliyorsun?" Diyerek çıkışan ve ayağa kalkmaya çalışan Cesur'la Yiğit kaşlarını çattıı.

"Sen ne istediğimi daha iyi biliyorsun." Sakin sesi Cesur'a ulaştığında oturduğu yerden kalkmış ve sargılı bacağına dikkat ederek öne atılmıştı. Yiğit bacağına kısaca göz gezdirdiğinde bir şeyler olduğunu anladı.

"Lan bacağımdan oluyordum. Şimdide kollarımı vurmaya mı geldin?" Dediğinde herkes birbirine baktı. Yiğit anlamsız bakışlarını Cesur'dan çekmeden gözlerine bakmaya devam etti.

"Mihri nerede!" Diyerek sadece konuya odaklandı.

"Dalga mı geçiyorsun benimle! Yürüyün gidin yoksa bu bacağımın halini yanınıza bırakmam. Büyük çatışma çıkar." Dediğinde Yiğit sabırsızca bağırdı.

"Mihri nerede Cesur!" Cesur delirmemek için büyük çaba gösterirken ellerini saçlarından geçirdi.

"Geldin kızı aldın dün. Sen kafayı mı üşüttün. Adamlarından biri bacağımı vurdu. Bütün mekanın içine sıçtınız. Bir de gelmiş hala Mihri'yi soruyorsun!" Dediğinde Yağız olaya dahil oldu.

"O gelenler biz değildik Cesur. Sen Yiğit mi sandın?"

"Kimdi o zaman oğlum! Lan sizden başka kim Mihri'yi kaçırmak isteyecek ya da tanıyorda kaçıracak!" Dediğinde Yiğit Cesur'un gerçekten doğru söylediğini farketti. Mihri'yi kim tanıyordu? Cesur ve Sinan'dan başka kimle münasebeti olabilirdi ki?

"Ne isim verdiler sana? Kim uğraştı seninle? Var mı şu yapmıştır dediğin biri? Çünkü Mihri benimle değil. O gün seni vuran da benim adamım değil." Dediğinde Cesur şaşkınlıkla kalakaldı. Başka birisinin yapmasını aklı almıyordu. Yerini dahi nereden bulduklarını anlamamıştı. Sadece Sinan biliyordu.

"Sinan yerimi biliyordu sadece. Birine söylediyse o söylemiştir. Ben de onu arıyordum gebertmek için. Sana yerimi söyleyenin o olduğuna emindim. Ya da bunu her kim yaptıysa ona yerimi söyleyenin o olduğuna eminim. Çünkü imkansızdı. Ona ulaşırsak öğrenebiliriz. Çok ödlek para göz bir adam."

"Öldü. Ulaşamayız." Diyerek derin bir nefes aldı Yiğit. Olaylar çok garip ilerliyordu. Böyle bir çıkmaza girmek, elinin kolunun bağlı olması onu çıldırtıyordu.

"Nasıl?"

"Öldürdüm." Dediğinde Cesur kafasını salladı.

"Zaten o bu kafayla uzun bile yaşamış."

"Sinan'ın çevresinden en son kimlerle görüştüğünü hangi konumlara gittiğini bulmam lazım. Sen çevresinden birini tanıyor musun?" Diyerek Cesur'a net yaklaştı. Sorduğu soru karşısında düşünme ihtiyacı hissettiği için bir süre duraklayan Cesur'la boğazını temizledi.

LEYLHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin