🔹LEYL 25.BÖLÜM🔹

1.6K 47 6
                                    


25.Bölüm

Yeni bir güne uyanmak, bütün olanları dindirmiş ve içime sindirmişti. Daha sakin daha net düşünebiliyordum en azından. Gece Yeşim'in sorularını duymamazlıktan gelip direk yatmıştım. Kendime verebilecek bir cevabım bile yoktu.

"Günaydın." Diyerek salona girdiğimde sesimle yerinden hoplayan Yeşim'e gülümsedim. Meraktan çatlamıştı tahmin edebiliyordum.

"Günaydın. Çatladım çatladım..." Diyerek serzenişte bulundu. Yanına ilerleyip oturduğumda öylece suratıma bakmaya devam ediyordu. Bu haline kıkırdamadan edemedim.

"Ya siz ne yaşadınız dün gece?"

"Koca bir saçmalık. Resmen aklımla oynuyor." Bunu söylerken derin bir nefes bıraktım.

"Öpüştünüz sonra kavga ettiniz. Sonra tekrar duruldunuz. Abim seni seviyor. Bu hal ve hareketlerinden o kadar belli ki." Dediğinde omuz silktim.

"O yüzden mi öptükten sonra 'Cesur görsün diye öptüm' dedi?" Dediğimde ağzı şokla açıldı.

"Çüş. Öküz! İnanamıyorum ya." Diyerek çığırdığında gözlerimi yumdum.

"Aramızda birşey var dedi. Sonra da bunu söyledi. Aklımı bulandırıyor." Dediğimde sinirle soludum. Aklıma geldikçe delleniyordum.

"Abim bocalıyor resmen."

"Neyse artık düşünmek istemiyorum." Dedikten sonra konuyu tamamen kapattım. İkimiz hızlıca kahvaltımızı yaptıktan sonra hazırlanmaya başladım. Yeşim'e abisinin yanında çalıştığımı söyledim. Söylediğim an tekrar bir şok geçirdi. Abisinin davranışlarına akıl sır erdiremiyor gibi bir hali vardı. Hızlıca üzerime kumaş pantolon giyip üstüne de siyah bir bluz giydiğimde hazırdım. Saçlarımı toplama gereği görmeden ufak bir şekil verip hafif bir makyajla odamdan çıktım. Merdivenlerden ağır adımlarla inerken merdiven sonunda Yeşim'i gördüm.

"Ben çıkıyorum balım." Dediğimde gözlerini tamam anlamında yumdu.

"Tamam bebeğim. Bende Batuhan'la buluşacağım. Dikkat et kendine." Dediğinde yanaklarına öpücük bırakıp evden çıktım. Kapıda gördüğüm arabayla duraksadığımda arabadan bir adam indi. Bu Yiğit'in şöforlerinden biriydi. Geçen beni şirkete götüren adamdı. Beni görmesiyle bir baş selamı verip hızla arabanın önünden dolanıp kapısını açtı.

"Günaydın Mihri hanım." Derken bana bir baş selamı verdi. Bende aynı şekilde kibarca verdikten sonra yanında durdum.

"Ben kendim giderdim. Niye zahmet ettiniz?" Dediğimde hafif bir gülümseme belirdi yüzünde.

"Yok ne zahmeti Mihri hanım. İşim bu."

"Olmaz öyle. Ben özel biri değilim."

"Yiğit bey için özelsiniz. Lütfen binin geç kalmayalım." Dediğinde olduğum yerden kımıldayıp arabaya geçtim. Oda hemen dolaşıp koltuğuna geçti. Hiç Yiğit'i görmek istemiyordum. Beni huzursuz eden herşeyden kaçma huyum vardı el verdiğince. Ama elbetki karşılaşacaktık. Araba harekete geçtiğinde başımı arkaya yasladım. Bütün yol boyunca gelip geçeni izlerken en sonunda şirkete geldiğimizi fark ettim.  Şöfor yine telaşla inmeye çalıştığında onu beklemeden kendim arabadan indim. Bana doğru gelen şöfore şöyle bir bakındıktan sonra gülümsedim.

LEYLHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin