Merhabaaa,
Duydum ki Yazar bu hikayeyi unuttu diyenler varmış 😝 Şaka bir yana ciddi manada ilham perilerimi kaybettim bir dönem. O yüzden bölümü tamamlaması uzun sürdü ve bende biraz böyle bölümün içine ufak bir şeyler serpiştirmek istedim bölüm paylaşma süresi çok uzayınca. Bölümü beğenmeniz dileğiyle...
İyi okumalarrrr 😇
28.Bölüm: Aşk
"Sizin ikinizde bir şey var." Dedi bir anda Ron, James yutmakta olduğu portakal suyunun genzine kaçmasına engel olamadı ve bir anda öksürmeye başladı. Hermione endişeli bakışlarla karşısında ona bakıyor, yanındaki Harry ise öksürüğü geçsin diye sırıtarak sırtına vuruyordu.
"Ne varmış?" diye sordu Hermione, sesini mümkün mertebede duygusuz tutmaya çalışarak. Umursamamış gibi çatalıyla tabağındaki yemeğiyle oynamaya başladı. Ama aynı kendisi gibi Hermione'nin de acaba ilişkileri açığa çıktı mı diye düşünmekte olduğunu biliyordu.
"Kavga etmişsiniz belli."
"Ne?" Hermione şaşkınlıkla elindeki çatalını bir anda tabağına düşürdü. Ardından verdiği aşırı tepkinin bilincinde;
"Bu kanıya nereden vardın?" diye sordu kollarını birbirine dolayıp pür dikkat Ron'a bakarak.
"İki haftadır birbirinizle mecbur kalmadıkça hiç konuşmuyorsunuz! Yan yana bile hiç oturmadınız." James birkaç saniye Hermione ile göz göze geldi ve gülmemek için eliyle ağzını kapattı. Derin bir nefes alıp, aynı Hermione gibi duygusuz bir tonda;
"Saçmalama Ron. Şuan sadece uyduruyorsun ya da bizim konuşmamamızı mı isterdin yoksa?" diye sordu. Ron gözlerini pörtleterek James'e baktı. Elindeki çatalını ona savurarak;
"Konuyu başka yerlere çekme! Neden konuşmamanızı isteyeyim. Hem uyduruyorum öyle mi? O zaman söyler misin bana en son birlikte koridorları kontrol etmeye çıktığınız akşamdan beri birbirinize neden mesafelisiniz? " James inanamazcasına elleriyle yüzünü örttü. Hem böylelikle gülümsemesini de gizlemiş oluyordu. Ron'un aşk hayatının olmamasının sebebi olayları bu kadar kötü yorumlamasından anlaşılıyordu.
"Biz konuşuyoruz, sadece görmemişsindir Ron."
"Ahh evet görmedim çünkü hep birlikte otururken, ikinizden biri geldikten bir süre sonra diğeri yok oluyor. Sen dolaşmaya çıktığında James'te odasına çıkıyor veya o gittiğinde sende kütüphaneye bir yerlere ders çalışmaya gidiyorsun sürekli ya da birlikte otururken bile iletişim kurmuyorsunuz."
"Ciddi olamazsın Ron!" dedi James gülerek. Gerçekten tüm bunlardan bu sonuçları nasıl çıkartıyordu?
"Ciddiyim! Sende biraz ciddi ol ve söyle bakalım ne hata yaptın da Hermione'yi sinirlendirdin yine James Potter?" James ağzı bir karış açık bakakaldı.
"Ben mi?" Ron başını evet dercesine salladı.
"Hemen beni günah keçisi yapmana gerçekten inanamıyorum! Ben ne yaptım ki hemen her şeyde ilk suçlu ben oluyorum?" Ron kocaman bir kahkaha attı.
"Ne mi yaptın? İstersen ilk bölümden itibaren başlayabilirim anlatmaya." James, Ron'un söylediğini anlamaya çalışırken, arka masadan birkaç kişi kalkıp yanlarına geldi. Hepsi pür dikkat yeni gelenlere bakıyorlardı. İçlerinden bir tanesi çekingen bir tavırla bir adım öne çıktı.
"Eee..." diye söze başladı. Yanındaki arkadaşlarına bakıp, onların mimikleriyle onayından sonra;
"Aslında hafta olacaktı." Dedi.
"Ne?" diye sordu Ron kafası karışık bir şekilde. Konuşanın yanındaki diğer kişi öne çıkıp;
"Demin bölüm dedin. Hafta demen gerekiyordu."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bilinmeyen Çocuk
FanfictionYeni eğitim yılına başlarken, yıllardır gizlenen bir sır ortaya çıkar. Harry'nin bile haberi olmadığı ikizi yıllar sonra özellikle de Voldemort Hogwarts'a saldırdıktan bir yıl sonra Hogwarts'da karşısındadır. Bunca yıl saklanan çocuk şimdi neden ort...