23. Bölüm

178 30 40
                                    

Peki hadi uyumadan önce bir bölüm daha atayım... 😴😴

İyi okumalar dilerim... (Düzenleme yapmadım karışıksa bağışlayın.)🥺

26. Bölüm Final bölümümüz bu arada...🥺

***

Sabah gözlerini açtığında yanında odada kimsenin olmadığını gördü Tzuyu. Odadan çıkmaya çok utanıyordu. Kızlara ne diyeceğini bilmiyordu. Ona kızacaklarını düşünüyordu ve onları hayal kırıklığına uğrattığını düşündüğü için kötü hissediyordu. Bir süre yerdeki yorganın üzerinde oturdu. Başı çok az sızlıyordu omzu da daha az ağrıyordu. Bir müddet sonra kapı açılında arkasına dönüp oraya baktı.

"Günaydın ufaklık. Kahvaltı vakti."dedi Nayeon ona hafif bir gülümseme göndererek. Tzuyu bu gülümsemenin enerjiden uzak olduğunu anlayabiliyordu. Kendini çok daha kötü hissederek ayağa kalktı ve başını yerden kaldırmadı. Ağlamak üzere olduğunu biliyordu.

"Unni ben gerçekten özü-"

Tzuyu başını yerden kaldırmadan cümleye başlamıştı ancak kapıya baktığında orada kimsenin olmadığını gördü. Nayeon o kalkarken gitmiş olmalıydı. Bu Tzuyu'nin kalbini daha çok acıttı. Derin bir nefes alıp gözlerini kırpıştırdı ve göz yaşlarını geri ittikten sonra odadan çıktı. SaiDa ve MiChaeng oturuyordu hemen yanlarında da Jihyo vardı. Ellerinde birer kase vardı, kahvaltı ediyor olmalılar diye düşündü Tzu. Mutfaktan gelen seslerle oraya yöneldi. Jeongyeon ve Momo masada oturmuş mısır gevreği yiyordu. Nayeon ise tavada yaptığı omleti tabağa almakla meşguldü. Tzuyu kapıya yaslanıp gözlerini yere dikti ve bekledi. Hiçbir şey olmamış gibi davranamazdı. Gidip masaya direkt oturmak istemedi ve onlarla konuşmaya cesaret edemiyordu.

Sonunda biri tarafından fark edilmişti.

"Tzuyu. Neden orada bekliyorsun oturda kahvaltını yap Nayeon senin için omlet yaptı."dedi Jeongyeon normal bir tonda.

Tzuyu ona kısa bir bakış atsada gözlerinde bir kızgınlık göremiyordu. Çekinerek masaya oturdu. Bu küçük 4 sandalyesi olan dikdörtgen bir masaydı ve Tzuyu Jeongyeon'un karşısında bir mısıf gevreği tabağı gördüğü için oranın Nayeon'a ait olduğunu düşünerek Momo'nun karşısına oturdu. Gözleri masanın kendine kalan kısmını incelerken başını kaldırmamıştı. Ta ki Nayeon önüne küçük bir omlet tabağı koyana kadar. Başını kaldırıp sol tarafındaki Nayeon'a baktı.

"Teşekkür ederim unni."

"Afiyet olsun ufaklık, güzelce ye."dedi Nayeon kısaca kızın saçını okşayıp kendi yerine geçmişti. Kahvaltıları o kadar sessizdi ki Tzuyu çiğnemeye ve yutkunmaya bile çekiniyordu. En sonunda Momo tabağını bitirip masadan kalktığında bulaşığını yıkarken Jeongyeon ve Nayeon da onu takip etmişti. Tzuyu tek kalınca zar zorda olsa küçük omleti bitirmişti ama yine masada oturmaya devam etti.

"Burada tek başına ne yapıyorsun Tzu? Yanımıza gel, biraz konuşalım."dedi Jihyo arkasında belirip samimice kızın omzuna dokunarak. Hafifçe gülümseyip kızın kalkmasını bekledi ve kalktığında kolunu boy farkından dolayı zorla da olsa omzuna atıp onu içeri yönlendirdi. Herkes onlar geldiğinde susmuştu. Nayeon yanındaki boş yeri ona gösterip oturmasını işaret etse de Tzuyu başını iki yana sallayıp kabul etmemişti. Ellerini önünde tutup, parmaklarını birbirine kenetleyerek bekledi.

"Çok üzgün duruyorsun Tzu, böyle olma."dedi Sana üzgünce. Tzuyu ona bakamamıştı bile ama ses tonunun üzgün çıktığını anlamıştı.

"Evet üzülecek bir şey yok. Sadece neden gittiğini anlat bize."dedi Dahyun.

Tzuyu yutkundu. Söyleceği şeyler belliydi ama sesini bulamıyordu bir türlü. Sonra birinin yanına yaklaştığını gördü göz ucuyla. Bu kişi Mina'ydı. Mina önünde durdu ve kızın ellerini elleri arasına aldı.

Perfect World🌍🌑🧛‍♀️✅️(MoTzu)(gxg)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin