Amestec; Büyülü Mühür

Bölüm 46: 'Taraf'

YAZARIN ANLATIMIYLA

Alina ve Mark konseyin toplantısından sonra Alina'nın odasına geçtiler. Kurtlar ise odanın etrafını çoktan çevirmişlerdi. Alina odaya önce girerek derin bir kaç nefes aldı.

"Tanrım! Sakin kalmak ne kadar zordu bilemezsin!"

Mark gülümsedi. Alina'ya yaklaştı ve yanaklarını ellerinin arasına aldı.

"Aferin sana."

Alina gülümsedi. Hafifçe yükselerek Mark'ın yüzüne yaklaştı. Yanağına küçük bir öpücük kondurup geri çekildi.

"Bu kadar erken gelmeni beklemiyordum?"

Mark gülümsedi.

"Kura ile yolda karşılaştım. Ben zaten siz saldırıya uğradıktan sonra yola çıkmıştım."

"Peki portalı nasıl açtınız?"

"Her ne kadar hoşlanmasam da senin şu çakma abin güçlü."

Alina'ya göz kırptığında Alina'da gülümsedi. Mark elini Alina'nın yanaklarından çekerek beline koydu.

"Saldırıya uğradığınızı duyunca resmen deliye döndüm. Sen Gabor ve Estera'yla gelmek yerine buraya gelince daha da sinirlendim."

Alina hafifçe gülümsedi.

"Peki neden sinirli değilsin."

Bu sefer Mark gülümsedi.

"Kollarımın arasında duran hırçın dişi kurt bütün dikkatimi dağıtıyor çünkü."

Alina kısa bir kahkaha atarken Mark Tanrıça Selen'e dua ediyordu. Kollarının arasında gülen kadın için minnetardı. Alina Mark'ın durgun olduğunu görünce kaşları çatıldı.

"Bir sorun-"

Sözünün kesilmesine neden olan ley Mark'ın özlem duyduğu eşini öpmesiydi. Alina kısa sürede şaşkınlığını atarak eşine karşılık verdi. Aradan geçen bir kaç dakikanın sonunda nefessiz kalarak ayrıldılar. Mark alınlarını birleştirdi.

"Senin için ölüyorum."

Alina derin bir nefes aldı.

"Senin için öldürüyorum."

&&&

Galadriel toplantıdan sonra hızlıca kütüphanesine ilerledi. Kehanet hakkında daha fazla bilgiye sahip olmalıydı. Kitaplıkları bir bir gezerken kitabı bulamamak onu daha da hırslandırıyordu. Kütüphanede ki bütün rafları dolandığı halde kitabı bulamadı. Bıkkınlıkla masanın yanında duran sandalyeye çöktüğünde bir ses duydu.

"Bu kitabı mı arıyorsun?"

Kadın gülerek Galadriel'e yaklaştı. Galadriel ise hızla ayağa kalktı.

"Buraya girmek yasak! Ayrıca sen kimsin?"

Kadın alayla kıkırdadı.

"Benim için yasak yoktur. Kim olduğumsa çoğu kişinin bilmediği bir sır. Seninde bilmemen gerekiyor."

Kadın göz kırptı ve kitabı havaya kaldırarak salladı.

"Ödünç alsam sorun olmaz değil mi?"

Galadriel kadına doğru yürürken kadının gözlerinin rengi değişti. Parlak bir kırmızı rengi gözlerini doldururken elini havaya kaldırarak sanki Galadriel'in boynunu tutuyormuş gibi durdu. Eş zamanlı olarak da Galadriel'in nefesi kesildi. Galadriel vücudunun her yerinde ilmek ilmek hissettiği güç karşısında şaşkına döndü. Kesik nefesleriyle ve şaşkın bakan gözleriyle kadını süzdü.