Bölüm biraz geç geldi farkındayım:(Ama sınavlarım vardı...Sınavlara hazırlık sınavları desem daha doğru olur!Yorumlarınızı ve votelarınızı bekliyorum:)Geçen bölümdeki yorumlarınız beni mutlu etti:)Çok teşekkür ederim:)
Ayrıca bu bölümü de birine armağan etmek istiyorm...Aiakos...Biraz geç oldu ama.Bir hafta önce doğum günüydü ve ona bölüm armağan etmek iyi bir fikir gibi gelmişti.Bölümü ekleyemeyince bugüne kaldı:D Doğum günün kutlu olsun!!!
O gözler sahilde karşılaştığım çocuğa aitti. Orada otururken yanıma geldiğinde kesinlikle beni tanıyordu. Zaten ben de tahmin etmiştim bizim okuldan olduğunu. Ogün’le halen daha bakışıyorduk. Daha fazla buna dayanamayacağım. Gözlerimi kaçırdım ve sırama odaklandım. Onunsa gözlerimi kaçırdığımda gülümsediğini görmüştüm. Rezil mi oldum şimdi cocuğa ilk günden? Defterimin üzerine bir şeyler karalıyordum. Arkadan bir kağıt topu daha geldi.Nesil atmış olmalıydı. Yine Ogün'le ilgili bir şeyler zırvalayacaktı. Yüzümü sertleştirip arkama döndüm. Off yine o gözler!Ne ara arkama o geçmişti?ne diyecektim ki simdi. Attığı kağıdı alıp önüme döndüm. Kağıdı açıp okumaya başladım.
Rezil olmadın merak etme! yani sırf benden etkilendi diye hiç bir kız rezil olmaz. ;)adimi biliyorsun zaten.
Çok mu belli ettim ben ya?Kızardığımı hissedebiliyordum. Ama etkilenme konusundan bahsetmiyorum. Tamam biraz yakışıklı olabilir,Francisco’nun coollugunu,Ian'ın mimiklerini,Jensen'in muazzam sırıtışını taşıyor olabilir ama bu ondan etkilendiğim anlamına gelmez. Ogün'ü düşünürken ders bitmişti inanamıyorum. Kendime onu düşünmeyi yasaklıyorum! Tenefusten bir sonraki ders olan fizik kabinetine çantamı bıraktım ve bahçeye doğru çıktım. Boş olan Bank'larda birine yerleştim. Oturmamla beraber Burcu yanıma geldi. Hani şu benden bile güzel olan!Kahverengi sacları ve mavi gözleri vardı. Cok doğal görünüyordu. Okuldaki çoğu kızın aksine.
'Merhaba ben burcu.Tanışalım istedim ve sınıfın geri kalanı da seninle tanışmak istiyor.Okuldan çıkışta yakınlarda bir Kafe'ye gitmeye ne dersin?'
Aslında onlara bir an önce ısınmak istiyordum. Bu da ancak onları tanımaya başlamamla mümkün olurdu.
'Memnun oldum burcu. Olabilir aslında. !'dedim ve gülümsedim. Haydi bakalım. Heyecan basmıştı bile beni. Benden buluşma sözü aldıktan sonra yine arkadaşlarının yanına gitti. Bu sırada karşıdan İlhan bana doğru geliyordu. Bugün de herkes benimle tanışmak istiyor he !
İlhan geldi yanıma oturdu.
'Merhaba Eren. Ben İlhan biliyorsundur zaten . Çok uzatmak istemiyorum direk konuya gireceğim. '
Noluyo be?Sanki bana açılmaya gelmiş çocuk ilk günden.Ellerini cebine soktu.Bir de yüzük falan mı çıkartacaktı ya. Ahaha. Merakla beklenen soru geldi. Bakın adı üstünde soru diyorum. Önümde bileşke fonksiyonların en ala sorularından biri bana bakıyordu. Tabi ben de ona. İlk günden cocuğa tembel öğrenci resmi çizmek istemezdim ama fonksiyonlar en nefret ettiğim ve o derece de zorlandığım konulardandı.
'İlhan…ya şöyleki fonksiyon sorularında hiç iyi değilimdir...'yüzümü değişik bir hale sokmuştum. Üzülür can çekişir kıvamında bir şeydi. Çocuk en sonunda dayanamayıp kahkaha attı.
'Tamam tamam Eren. Saka yaptım bizimkilerin benim hakkımda sana ne dediklerini öğrenmekistedim sadece. Ama anlaşılan inek damgasını yemişiz yine. Aslında yanına gelme sebebim bu degil.Bitkiye ksantofil mı sarı renk verir yoksa likopen mı?'dedi ve yine gülmeye başladı. Ben de gülüyordum. Bunları söylerken ki üslubu çok komikti.
'Haha. Memnun oldum İlhan. ' dedim.
İlhan yanımda kalktı ve gülümseyerek
'Derste görüşürüz'dedi. Ben de basımı salladım hıhî der gibi. Arkasını donmuş gidiyordu ki