Güçlü ve Zarif

Hatırlat

Murat ile eve girdiğimizde içeriden mis gibi temizlik kokusunu aldım.

Şaşırarak Murat'a baktım ve "Temizlik mi yaptırdın?" diye sordum.

Murat, "Hayır." derken içeriden Songül Teyze'nin ,Murat'ın annesinin, sesi duyuldu.

"Çocuklar siz mi geldiniz?"

"Evet anne!"

Songül Teyze elinde bezler ile geldiğinde gülümseyerek "Niye zahmet ettiniz, ben evi temizlerdim." dedim.

"Öyle şey olur mu kızım? Yoldan geldiniz."

"Teşekkürler Songül Teyze."

"Lafı olmaz güzel kuzum benim. Ee aç mısınız? Yemekler hazır."

"Hem de kurt gibi." diyen Murat ile Songül Teyze, "Hadi ellerinizi yıkayıp gelin. Ben de sofrayı kurayım." dedi.

"Kadir Amca yok mu?" diye sordum, merakla.

"Yoldadır. Biz beklemeden yiyelim."

Songül Teyze'yi onaylayıp Murat'ın arkasından banyoya gittim.

Ellerimi yıkamaya başladığımda Murat, "Sıranı beklesene." dedi.

"Bir lavaboyu dahi paylaşamıyor musun?" diye sorduğumda hiç düşünmeden "Evet." dedi.

"Paylaşamıyorum."

Bana çarparak beni lavabodan uzaklaştırdığında sabunlu ellerim ile ona baktım.

"Seni annene söyleyeceğim."

Ellerini duruladıktan sonra yanağımdan öpüp "Söylersin." dedi.

"Söyleyeceğim."

Murat cevap vermeden banyodan çıkınca ellerimi yıkadım.

Aptal çocuk.

Mutfağa döndüğümde Kadir Amca'nın da geldiğini gördüm.

"Hoş geldin Kadir Amca."

"Asıl sen hoş geldin Filiz. Nasılsın?"

"İyi olmaya çalışıyorum." dedim ve Murat'ın yanına oturdum.

"İşler yüzünden cenazeye gelemedik. Kusurumuza bakma."

"Sorun değil Kadir Amca. Hem Murat yanımdaydı."

"Bulmuşken iş yaptırsaydın. Öylesine yollamadık ya." diyen Kadir Amca ile güldüm.

"Birkaç haftadır evi boşaltmak ve eşya satmamda maddi manevi destek oldu. Hem artık buradayım, burada da çok iş yaptırtırım."

"Ay oğlumu bırakın. Biri hastanede çok çalıştırır, diğeri evde eziyet etmeyi planlar."

"Çok çalıştırmıyorum. Büyük bir hastanemiz var. Haliyle yoğun oluyor."

Songül Teyze, sandalyede oturan Murat'ı sahiplenircesine sarıldı ve "Ayrımcılık yapıyorsun. Oğlum diğer doktorlardan fazla çalışıyor." dedi.

Gülmemek için kendimi tutarken Kadir Amca'ya baktım.

"Ayrımcılık yapsam başkalarına mı yaparım? Kendi oğluma yaparım."

"Bilemiyorum, yapabilirsin."

"Seni ikna etmeye gücüm yetmez. Ben pes ediyorum." diyen Kadir Amca ile Songül Teyze zafer kazanmış gibi gülümseyip Murat'tan ayrıldı.

Murat ise bana dönüp sırıtıyordu.

Ona yüzümü buruştururken Songül Teyze, Murat'a "Şımarma hemen. Biz gidince Filiz'in eline kalacaksın." dedi.

Bana sırıttığı gibi sırıttım.

"Kalabalıkta artistlik taslayanın tenhada dilediği özür kabul olmazmış. Dikkatli ol."

"Korkmalı mıyım?"

"Kesinlikle."

"Seni çok sevdiğimi biliyorsun, değil mi?"

"Unutuyor gibiyim."

"Hatırlat mı diyorsun?"

Başımla onu onayladım.

"Söyle, nasıl hatırlarsın?"

"Üç hafta bulaşıklar sende."

"Bulaşıklardan nefret ederim."

"Ama beni seviyorsun, değil mi?"

"Of, peki. Üç hafta bulaşıklar bende ama fırsatını bulduğumda bunun acısını çıkartacağım."

Gülerek Songül Teyze'nin önüme koyduğu önüme döndüm.

"İş için düşündüğün bir yer var mı?" diye sordu, Kadir Amca.

"Üniversiteden ilk mezun olduğumda teklif veren birkaç yer vardı. Onlara başvuracağım."

"Başta reddettiğin için işin zorlaşacaktır. Eğer iyi şartlar sunan bir yer bulamazsan yanıma gel. Tanıdıklar ile seni tanıştırırım. Eminim seninle tanıştıktan sonra senin gibi başarılı birini elde etmek isterler."

"Teşekkürler Kadir Amca. Eğer iş bulamazsam gelirim."

"Niye hemen iş konusunu açtınız? Kızcağız annesini yeni kaybetti. Biraz yas tutsun. Sonra istediği işe girer." diyen Songül Teyze ile tebessüm ettim.

"Maaşsız ne yaparım buralarda?"

"Ee benim oğlum niye çalışıyor? Bakar sana." dediğinde Murat, "Az önce beni savunuyordun. Çalıştırmayın oğlumu, diyordun. Ne değişti?" diye sordu.

"Zaman değişti. Az önce öyle diyordum. Şimdi böyle diyorum. Hem gelecekte bu kız hamile kaldığında yine tek maaşa düşmeyecek misiniz?"

Utançla Murat'a bakarken Murat, "Anne!" diyerek Songül Teyze'yi uyardı.

"Bir şey demedim."

Kadir Amca da Songül Teyze'ye gözüyle durmasını işaret ederken Murat konuyu değiştirdi.