Sahile vardıklarında Aguni onu şapkacının yanına Niragi'nin götürmesini ve olanları anlatmasını istedi. Niragi ise onaylayarak yürümeye başladı. Mai ise onun peşinden gidiyordu.
Niragi omzumda taşıdığı tüfekle biraz daha korkutucu görünüyordu. Mai etraftaki insanların mayoyla gezdiğini fark etti. "Neden herkes mayoyla geziyor."
"Sahil'in neresini anlamadın. Sahilde mayo giyinilir."
"Öyleyse sen neden giymiyorsun?"
Niragi hızla Mai'ye döndü ve üzerine doğru yürümeye başladı. Mai de tüfekten dolayı o ne kadar yaklaşırsa o kadar geri gidiyordu.
"Mayo giymek zorunlu çünkü onun içine silah saklayamazsın. Sence benim saklamaya ihtiyaç duyar gibi bir halim mi var?"Mai doğrudan Niragi'nin yüzüne bakıyordu. Bunu fark eden Niragi bir an önce arkasını döndü ve yürümeye devam etti. "Acele et biraz. Günümün tamamını senin için harcayamam."
Şapkacının karşısına geldiklerinde Mai bir sandalyeye oturmuştu çevresinde bir kaç kişi vardı ve doğrudan Mai'ye bakıyorlardı.
Mai'nin tedirginliği yüzünden okunuyordu. Şapkacı da ona kocaman sinir bozucu bir gülümseme sunup" Rahat olsana, ölmezsin. "demişti.
Kısa bir konuşmanın ardından şakacı ona sahilin nasıl işlediğini anlatmaya başladı.
"Sahildeki görevimiz, açılan bütün oyunlardaki kartları toplayıp bir geri dönüş yolu bulmak. Tabi yüzde yüz emin olduğumuz bir bilgi değil ama güvenilir bir kaynaktan aldım. Burada her şeyi yapabilirsiniz ama sadece 3 kuralımız var. İlki kartlar sahile aittir, odalarınızda saklayamazsınız zaten kilitlerini bozduk. İkincisi, mayo giymek zorundasınız. Mayonun içine bir şey saklayamazsınız çünkü. Ve son kural. "derken sesi kısılmış ve yüzü ciddileşmişti." İhanet eden ölür. " Mai sadece başını aşağı yukarı doğru sallamaya yetinmişti.
Bir anda şapkacının yüzündeki o gülümseme geri geldi ve konuşmaya başladı." İyi öyleyse. Kartlarını yükseltmeye bak. Yeterince yükseltirsen kurula üye olabilirsin. Oda numaran.. 327. Mayolar odalarda var."
Mai odasına gittikten sonra daha birkaç saat önce kendi evindeyken şuan nerede olduğunu düşünüyordu. Tabi odasına geçtiği anda hala o palyaçonun kanının yüzünde ve vücudunda olduğunu gördü. Bir anda lavaboya gitti ve su akıyor mu diye kontrol etti. Akıyordu. Hızlıca kıyafetlerini çıkarıp duşa girdi ve tamamen temizlendiğine emin olana kadar da çıkmadı.
Duştan çıktıktan sonra havluya sarınıp aynada vücudunda kan kalmadığına emin oldu. Dolaplardan birini açtı ve bir kaç tane erkek ve bir kaç tane de kadınlar için mayo olduğunu gördü. Odalar daha önceden gelebilecek herkese uygun olarak hazırlanmıştı. Tabi kapıların kilitlenmemesi kötüydü fakat hiç yoktan iyiydi. Tokyo'nun diğer hali ortadaydı.
Bir tane mayo alıp giydi. Burada herkes böyle geziyordu fakat Mai bu kadar açık bir şekilde insanların önüne çıkmaktan rahatsız olacağını fark etmişti ve dolaplara başka bir şey bulabilir miyim diye bakmaya başladı.
Dolaplardan birinde bir hırka bulmuştu ve buna bile şükredip üzerine giydi ve fermuarını kapattı.Biraz ertafı gezmek için odasından çıktı ve havuz kenarına indi. Herkes sanki hayatları asla risk altında değilmiş ve her şey mükemmel ilerliyorum gibi davranıyordu.
Mai yavaş yavaş ilerledi ve oturabileceği bir şezlong bulup etrafındaki insanlara baktı. Nasıl bu kadar rahat olabildiklerini aklı almıyordu.
O sırada yanına bir kız geldi. "Ben Kuina."
"Maemi, memnun oldum"
"Ben de öyle. Yenisin sanırım? Seni daha önce hiç görmedim."
"Evet, öyleyim."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Change || Suguru Niragi
FanfictionALİCE İN BORDERLAND FANFICTION Suguru Niragi×Fem!reader Niragi, okulda onunla tanışmak isteyen kızı mezun olduktan sonra bir daha görmemişti. İlk arkadaşı olduğu için onu bırakmak da istememişti ama Niragi geçmişinden nefret ediyordu. Ve o kız da ge...