Hızla irkilerek kendime geldiğimde kulaklığımdan hareketli bir şarkı sesi geliyordu. En son müzik dinlerken düşünüyordum ve uyuyakalmıştım büyük ihtimalle. Kafamı cama doğru çevirirken kulaklıklarımı çıkararak şarkıyı durdurdum. Hava hafif kararmaya başlamıştı ve çok güzel bir kızıllık vardı gökyüzünde. Yaz aylarında sık sık oluşan bu görüntüye bayılıyordum. Saate baktığımda kızların yemeğe gitmesinin üzerinden yaklaşık yarım saat geçtiğini fark etmiştim. Çok az uyumuştum yani. Güzel.
Gruptan bir mesaj var mı diye telefonumu elime aldığımda ilk dikkatimi çeken anonimden gelen mesajlardı.
Anonim: seni unuttuğumu sakın düşünme sadece arkadaşlarım beni çok fazla bir yerlere sürüklüyorlar
Anonim: bazen şarjım bile olmuyor ondan yazamıyorum sana sık sık
Anonim: ve tabii ki vazgeçmedim Su saçmalama
Anonim: sana küçük bir şey gibi gelebilir bu ama cidden ben hislerimde tamamen dürüstüm
Su: şakaa
Su: şaka yapmıştım zaten
Anonimi geçiştirmek için kısa bir şeyler yazdıktan sonra telefonumu kapatıp keyifsizce esnedim ve gruptan bizimkilerin deniz kenarındaki kafelerden birinde oturduğunu öğrenip yanlarına gitmeye karar verdim. Altıma bol kot şortumu geçirdikten sonra üstüme siyah askılı bir crop geçirdim ve küçük çantama cüzdan, anahtar, telefon koyarak kapıdan çıktım.
Kafamı kaldırdığım anda ise Burak ile göz göze gelmiştim. Yüzünde rahatsız bir ifade vardı ve öylece dikiliyordu. Şaşkınca kaşlarımı kaldırdım ve üç adımda yanına ulaştım.
"Selam."
Kısık sesli selamına başımı yavaşça sallayarak karşılık verdiğimde burada böylece ne yaptığını düşünüyordum.
"Sana da selam. Napıyorsun burada, kapımızın hemen önünde?" diye sorarken bir yandan da yüzünü süzüyordum.
"Hem de bu yüz ifadesiyle..." diye ekledim gördüklerimle. Her zamanki gülen yüzünden pek eser yoktu şu an.
"Ben seninle bir şey konuşmak istiyordum aslında Su. Daha doğrusu bir konuda fikir almak istiyorum da diyebiliriz."
Konuşmasıyla yavaşça yürümeye başladım ve o da bana ayak uydurdu böylece.
"Tabii, kötü bir şey yok değil mi?" derken bir yandan da etrafa bakınarak hangi yönden gitmem gerektiğini anlamaya çalışıyordum. Bunu fark eden Burak da eliyle beni sağ taraf doğru yönlendirdi. Sanırım o da geliyordu.
"Tamam bak lafı çok uzatmayacağım hemen soracağım ama aramızda kalsın olur mu? Önemli bir şey de benim için."
Ben daha bir şey demeye kalmadan arkamızdan gelen sesle ikimiz de o taraf döndük ve bize kaşlarını çatarak bakan Çınar'ı gördük.
"Neymiş o aranızda kalacak önemli şey?"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Smile||Texting
Short StoryAnonim: sadece gülümse Umay Su Anonim: her şeye ve herkese inat Anonim: çünkü gülümseyince çok güzelsin