4

226 6 0
                                    

"her sayfanın fotoğrafını çeksem olur mu?"diye sordum
"tabi"
psikolog Nihan'ın,Karel Yaman hakkında deftere yazdığı bilgilerin resmini çektim
"teşekkür ederiz,kolay gelsin size de"dedim
"size de"
Aren ile odadan çıktık
"bir şeyler öğrenebildiniz mi?"diye sordu kapıda bizi bekleyen Giray
"sayılır"dedim
"benim aklıma bir şey geldi"dedi Aren
"ne geldi?"
"bu çocuk dedesinin yanına kaçmış olmasın? Dedesi mafyaysa kolayca gitmiştir İtalya'ya"
durdum
olabilir miydi?
"ben eve gidince dedesini de iyice araştıracağım,güzel bilgiler toplarsam belki de İtalya'ya giderim,sende Türkiye'de ararsın"
"neden ben değilde sen gidiyorsun? Fikir benden çıktı canım ben gidicem"
"senin bulup da tutuklayacağından emin değilim Aren"
"haklısın sen gitsen daha iyi"
"hadi kahve ısmarlayayım size"dedim
"iyi ki seninle görev yapıyorum canım arkadaşım benim!"
"ben istemiyorum sağol"dedi Giray
Aren koluma girdi ve beni kafeye soktu
"merhaba ben bir tane Americano alayım"dedi
"bende sıcak çikolata ve kruvasan alabilir miyim?"
buranın kruvasanı mükemmeldi, gelmişken almalıydım
"tamamdır"dedi garson
"bu katili bulunca ne kadar kazanıcaz?"diye sordu Aren
"kazanırız baya"dedim
"inşallah,sen geçen ki görevinde kimi bulmuştun?"
"zor değildi,yeni doğan bebeğini çöpe atmıştı,bende çöpe atan ellerini vurmuştum"dedim
"ellerini?"
"evet,yani aslında silahı ilk defa almıştım elime ama o kadın bunu hak ediyordu"
"helal kız sana"
garson siparişlerimizi verdi
"teşekkürler"dedim
birlikte kafeden çıktık
"ay kız bana gelsene şu yakışıklı katili araştırırız hem"
"olur"dedim
birlikte arabaya doğru yürüdük
"bu katil kaç yaşında?"diye sordu Aren
"1997'de doğmuş,26 oluyor galiba"dedim arabaya binerken
"sen kaç yaşındasın?"
"23"
"iyi aranızda fazla yaş farkı yok"
"neden ki?"
"evlilik görüyorum da"
"ne evliliği?"
"yakışıklı katille senin"
"ne?"
"valla baya yakışırdınız"
"aynen Aren,polisim ben polis! Katille nasıl evleneyim?"
"katil olmasaydı,mesela yolda çarpıştınız,senin kitapların yere düştü,ikinizde aynı anda kitaplarını alırken elleriniz birbirine değdi-"
"benim rüyaların saçmalık seviyesi"dedim
"şu Çağatay yavşağından ayrıl Allah'ını seviyorsan"
"ya siz niye bu kadar taktınız Çağatay'a"
"başka kim taktı söyle alnından öpücem"
"Ayda"
"ah Ayda'm o da benim gibi zeki işte"
"kıskanmayın ilişkimizi"
"iyyyy"
"sana iy"

araba durunca arabadan indik ve Aren'in evine girdik
evi kendi gibi rengarenkti
güzel bir zevke sahipti ve bunu da evine fazlasıyla yansımıştı
"nasıl evim?"
"güzelmiş"
"bir şey içer misin?"
"yok ya daha yeni kahve içtik,gel şu defteri inceleyelim"
"telefondan bakmak zor olur bilgisayarıma aktaralım"
telefonumda ki fotoğrafları Aren'in bilgisayarına aktardık ve ikimizde defteri okuyup bilgileri not ettik
"şimdi sırada ne var?"diye sordu Aren
"sırada dedesi var,ismi neydi?"
"Sergio Martini"dedi
bilgisayara Sergio Martini yazdım,direkt adam hakkında haberler ve adamın fotoğrafları çıktı
adam 60 yaşındaydı yaşlı ama yakışıklıydı
"bu adamla iletişime geçemeyiz ama eşiyle bir şekilde iletişime geçebiliriz belki, numarasını bulamayız ama varsa sosyal medya hesabını bulabiliriz"dedim
Aren, Instagram'a girip arama kısmına Yeliz Özdağ yazdı
çıkan hesaplarda ki kadınlar baya gençti
"bunlar olamaz ya"dedi
"Facebook hesabı falan var mıdır ki?"
"aaa evet ben bulmuştum!"dedim
Facebook'a girip Yeliz Özdağ yazdı
55-60 yaşlarındaki bir kadın bulunca hesabına girdik

"bu kadına ne yazıcaz şimdi?"
"bilmiyorum ki"
fotoğraflarda biraz daha aşağı inince bir markası olduğunu gördük
"heh tamam buldum"dedi
"ne buldun?"
"şimdi biz bu kadından mağazasının adresini isticez mağazaya gidicez iyice samimi olucaz sonra sen diyeceksin ki Facebook hesabınızda torununuzu gördüm ve ona aşık oldum beni onunla tanıştırır mısınız?"
"kadın da salaktı zaten"
"ya bak şimdi bunun mağazası zaten İtalya'da sen gidiceksin oraya,ilk biraz sohbet ediceksin sonra türk olduğunu söyleyeceksin oradan sonrası kolay zaten kadın sana baya ısınacak çünkü Türksün-"
"tamam en azından denemiş olurum denemekten zarar gelmez"
"tamamdır o zaman hemen sana bir bilet alalım"
"dur bekle"
"ne?"
"ben bu katili bulunca ne yapıcam tek başıma?"
"kelepçe takıp getireceksin buraya"
"hee oldu Aren!"
"tamam Giray'da seninle gelsin o zaman"
"sen şimdi bana bilet falan alma,ben patronla konuşucam bana uçağı ayarlasın ben bunu kelepçeleyip bindireyim uçağa,getireyim Artem'e"
"okey gel arayalım patronu"
Aren, patronu aradı ve hoparlöre aldı
"söyle?"diyerek açtı telefonu
"alo patroncum?"
"söyle?"
"söylüyorum?"
"Aren!"
"tamam tamam şey biz şimdi Eflan ile düşündük taşındık"
"eee?"
"şimdi bizim katilimizin dedesi ve anneannesi İtalya'da yaşıyor,bizde bu katil orada olabilir diye düşündük,Eflan İtalya'ya gidecek"
"ne zaman?"
"yani ne kadar erken olursa o kadar iyi"dedim
"yarın sabah attığım konuma gel,uçağın oradan kalkar"
"uçakta tek olacağım değil mi?"
"tabiki"
"tamam o zaman, teşekkürler"
"eğer bu kadar kısa sürede yakalayıp getirirsen karşılığını da çok güzel bir şekilde alırsın"
"inşallah"dedim
"görüşürüz patroncum"dedi Aren
patron bir şey demeden aramayı kapattı
"ay bu adamla oynamak çok hoşuma gidiyor"
"koca adamla dalga geçiyorsun ya"
"tatlı dedem o benim"
gülümsedim
"işimizi hallettiğimize göre ben kendime çanta hazırlayayım otelden oda ayırtayım"
"ay tamam bak her şeyden haberim olsun"
"tamam"
"görüşürüz dikkat et kendine,katil bu valla ne olur ne olmaz"
"Giray'a da sorucam isterse o da gelsin benimle"
"gelsin gelsin koruman sonuçta"
"hadi görüşürüz"
"görüşürüz"
evden çıkıp arabaya bindim
"Giray,yarın görev için İtalya'ya gidicem,benimle gelir misin?"
"tabiki gelirim"
"teşekkürler,uçak sabah kalkacak"
"tamamdır"

araba evde durunca arabadan indim ve eve girdim

"bu da olabilir güzelim"
"ne güzelimi ya? Güzelin falan değilim ben senin!"
Pamir ve Ayda'nın yanına gittim
"aaa hoşgeldin aşkım"dedi Ayda beni fark edince
"hoşbulduk,naber Pamir?"
"iyidir sen?"
"iyi bende,ne yapıyorsunuz?"
"Pamir'in evinde bilgisayara bakarken bilgisayarı dondu o yüzden bizim eve geldik"
"bizde Aren'le baya bir şeyler planladık, yarın Giray ile İtalya'ya gidiyorum"
"İtalya mı? o nereden çıktı?"
"katilin anneannesiyle konuşucam inşallah"
"oha ya şunlara bak anneannesine kadar bulmuşlar"dedi Ayda
gülümsedim
"size kolay gelsin ben çanta falan hazırlayayım"
"tamamdır aşkım bir şey olursa seslenirsin"
odama girip bir tane valiz çıkarttım
ne kadar kalacağımı bilmediğim için bir sürü kıyafet koydum ve bilgisayarımı çıkarıp kadının mağazasına yakın bir otelden oda ayarladım
"umarım elime düşersin Karel Yaman"

TUTSAK Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin