"sen nerede yatacaksın ben burada yatacaksam?"diye sordum
"burada"
"koskoca evde başka oda yok mu?"
"bir tane misafir odamız vardı onda da Asya kalıyor"
"neyse tamam,ben şu koltukta yatarım o zaman"
"hayır ben koltukta yatarım sen yatakta yatarsın"
"iyi"
"eee ne yapalım, canım sıkıldı"
"bilmem"
"bir şeyler içelim ve sarhoş olalım, bayadır sarhoş olmuyorum,hadi"dedi ve elimden tutup ayağa kaldırdı
"sarhoş olmak da nereden çıktı?"
"canım istedi"
birlikte mutfağa girip bütün alkol şişelerini elimize alıp odaya çıktık
"Asya'yı da çağırabilirsin, canı sıkılmasın"dedim
"Asya!"diye seslendi
odanın kapısı açıldı ve Asya içeri girdi
"efendim?"
"sarhoş olana kadar içicez,sende gel"dedi Karel
"hmmm bence never have i ever oyununu oynayabiliriz"dedi Asya
"onun için kalabalık olmamız gerek"dedim
"3 kişi de yeter bence,hadi başlıyorum"
"iyi"dedim
"ben hiç kendi cinsiyetimden biriyle öpüşmedim"
sadece Asya içti ve bize açıklama gereği duymadan gülümsedi
"sarhoştum ve sabah uyandığımda yatağımda yakışıklı bir erkek beklerken güzel bir kız bulmuştum, kız lezbiyendi ama ben daha önce bir kıza karşı bir şeyler hissetmediğim için kıza biraz ümit vermiş oldum ama sarhoştum yani"
"peki,ben daha önce hiç aşık olmadım"dedim
Karel ve Asya içmişti ama ben içmemiştim çünkü aşk hissine daha önce kapılmamıştım
Çağatay'a da aşık olduğumu pek sanmıyordum
"nasıl yani? Siz sevgili değil misiniz,sen niye içmedin?"
"kafam karıştı bir an tam tersi olarak düşündüm o yüzden içmedim"deyip tekila bardağını kafama diktim
"ay tekrar ben sorucam,ben daha önce hiç biriyle sevişmedim,seks değil sevişmeden bahsediyorum"
sadece Asya içmişti ve ikimize tuhaf tuhaf bakmaya başlamıştı
"şimdi siz ikiniz hiç sevişmediniz mi? Nasıl sevişmeden yaşayabilirsiniz anlamıyorum"
"sen kiminle seviştin Asya? Daha 23 yaşındasın!"
"yani? 15 yaşında mıyım sanki"
"bende 23 yaşındayım, ayrıca sanki 40 yaşındaymışsın gibi konuşma Karel, aramızda sadece 3 yaş var"dedim
"neyse bir soru daha geldi aklıma,ben daha önce hiç birine nude atmadım"
Asya ile tekila bardaklarımızı birbirine vurup kafamıza diktik
"kime nude attın?"diye sordu Karel bana
kıskanç sevgili numarası yapıyordu
"sana attım ya salak çocuk"
"hani nerede göstersene"
omzuna vurdum
"daha önce hiç bir şey çalmadım"dedim
BEN POLİSTİM TABİKİ BİR ŞEY ÇALMAMIŞTIM
ikiside içince kaşlarım çatıldı
"ne çaldınız çok merak ediyorum"
"ben sigara çalıyorum"dedi Karel
"eee bende eski sevgilimle iç çamaşırı seçip onu çalmıştım"
"Asya biraz daha bu oyunu oynarsak seni dövücem"dedi Karel
Asya dilini çıkarttı
Karel göz devirdi
"herneyse bu sefer ben sorayım,daha önce hiç birini aldatmadım"dedi Karel
ilk defa kimse içmemişti
"daha önce hiç aldatılmadım"dedim ve tekilayı kafama diktim
Asya'nın da benimle birlikte içtiğini fark ettim
"kim bu kızı aldatabilir! Kiminle aldatıldın çok merak ediyorum"
"üvey kız kardeşimle"
"hadi canım!"diye bağırdı Asya
"ilk sevgilim ya da ikinci sevgilim olması lazımdı,onu gerçekten çok seviyordum ve gerçek aşkı bulduğumu zannediyordum"
"kendi kaybetmiş,hem bak benim Karoşum çıkmış önüne"
gülmeye başladım
"Karoş ismini sevdim"dedim
"dimi çok tatlış"dedi Asya
Karel derin bir nefes aldı
"durun durun,daha önce hiç kucak dansı yapmadım"dedi Asya
Asya ile birbimize bakıp güldük ve yine tekila bardaklarımızı birbirine vurup kafamıza diktik
"seni kucak dansı yaparken görmek istiyorum!"diye bağırdı
"hayır tabiki o bir kere olur,o gün de çok sarhoştum"dedim
"o zaman seni çok sarhoş yapmamız lazım"
"hayır! Eee ben daha önce hiç havuza işemedim"diye aklıma gelen ilk soruyu söyledim
üçümüz de bardakları kafamıza diktik
"Karel'in havuza işediğini hatırlıyorum! Bana şey demişti 'ikide bir tuvalete gitmene gerek yok havuz bizim havuzumuz işe gitsin' "
gülmeye başladım
"ben işeyince havuz kırmızı olucak sanıp hemen havuzdan çıkmıştım"dedim gülerek
"ONU KÜÇÜK KARDEŞİME SÖYLÜYORDUM!"dedi Asya
"gerçekten kırmızı olmayınca çok şaşırmıştım ve tekrar havuza işemiştim"dedim
"go girl!"
"bu kadar oyun yeter,hadi Asya odana"
"ooo hadi bakalım sevişin siz,yan odadan duymuyormuş gibi davranıcam"diyip odadan çıktı
"o sırada aynı yatakta bile yatmayan biz"dedim gülerek
"çok istiyorsan tabiki de yatarız"
"hayır,koltukta yatacaksın"
kendimi yatağa attım
"Çağatay'dan ayrılıcam"dedim
niye böyle bir şey demiştim
sarhoşuz ya o yüzdendir
"çok üzgünüm Eflan"dedi numaradan dudaklarını büzüp
"ona ne diyebilirim?"
"senden nefret ediyorum iğrenç bir insansın bir daha gözüme gözükme"
"çok komikmiş,senden akıl alanda kabahat"
"ayrılmak istiyorum diyebilirsin?"
"ya üzülürse?"
"o zaman ayrılma küçük bebek ağlar yoksa"
"tamam onu kırmadan nasıl söyleyebilirim"
"sadece ayrılmak istediğini söyle Eflan"
"peki tamam"
telefonumu elime aldım ve mesajlardan Çağatay'ı buldum
"yazıyorum"
"yaz"
"b3! aytpmauk jiariyrium"
"yazdım"dedim
"şimdi telefonunu kapat da arayıp rahatsız etmesin"
"aynen"dedim ve telefonumu kapattım
"uyuyacak mısın?"
"evet,feci uykum geldi"dedim
uyku ne? Yeniliyor mu?
gözlerim yavaştan kapanmaya başladıSABAH
"çocuklar,hadi kahvaltı hazır!"
odanın kapısı durmadan tıklatılıyordu
gözlerimi açıp yatakta doğruldum
Karel de uyanıp koltuktan kalktı
"geliyoruz"dedi ve tuvalete girdi
bende yataktan kalkıp valizimden en kibar elbiseyi çıkarttımnormalde renkli şeyler giyen birisi değildim,kendime de yakıştıramıyordum ama burada bir aile ile kalacağıma göre biraz daha kibar şeyler giyinsem iyi olurdu
ben aynaya bakarak saçlarımı düzeltirken Karel'de banyodan çıkmıştı ve altında sadece siyah bir havlu sarılıydı
elbiseme bakıp sırıttı
"ne sapık dayılar gibi bakıyorsun?"
"elbise yakışmış"
"ne? Neresi yakışmış be kör müsün?"
"sen kör müsün?"
aynadaki görüntüme baktım
"böyle elbiseleri en son küçükken gösterilerde falan giymişimdir,beyaz rengi pek sevmem"
"niye?"
"bilmiyorum,sadece sevmiyorum işte"
"sevmelisin çünkü sana çok yakışıyor"
"yalan söyleme,şeker toplamaya gelen çocuklar gibi görünüyorum"dedim ve valizi açıp başka ne giyinebilirim diye bakındım
"bunu çıkartma üstünden,bundan sonra daha sık beyaz giyinmelisin"
"kafa bulma benimle Karel"
"ciddiyim"
gerçekten de ciddi gözüküyordu
"neyse çıkartmaya üşendim"dedim
ama hayır canım çıkartmak istememişti sadecesaçlarımdan birkaç tutam alıp kıskançlı bir toka ile arkadan topladım
arkamda Karel beyaz keten bir gömlekle belirdi
ne ara giyinmişti
tüh nasıl kaçırdık?
altında da krem rengi keten bir şort vardı
"nasıl sana uymuş muyum? Bende bunları ilk defa giyiniyorum kendi zevkim olmadığı için"
"Bodrum'daymışız gibi giyinmişsin"dedim
"kötü mü olmuş?"
"hayır"dedim ve lip glossu dudaklarıma sürdüm
o sırada tokayla tutturduğum saçlarımdan bir tutam önüme geldi
tam kulağımın arkasına götürecekken Karel tutamı alıp tokayla tutturdu
o bana bakmaya devam ederken geri çekildim ve ona arkamı dönüp parfümümü sıktımvalizimden elbiseye uygun ayakkabı bulup giyindim
"hazırsan çıkalım"dedi
"hazırım çıkalım"dedim
birlikte odadan çıkıp bahçeye gittik
herkes çoktan masaya oturmuştu bile
bizde bize bırakılan boş sandalyelerden birine oturduk
"günaydın"dedim
"günaydın kızım,elbisen ne kadar güzelmiş,çok yakışmış sana da"dedi anneannesi
"teşekkür ederim Yeliz hanım"dedim
"hanım mı? Kızım annen sayılırım senin, hanım dışında her şeyi diyebilirsin"
"peki"dedim
"ay Eflan elbisen nereden?"diye sordu Asya
"benim değil, arkadaşımdan aldım ama etiketinde yazıyordur"
elbise Ayda'nındı
Karel sırtımdaki etikete baktı
"etiket yok"dedi
"valla bayıldım elbiseye,sana da çok yakışmış"
"teşekkürler"dedim
"kızım omlet de al tabağına"
Karel'in anneannesi tabağıma omlet koydu
"biraz peynir zeytin de ye,zeytini Türkiye'den getirttik"
"öyle mi?"dedim
"peynir de Fransa'dan, oranın peynirleri çok güzeldir,bir bak tadına"
peynirden yedim
"gerçekten güzelmiş"dedim
"Emine'nin börekleri de çok güzeldir ondan da ye"deyip tabağıma börekten koydu
"Eflan,sabah kendime içecek hazırlamıştım ama arttı,sende içer misin?"diye sordu Asya
"içeri-"
"içinde çilek var,içemez"
bir dakika
benim çileğe alerjim olduğunu Karel nereden biliyordu?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
TUTSAK
Novela Juvenil"görevim seni tutuklamaktı Karel ama ben sana çoktan aşık oldum." bir polis tutuklaması gereken katile aşık olabilir miydi? sırf onun için her şeyi göze alabilir miydi? Eflan almıştı,Karel için her şeyi göze almıştı... "ben hep sana aşıktım Eflan..."