"bunu yapamam"dedim
"yapmak zorundasın ama Eflan"dedi Çağatay
Karel'e baktığımda gözleri resmen onunla evlenmemem için yalvarır gibi bakıyordu ve elleri fark etmeden ellerimi morartırcasına sıkıyordu
sonradan fark edince elimi tutmayı bıraktı
"kararın ne Eflan?"dedi Çağatay
"yani ben şimdi seninle evlenmeyi kabul edersem Karel'e hiçbir olmayacak değil mi?"
"evet"
"Eflan, öyle bir şey yapmayacaksın,bak ben şuan teslim oluyorum tamam mı alın tutuklayın ne yapıyorsanız yapın ama sen onunla evlenemezsin"dedi Karel
"saçmalama Karel"
"öyle bir şey yapmayacaksın Eflan!"
gözlerimi kapatıp derin bir nefes aldım
gözlerimi tekrardan açıp Karel'e baktım
onunla evlenmeyeceğimi anlaması için gözlerine baktım
"cevabın ne?"dedi Çağatay
"teklifini kabul ediyorum ama bana dediğin gibi Karel'in kılına bile dokunmayacaksınız"
"söz veriyorum"
şuan dönüp Karel'e bakarsam her şeyin daha kötü olacağını biliyordum
"Eflan"dedi Karel
ona son kez dönüp baktım
lütfen bir planım olduğunu anlamış ol, lütfen...Çağatay kapının yanında duran valizimi tuttu
"bu senin mi sevgilim?"
kafamı salladım
bir eliyle valizimi taşırken diğer elini de belime attı
tam kapıyı açacakken arkamı dönüp Karel'e baktım ama yoktuÇağatay kapıyı açtı
"doğru söylüyor,evde kimse yok,Eflan ile biraz konuştuk ve bana her şeyi tamamen anlattı,olay hiç de düşündüğümüz gibi değilmiş"
"yani katilin yerini bilmiyor öyle mi?"
"evet"
"boşuna mı geldik buraya?"dedi Ceyda
"Eflan iyi misin? Kötü görünüyorsun"dedi Defne
"iyiyim"
"hasta falan mısın?"
"evet üşütmüş biraz"dedi Çağatay
"şimdi Türkiye'ye mi dönüyoruz"dedi Ceyda
"evet"
hepimiz birden büyük arabaya bindik, yanımda Çağatay oturuyordu
"Ayda,Pamir ve Aren nerede?"dedim
"gelmek istemediler"dedi Çağatayyarım saat sonra araba uçak pistinde durdu ve hepimiz arabadan inip uçağa bindik
Çağatay yine uçakta da beni rahat bırakmayıp yanıma oturdu"su isteyeyim mi,iyi misin?"
"istemiyorum,umrundaymışım gibi davranmayı bırak"
"umrumdasın Eflan,sende ben bir yabancıymışım gibi davranmayı bırak,tanımadığın biriyle evlenmiyorsun sevgilinle evleniyorsun,biz seninle hiç ayrılmadık farkındaysan"
derin bir nefes aldım
"uyuyacağım"dedim
"uyu"küçük yastığı cama koyup kafamı yasladım ve gözlerimi kapattım
RÜYASINDA
"çok güzel oldun Eflan"dedi Ayda
"çok heyecanlıyım"
"bende öyle"
"Karel'i görmek istiyorum"
"düğünden önce gelini görmek uğursuzluk getirir derler, düğüne kadar sabret"
"o da kesin beni görmek için sabırsızlanıyodur"
"evet kaç defa seni sormuş Pamir'e"
"of çok heyecanlıyım baksana ellerim titriyor"
"olur öyle aşkım derin derin nefes al, ver,istersen limonata getireyim sana"
"yok yok"
"o zaman geçelim mi düğün yerine, yavaştan gelmeye başlamışlar çünkü"
"tamam geçelim"
Ayda gelinliğimin uçlarını tutarak bana yardımcı oldu,birlikte odadan zar zor çıkabildik
Karel beni görünce yanıma geldi ve koluma girdi
"çok güzel olmuşsun,gelinliğin sana yakışacağını biliyordum"
gülümsedim
"gergin gibisin"
"öyleyim"
"gerilecek bir şey yok sadece bir düğün,bu kadar"arabaya binerken herkes bizi alkışlamaya başladı
Karel gelinliğimi tutup binmeme yardım etti ve sonra da şoför koltuğuna geçti
ŞİMDİ OKUDUĞUN
TUTSAK
Teen Fiction"görevim seni tutuklamaktı Karel ama ben sana çoktan aşık oldum." bir polis tutuklaması gereken katile aşık olabilir miydi? sırf onun için her şeyi göze alabilir miydi? Eflan almıştı,Karel için her şeyi göze almıştı... "ben hep sana aşıktım Eflan..."