10.Bölüm

66.4K 2.6K 659
                                    

Selamlaar

Umarım iyisinizdir,

bölüme geçmeden önce yıldızı parlatmayı unutmayın

satır arası yoruum istiyorum

satır arası yorummmm

okunma ve oylama sayıları çok iyiyken önceki bölümün 144 küsür yorumda kalması beni üzdü

lütfen yorum yapın,satır arası yorum

iyi okumalar <3

Sonraki Bölüm Sınırı 350 YORUM (random yorumları sileceğim benim için önemli olan görüşleriniz)

sınırı geçersek belki haftanın ikinci bölümü atarım

*

**

İnsan içine sinmeyen,değersiz hissettirildiği hiçbir yerde durmamalıydı değil mi?

Ne kadar kötülük görürsem göreyim, içinden tertemiz çıkıp, iyiliği, sevgiyi,inceliği savunmalı mıydım?

Bir daha yüzüme kapanan hiçbir kapının ardına elime koymayacaktım. Aman aramız bozulmasın diye herkes bencilleşmişti. Zor anında yanında olduğum herkes nankörleşti. Yüzüne gerçekleri vurmayıp susmaya tercih ettiğim herkes kendini haklı zannetti.

İnsanlar böyleydi.

Bu derece değersiz ve küçük düşürüldüğüm yerde durmaya mecbur değildim. Hiçbir yara,yarayı açanın yanında iyileşmezdi.

İnsanların istedikleri gibi biri olmayınca istenilmeyen biri oluyordun.

Stresle tırnaklarımı tırtıklarken karşımda çatık kaşlarıyla oturan halamla muhatap dâhi olmuyordum.

"Acaba ne konuşuyorlar,çıktılar yukarıya inmediler daha." Göz ucuyla halama baktığımda bir şey söylemedim.

Oturduğum yerden kalkacağım sırada yükselen sesle yerime sindim.

"Ben bu eve bir daha ayak basmayacağım Demir Bey! Atasını yok sayan yeğeni ne yapayım ben!" Naime Hanım bağırarak evden çıktığında oturduğum yerden dayanamayarak kalktım.

Kapıyı çarparak anne kız evden çıkmıştı. Demir umursamaz bir tavırla merdivenlerin başında dikiliyordu. Göz göze geldik, büyükçe yutkundum ve gözlerimi utançla kaçırdım.

"Hatice Hanım siz bugünlük odanıza çekilebilirsiniz. Mihri, sende odama!" Sert ve ciddiyetini koruyan sesiyle halam ile göz göze geldik,'sen boku yedin.' bakışları atıyordu bana. Halam büyük ve hızlı adımlarla aşağıya indi.

Bende yavaş adımlarla merdivenleri çıkıp Demir'in arkasından çalışma odasına girdim. Kapıyı örttüğümde çekingeyle yüzüne baktım. Öyle ciddi duruyordu ki.

"Bir sorun var mı?" Dediğimde koltuğa attı bedenini yanına doğru ilerleyip karşısına oturdum.

"Demir! Bir şey söyler misin,niye böyle ciddi duruyorsun?" Yeniden konuştuğumda göz göze geldik.

KALBİMDEN SÜZÜLEN Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin