KALBİMDEN SÜZÜLEN

20.Bölüm

Merhabalaaar 🙋🏽‍♀️

bir ayı aşkın sürenin ardından yeniden beraberiz

çok şükür 🙈🥺

umarım hoşunuza giden bir bölüm olur

bölüme geçmeden önce yıldızı parlatmayı unutmayın

satır arası yorumm yapmayı da

iyi okumalaar

***

Sevmek.

Onu sevmek,bunun bir zamanı var mıydı?

Ortalama bir insan ömrüne nazaran beraber geçirdiğimiz zamanlar bir elin parmaklarını geçmeyecek kadar kısa oldu. Ama bana soracak olursanız her bir saniyesi bile bir ömre bedel olacak kadar güzeldi.

Sevmek de böyle bir şey değil miydi zaten?

Beraberken zamanın durmasını istediğiniz biri olmadı mı sizin de hayatınızda?

İşte kimin yanındayken zamanın durması için dua ettiysek en çok onu sevdik hepimiz...

Sevmek için ya da aşık olmak için bir şeyleri paylaşmanız gerekir. Biz de geçirdiğimiz her an daha çok şey paylaşıp, daha güzel anılar biriktirdik.

Mesela oyle güzel bir bakışı vardı ki... Ya da sanılması? Onu nasıl tarif edebilirim bilmiyorum ama resmen kalbini göğüs kafesimde hissediyordum her defasında.

Bana ilk seni seviyorum dediğinde, işte o gün İçimdeki kelebekler bağımsızlığını ilan etmişti...

Derlerdi ya,'Kimin yanında, kimin dizinde uyandığınızın bir önemi yoktur. Önemli olan tek şey kimin yanında mutlu uyanabildiğinizdir.

Saçlarım arasında dolaşan parmaklarla gözlerimi aralarken huysuzca homurdanarak başımı yastığa iyice bastırdım.

"Çiçeğim uyansan mı artık?" Demir'in yumuşak sesini kulağımın dibinde işitirken, "Beş dakika daha uyusam olmaz mı?" Dedim mırıldanarak, sesim biraz boğuk çıksada şuan bu umursayacağım bir şey değildi. Sabaha karşı uyumuştuk ve ben çok ama çok yorgundum. Demir'in tuzu kuruydu tâbii.

"Güzelim saat epeyce ilerledi kalkıp duş alman ve yemek yemen gerekiyor sonra yeniden uyursun." Yanağımı öperek çekildiğinde yan yatan bedenimi sırt üstü çevirerek gözlerimi açtım.

"Uykum var ve yorgunum beni senin  beslemen gerekiyor sevgilim, enerjimi toplamam lazım." Gözlerimi ona çevirerek konuştuğumda kocaman gülümsedi ve beklemediğim bir anda beni kucağına aldı.

"Demir! Ne yapıyorsun." Kollarımı boynuna sardım.

"Madem seni çok yordum yorgunluğunu almakta bana düşer. Seni yıkayacağım." İtiraz etmediğimde birlikte banyoya geçtik. Hoş itiraz etme gibi bir lüksüm de yoktu ya neyse.

Demir beni lavabonun mermerine oturtup suyu ayarlamaya başladı.

"Yemekten sonra iş için çıkacağım sonra yeni görevli gelecek sen ilgilenirsin değil mi kadınla. Neler yapması gerektiğini falan anlatırsın?" Onaylarcasına başımı salladım.

"Aklın kalmasın ben işi gücü güzelce anlatırım yeni hizmetlimize." Aslında hiç mi hiç istemiyordum ama yapacak bir şeyde yoktu. Ne kadar ısrar edersem edeyim Demir bu konuda netti.