Yükseliş | Yarı Texting (+18)

7

Bölüm +18 olacaktır rahatsız olanlar okumasın 🫶🏻

~

Arel bir eline bütün poşetleri almış, diğer eliyle de sol elimi sıkıca kavramış asansörün kapısı açıldığı anda beni sürüklercesine asansörden indirmişti.

Odanın önüne geldiğimizde cebinden anahtarı çıkardı ve açıp içeri girdi. Tabi beni de beraberinde sürükledi. Kapıyı hızla kapatıp elindeki poşetleri yere bıraktı ve ışıkları yaktı. Bu sürede elimi hiç bırakmamıştı.

Bana döndüğünde gözlerindeki hırçınlık beni mahvetti. Elimi bırakıp bana yaklaştı ve yüzümü avuçlarının arasına aldı. Ona teslim olmuştum.

"Beni ne kadar mahvettiğini biliyor musun?" Dudaklarımı dişlediğimde bir küfür savurdu ve beklemediğim anda dudaklarıma yapıştı.

Alt dudağımı iki dudağının arasına aldığında öpmeye başladı. Şaşkınlığımı bir kenara atıp ona karşılık verdiğimde öpüşü hırçınlaştı. Kaslı kollarına tutunduğumda öpüşmemiz harlandı. Mırıltılar çıkarmaya başladığımda dilini ağzıma itti ve dilimle buluşturdu.

Birbirimizi yercesine öpüşüyorduk. Dudağımı ısırdığında inledim. Ellerini yüzümden çekip belimi kavradı ve beni kucağına aldı. Bacaklarımı ona doladığımda dudaklarımız birbirinden ayrılmadı. Öpüşü daha da sertleşti ve beni taşıyarak yandaki duvara sırtımın yaslanmasını sağladı.

Dudaklarını dudaklarımdan ayırıp gözlerime baktığında nefesini düzenlemeye çalıştı. "Seni ne kadar arzuladığımı bilemezsin."

Arsız bir şekilde ona baktım. "O zaman göster de bileyim Arel." Sözlerimle kafasını boynuma gömdü. Boynumu öpüyor, yalıyor ve ısırıyodu. Aldığım zevk ellerim saçlarına çıkmış, her bir telini sıkıca kavrıyordum.

Boynumu morarttığına emin olduğum şekilde emiyordu. Elbisenin açtığı kalçama elini yerleştirdi ve kalçamı avuçladı.

Dili boynumdan daha da aşağı elbisenin açık olan dekoltesine doğru gitti ve göğüslerimin üzerini yalayıp öpmeye başladı. Aldığım zevkten ve kadınlığımdaki ıslaklıktan dolayı gözlerim kapanmış, nefes alışverişim hızlanmıştı.

Gözlerimi açtığımda ona baktım. Elbisenin yakasını çekiştirip siyah sütyenimi fark etti. "Siktir ya!" Sözleriyle kıkırdadım. Beni kalçalarımdan tutup yürümeye başladı. Beni kucağında bir biblo gibi taşıyarak odasına girdi.

Yatağa oturduğunda kucağında oturuyordum. Birbirimize baktık, mavi gözleri beni çoktan mahvetmişti. Ona it olmak istiyordum.

Bir süre gözlerime baktıktan sonra elleri topumuzuma gitti ve tokamı çıkarmasıyla uzun saçlarım sırtıma döküldü. Önüme gelen saçları kulağımın arkasına itti. "Çok güzelsin." Dudaklarından çıkan kelimeler ile ellerimi boynuna götürdüm ve beklemeden dudağına yapıştım.

Sertçe öpüşüme hemen karşılık verdi. Öpüşmemiz derinleşirken ona sürtünmeye başladım ve erkekliğini kadınlığımın altında hissetmemle aynı anda inledik. Öpüşmeye devam ederken ellerimi gömleğinin düğmelerine götürdüm. Heyecandan çözemediğimde iki tarafından tutup gömleğini yırttım. Etrafa saçılan düğmelerle dudaklarını benden ayırdı ve gülümsedi.

"Utanırsın sanmıştım ama sen mesajdakinden daha arsızsın." Yaklaşıp dudağını dişledim ve geri çekildim. "Sadece sana arsızım."

Daha fazla dayanamıyormuş gibi yırttığım gömleği kollarından sıyırdı ve yere attı. Kalçamda toplanmış elbisenin arkasındaki fermuara uzandı ve açtı. Kucağından kalktığımda bir an rahatsız oldu.