19

134 19 75
                                    

Taehyung, yatmış olmasına rağmen, annesinin neden böyle olduğunu düşünüp durduğu için ağlayarak uyumaya çalışıyordu.

Ama ağladıktan sonra uyuyamadığını bildiği için, gözündeki yaşları silmiş ve örtünün altına daha çok girerek, yanındayken mutlu olduğu adamı düşünmeye başlamıştı.

Komodinin üzerinde duran telefonunun çaldığını duyduğu zaman biraz şaşırmış olsa da, yataktan doğrulup ekrana baktığında ise, arayan kişinin Seokjin olduğunu görmüş ve hızla aramayı yanıtlamıştı.

"Bu saatte rahatsız ettiğim için özür dilerim ama sabahı bekleyemedim Taehyung. Bana evinin konumunu atar mısın?"

"Hemen atıyorum."

"Taehyung, sesin neden kötü geliyor?"

"Yalnız şu an evde değilim Seokjin. Halamlar da, yani Jimin'in annesinin evindeyim..."

"Evde olman gerekiyor Taehyung. Halan da ne işin var?"

"Evde babam ile annem benim yüzümden kavga etti. Babam da beni yanına alıp halama getirdi."

"Anladım... Şimdi kapatmam lazım."

Taehyung, Seokjin'in aniden telefonu yüzüne kapatmasından sonra, tuttuğu göz yaşlarına daha fazla hakim olamamış ve sessiz sessiz ağlamaya başlamıştı...

Kaç dakikadır bu denli ağladığını bile bilmiyordu. Ama hem kalbi, hem de bedeni yorgunluktan bitap düşmüştü.

Babasının kollarında ağlamak istemişti. Ama zaten kendisi yüzünden annesiyle kavga ettiği için, buna hakkının olmadığını düşünerek daha çok ağlamaya başlamıştı.

Babası bu kadar anlayışlı bir insan iken, annesinin ise neden böyle anlayışsız olduğunu düşünmeden edemiyordu.

Yatakta üzeri örtülü bir şekilde cenin pozisyonunda yatarken, hızla açılan kapı yüzünden yerinden sıçramadan edememişti.

Daha kafasını bile kaldırıp etrafına bakamadan, kolundan tutarak oturmasını sağlayan ve kendisine sıkıca sarılmaya başlayan kişi yüzünden şaşırıp kalmıştı.

"Taehyung!"

Telaş içinde kendisine sarılıp konuşan kişi, bu sefer Taehyung'un şaşırmasına değil, kalbinin hızlanmasına sebep olmuştu.

"Seokjin?"

"Canım, sen iyi misin?"

Seokjin, Taehyung'dan ayrılmış ve ellerini sıkıca tutarak, ona endişeli gözlerle bakmayı sürdürmüştü.

"Senin burada ne işin var?"

"Sen evin konumunu atınca, ben de koşa koşa buraya geldim."

"Benim için mi geldin?..."

"Gece gündüz aklımda olan kişi telefonda ağlayarak konuşunca dayanamadım ve koşarak geldim."

Loş ortamda kısa bir saniye Taehyung'un gözlerine bakan Seokjin, yine Taehyung'un kendisine yaklaşıp yanağından öpmesini beklememişti.

Taehyung oturduğu yerde Seokjin'in alnına yaslanıp gözlerini kapattıktan sonra, dolmuş olan gözlerini belli etmemedenkonuşmaya başlamıştı.

"İyi ki buradasın Seokjin..."

" 'Sen iste ben her yere gelirim.' demedim mi sana? Geldim işte... Sana geldim."

"Seokjin?..."

Bugün kendisini en çok mutlu eden kişiyle beraber uyumak istiyordu Taehyung.

MARKETÇİ'NİN OĞLUHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin