5.BÖLÜM- MİNNET

5.6K 202 7
                                    

KEYİFLİ OKUMALAR 💖

Araba hareket ederken konuşmalı mıyım diye kendimle kavga içerisindeydim.

Çok geçmeden zaten Ateş konuşmuştu.

"İyi misin hala pek iyi görünmüyorsun" diye milyonuncu kez soruyordu.

Kedi gibi çıkan sesimle "İyi olacağım" diye fısıldamıştım resmen çünkü bağırdığım için boğazım yanıyordu.

Allahın belası adam benden kurtuluşun yok bu saatten sonra.

"Gazetecilerin her dediklerini takmaman gerektiğini hala öğrenemedin mi? anca boş boş konuşup insanların moralini sikmekten başka bildikleri şey yok" diyince gözlerim kocaman olurken ona bakmıştım, tamam bu kadar açık sözlü olmasını beklemiyordum.

" küfür etme lütfen bugün daha fazla hakaret duyacak halim yok ve hiç hoşlanmam" diye devam etmiştim.

Dudaklarının alayla kıvrıldığını görmüştüm

" Bak sen " diye keyiflice konuşmuştu

" Adama şerefsiz piç demeni hatırlıyorsun değil mi ya da üstüne atlayıp adamı yolduğunu" dedikten sonra ağlar gibi ses çıkartıp kafamı cam tarafına gömmüştüm ama aynı saniyede tekrar kafamı ona çevirecek bir şey olmuştu Ateş Koçhisar'lı bildiğin gülmüştü.

Kimsenin görmediği gülüşü en kötü ve en rezil halimde görmüştüm sevinemiyorum bile.

O gülünce ben de hafif sitemli " utanıyorum lütfen sus" demiştim.

" Demekki damarına basıldığında senden uzak durmak gerekiyor " diye devam etti ve hala dudaklarında tebessüm vardı.

Bu adama sert olmak ayrı gülmek ayrı yakışıyordu.

Yakışmayan bir şey var mıydı?.Artık ben de tebessüm ederek tırnaklarımı öne doğru uzattım.

"tırnaklarımı böyle onlar için uzatıyorum aslında ama bu bir sır" demiştim ve bu onu keyiflendirmişti.

Araba kırmızı ışıkta durduğunda bana döndü.

" Ne taraftan gitmem gerekiyor" diye sormuştu haklı olarak.

Tamamen aklımdan çıkmıştı evimi tarif etmek.

Tarif ettiğimde yine orta hızda ilerliyorduk ve artık adama düzgün bir teşekkür etmem gerektiğini fark ettim.

" Bugün yaptığın şey...ben çok teşekkür ederim Ateş. Böyle rezil bi anda karşılaşmak, tanışmak istemezdim ama olan oldu bi kere " dedim.

Ve devam etmiştim.

"Başını derde soktum durduk yere keşke gelmeseydim o cafeye bugün evden çıkmasaydım aptal kafam"

ağlar gibi ses çıkarttım.

"Birazdan yine benim yüzümden magazine düşeceksin ve insanlar olayı bilmediği için senin o adamı haksız yere dövdüğünü düşünecek"

Endişeyle devam ettim.

"Kariyerine de resmen zarar verdim." Derken gözlerim dolu doluydu hadi ben neyse ama o, onun bi suçu yoktu.

"Devam edecek misin" diye sordu.

Anlamamıştım.

" Neye" dedim bir anlık şaşkınlığımla.

"Bu şekilde saçmalamaya" demesini elbette beklemiyordum.

"Saçmalamıyorum olacakları düşünüyorum ve kendimi kötü hissediyorum. Ama merak etme hakkında kötü haber çıktığı an hemen video çekip yükleyeceğim tamam mı endişelenmemize gerek yok" Daha çok kendime söylüyo gibi gözüküyordum çünkü ateş pek kafasına takmış gibi durmuyordu.

YANLIŞ HABER (ASKIDA)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin