YANLIŞ HABER (ASKIDA)

12.Bölüm - TEKLİF

KEYİFLİ OKUMALAR...

O gecenin üzerinde beş ay geçmişti ve artık Ateş ile ilişkimizde daha çok yol aldığımıza inanıyordum şu son bir haftadır Ateşte dahil etrafımdaki herkes tuhaf davranıyordu. Etrafımda normal olan tek kişi Neboş kalmıştı. Ah tabi bir de şu an kucağımda sonuna kadar açmış olduğu gözleriyle bana bakan hera bebek vardı ona da haksızlıklık etmemek lazım.

Bugün hiçbir işim olmadığı için evde takılıyordum ve çok sıkılmıştım. Ateşin de bugün toplantıları çok yoğun olduğu için buluşamıyordul gerçi son bir haftadır Ateş in toplantıları hep yoğundu onu özlemiştim.

Biraz arkadaşlarımın YouTube videolarını izledikten sonra herayı da alıp hava almaya karar vermiştim.

Tam Herayı bebek arabasına koyarken telefonum çaldı baktığımda bir haftadır özlem duyduğum adamın aradığını görmüştüm. "Aşkım" diye hemen heyecanla açmıştım telefonu. "Aşkım diyen ağzını yerim senin güzelim.. ne yapıyorsun" mest olduğum sesiyle konuşunca ne kadar özlediğimi şimdi daha çok anlamıştım. "Herayla beraber dışarı çıkıyoruz aşkım sen ne yapıyorsun bitti mi toplantıların" buluşalım mı diyede soracaktım ama yorgun olma ihtimali geldi aklıma o yüzden sustum. "Bir tane daha kaldı yavrum ondan sonra serbestim bugün için geleyim mi yanına çok özledim seni" sevinçten havalara uçacaktım. Benim çekinip soramadığım soruyu kendisi sormuştu. "Gel tabii ki Ateş çok özledim seni ben sana soracaktım asıl gelsene diye ama yorgunsundur diye soramadım" kedi gibi mırıldanmıştım. Konuşurken bi yandan da evden çıkış yapıyordum. "İhmal ettim seni bir haftadır farkındayım bi tanem ama kafam çok yoğun gelince daha detaylı konuşuruz tamam mı güzelim düşünceli sevgilim benim" diye konuşunca beni yine etkilemeyi başarmıştı. "Tamam aşkım akşam görüşürüz o zaman bekliyorum seni" o da görüşürüz dedikten sonra kapatmıştık ve ben tüm ilgimi Heraya vermiştim.

Herayla beraber eve doğru dönüyorduk beraber tüm gün konuşmuştuk yani ben konuşmuştum o da dinlemişti. Çok uysal bir çocukta bazen bu kadar uysal olmasına Hülya abla ile çok şaşırıyorduk. Uyanınca ağlamayıp annesinin gelmesini sessizce bekliyordu. Ya da uykusu geldiğinde gözlerini ovuşturup bunu belli ediyordu zaten zorluk çıkartmadan da hemen uykuya dalıyordu çok akıllıydı benim aşkım

Eve geldiğimizde herayı bebek arabasında uyumuş bi şekilde bulmuştum söylemiştim o kadar akıllı ve uysaldı ki kimseyi uğraştırmadan sessiz sedasız uyuyordu bugün onu yormuş olmalıyım. Kucağımda herayla dikkatli bir şekilde odama çıkmaya başladım hülya abla ve babam daha gelmemişlerdi sanırım bu küçük hanımla biraz daha ilgilenecektim.

Duşumu almış kremleri vücuduma sürmüş ve kıyafetlerimi giyinmiştim. Sadece rimel sürüp çıkacaktım birazdan zaten kalabalık bir yere gitmeyiz diye düşünüyorum.

Sonunda Ateşi görmüş ve kavuşmuştum sıkıca sarılıyordum çünkü çok özlemiştim koca bebeğimi. Ateş yüzümün her tarafını öpüyordu "oh bal bal" dediğinde hafif utanıyordum ama çok güzeldi. Ben de onun yüzünün her tarafını öpmüştüm "oh bal bal" onu taklit ederek konuşmamla kahkaha attı ve bu sefer dudaklarımdan öpmüştü hemen karşılık vermiştim. Ayrıldığımızda arabaya binip beni nereye götürdüğünü merakla beklemeye başladım.

Sonunda araba durduğunda İstanbul ayaklarımızın altındaydı ve hemen ileride o manzaranın önünde tahta bir bank vardı. Masanın üstünde hazırlanmış yemekler ve pastayı burdan bile görüyordum. Ateş arka koltuğa eğildiğinde alnıma öpücük bırakmayıda ihmal etmemişti. Eline aldıklarına baktığımda şampanya ve asitli içecekleri gördüm. "Hadi" diyip kendisi indi beni de inmeye teşvik etti.