seventeen

2.5K 261 314
                                    

Lütfen tek kelime de olsa yorum yapın <3

Chan aynanın karşısında kravatını bağlarken telefonu çaldığında dikkati dağıldı. Göz ucuyla baktığında Changbin'in aradığını gördü. Sabahın bu saatinde aramazdı. Anormal bir durum olma olasığılığı yüksekti.

''Efendim?'' Sesi sakin geliyordu.

''Günaydın dostum olanlardan henüz haberin yok sanırım.''

''Magazine mi düştüm?'' O kadar sakin söylemişti ki Changbin onun dalga geçtiğini sanmıştı.

''Cidden ne olduğunu bilmiyorsun o zaman.''

''Söyle de bileyim.'' Sesi sabırsız ve biraz da sert çıkıyordu.

''Dün gece Minho ile öpüştüğünüz fotoğraflar interneti kelimenin tam anlamıyla çalkalıyor.''

Pekala, Chan buna çok da şaşırmamıştı çünkü bir sürü paparazzinin önünde Minho'yu hiç düşünmeden öpmüştü.

''Chan orada mısın?''

''Evet.''

''Ne yapmayı planlıyorsun?''

''Bilmiyorum Changbin. Gerçekten bilmiyorum. Bazen Minho'yu hayatıma aldığım için deli gibi pişman oluyorum.'' Eliyle alnını ovdu.

''Neden böyle düşünüyorsun? İyi anlaştığınızı sanıyordum.''

''Çünkü biliyorum ki o da günün birinde benden sıkılıp gidecek tıpkı Jisung gibi. Aradaki fark ise Minho'nun gidebileceği başka biri yok.''

''Jisung ve sen zaten olmazdınız Chan.''

''Minho ile de olamayız. En azından Jisung benim gibi hasta ruhlu bir manyaktan kurtuldu.''

''Evet. Sevgilimi kırbaçlamıyorum.''

''Buna sevindim.'' Chan kıkırdadı.

''Sana bir şey söyleyeyim mi? Minho'ya kapıldın ama bunu götüne yediremediğin için görmezden geliyorsun.'' Changbin bir sigara yaktı ve dumanı üfledi.

''Jisung'dan sonra kimseye aşık olmadım ben.''

''Jisung'a hâlâ aşık mısın Chan? Eğer istersen üçlü takılabiliriz. Tabii bizi kırbaçlayıp tokatlamayacaksın. Ben böyle şeyleri sorun etmem ama Jisung ne düşünür bilmem.''

Chan kahkahalarını tutamamıştı. Kapının önünde dikilen Minho onun gülüşünün çok güzel olduğunu düşündü. Chan kendisine o kadar donuk ve soğuk davranıyordu ki onun güldüğünü bilmek Minho'yu tuhaf hissettirdi.

''Ben halimden memnunum. Size mutluluklar.''

''Yine de grup teklifini bir düşün canın sıkılırsa falan...'' Changbin elbette dalga geçiyordu.

''Pekala artık kapatıyorum. Muhtemelen üvey annem ve babam bunun hesabını sormak için sabırsızlanıyordur.''

Üvey anne baba...

Minho Chan'ın evlatlık olduğuna kesinlikle emindi. Tamam o belgeyi gördüğünde zaten anlamıştı ama kendi ağzından duymak daha farklıydı. 

''Bay Lee?''

Jeongin'in sesini duyduğunda korkudan zıpladı.

''Burada ne yapıyorsunuz?''

''Chan ile konuşacaktım da...''

''Anladım. Sanırım magazindeki olayı konuşmak için buradasınız.''

''Magazindeki olay mı?'' Minho tuhafça baktı.

baby one more time | banginhoHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin