sixteen

2.7K 270 212
                                    

Yanlış anlamayın çok bir şey istemiyorum sadece birazcık yorum yapın. Bir tane yazsanız bile mutlu oluyorum :<

Eve dönüş yolu sessiz geçiyordu. Minho acıyan ayak bileğini tutarak sızlanırken oturduğu yerde iki büklüm olmuştu. Chan'ın aniden frene basmasıyla torpido gözüne yapıştı.

''Ah!''

''Bu gece olanları unut.'' Chan direksiyonu sıkıca kavrıyordu.

Minho büzüştüğü yerden çıktı ve şimdi düzgün bir şekilde koltukta oturuyordu.

''Ne?''

''Başıma yeterince büyük bir bela aldım.''

''Ne demek bu?'' Minho olanlara anlam veremiyordu.

''Soru sorma Minho. Aramızda romantik hiçbir şey olmayacak.''

''O zaman beni neden öptünüz?''

Chan bu soruya cevap veremedi. Sahi neden yapmıştı bunu? Bir nedeni var mıydı? Sadece alkolün etkisiyle kendisini mi kaybetmişti?

Chan aniden hareket ettiğinde Minho geriye sendeledi. Birden bire ne olmuştu? Bu adam neden böyle davranıyordu?

Kalan yolda ikisinin de sesi çıkmadı. Evin bahçesine girdiklerinde Chan arabayı park etti ve el frenini çekti.

''Ayak bileğim... Çok acıyor. Lütfen hızlı yürümeyelim.'' Minho ağlayacak gibiydi.

Chan bir şey söylemeden arabadan indi ve Minho'nun kapısını açtı. Minho kendisini Chan'ın kucağında bulduğunda refleks olarak kollarını boynuna sardı. Daha önce seks yaparken yakın temasta bulunmuşlardı ancak Minho ilk kez böyle hissediyordu.

Chan çok yakışıklıydı. Kıvırcık saçlarını geriye taramış, kulağındaki halka küpelerle çok karizmatik duruyordu.

Onları böyle gören herkes şaşkın bir şekilde bakıyordu.

''İşinize bakın.'' Chan Minho'yu yukarı kata taşırken söylediği buydu.

Çalışanlar aceleyle oradan kaçıştılar. Chan bu defa başka bir odaya gitti ve Minho'yu yatağa bıraktı. Yatakta uzanan çocuğun bacağından çekerek kendisine yakınlaştırdı ve dizlerinin üzerine çöktü.

Minho'nun ayakkabısının bandındaki minik tokayı açtı.

"Ayakkabının topuğunu kırmışsın."

"Özür dilerim."

Chan ayakkabıyı çıkardı. Gerçekten ayağına vurmuştu ve Minho'nun ayağı kızarıp şişmişti. Dokunmasıyla birlikte Minho'nun çığlık atması bir oldu.

"Çok acıyor!" Başını yastığa gömdü.

"Birazdan döneceğim."

Chan odadan çıktıktan birkaç dakika sonra geri döndü. Birkaç ilk yardım malzemesi getirmişti. Önce buz jeliyle soğuk kompres uyguladı. Minho'nun acısı biraz olsun dinmiş gibiydi. Sonra yatıştırıcı kremi ayağına iyice sürdü. Tüm bunlar Minho'yu mayıştırıyordu. En sonunda ise bandajı sardı.

"Birkaç gün üzerine basma."

"Okula nasıl gideceğim?"

"Sen okula mı gidiyorsun? Oradan kaçıp gece kulüplerine gidiyorsun sanıyordum."

Chan kremli elini mendile silerken konuştu. Minho başını yeniden gömdü yastığa.

"Bir hafta boyunca gitme. Arkadaşlarından al notları."

Minho başını salladı.

"Ş-şey..."

"Yine ne oldu?"

baby one more time | banginhoHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin