twenty three 💦

5.2K 251 331
                                    

Önceki bölümü niye flop bıraktınız? :<

Minho berbat bir ruh haliyle eve geri döndü. Bir baş ağrısı ve beraberinde dayanması güç bir mide bulantısı hissetti. Kusmak istemiyordu ve bu yüzden kendini kanepeye bıraktı. Başını koltuğa yaslayıp gözlerini kapattı.

Ara ara bu bulantıları yaşıyordu ve yaşadığı düzensiz hayata bakılacak olursa pek de şaşırılacak bir şey değildi. Minho yeterli uyumuyor ve sağlıklı beslenmiyordu. Sigarayı azaltmıştı ama yine de tamamen bırakabilmiş değildi.

Kapının açıldığını duydu. Hyunjin uykulu bir şekilde bakıyordu.

''Erken uyanmışsın.''

''Uyku tutmadı. Ben de biraz yürüyüşe çıktım.''

''İyi görünmüyorsun.''

''Bana bilmediğim bir şey söyle Hyunjin.''

''Aşıksın ve bunun farkında değilsin.''

''Of! Aşık falan değilim! Neden herkes üstüme geliyor?'' Minho en sonunda patladı.

''Herkes mi? Demek ki Felix de benim gibi düşünüyor.''

''Hayır Felix senin gibi düşünmüyor.''

''Minho bana neler olduğunu anlat artık. Yürüyüşe çıkmadığını biliyorum. Onun yanına mı gittin?''

''Chan ile aramda bir şey yok artık. Bir daha onun yanına asla gitmem.'' Bir yandan da bulanan midesine karşılık kusmamaya çalışıyordu.

Daha fazla karşı koyamadığında banyoya koştu ve midesini boşalttı. Bir şeyler yemediği için fazla bir şey çıkaramamıştı. Tüm vücudu titrerken kendini fayansa bıraktı. Uzun saçları terden yüzüne yapışırken derin derin nefesler alıyordu. Ayrıca Hyunjin de başına üşüşmediği için minnettar hissediyordu.

Güç bela kalktığında yüzünü defalarca yıkadı. Vücudu titremeye devam ediyordu. Neden bu kadar hassastı?

''Minho beni endişelendiriyorsun.'' Hyunjin'in sesini duydu.

''İyiyim.'' Aslında değildi.

Sürüne sürüne kapıya ulaştı ve kilidi çevirip açtı. Hyunjin endişeyle bakıyordu.

''Acile gitsek iyi olur.''

''Saçmalama sırf kustum diye acile mi gideceğim? Dünyanın neresinde görülmüş bu?''

''Yine huysuzluğun üzerinde.''

''Huysuz falan değilim.'' Minho kelimenin tam anlamıyla huysuzdu.

Felix'in odasından sesler geldi ve bir süre sonra kapısı açıldı. Saçı başı birbirine girmişti. Gözlerini zor açıyordu.

''Felix uyandığına göre artık gitsem iyi olacak.'' Hyunjin yine kaçmak üzereydi.

''Kapa çeneni Hwang Hyunjin ve olduğun yerde kal. Hiçbir yere gitmiyorsun.'' Minho sertçe konuştuğunda ikisi de şaşkınlıkla ona baktı.

"Bakmayın öyle, artık oturup konuşacaksınız ve bu anlamsız küslüğünüz bitecek."

Vücudu titremeye devam ederken Minho bunu durduramıyordu. Görünüşü bulanıklaşıyordu ve nefes alması git gide zorlaşıyordu.

En sonunda gözleri karardı ve Hyunjin'in yeterince hızlı hareket etmesiyle Hyunjin'in kollarına düştü.

"Minho!"

Felix endişeyle yanlarına atıldı. Hyunjin nazikçe elini Minho'nun yüzünde gezdiriyordu.

"Hastaneye gidiyoruz." Hyunjin Minho'yu kucakladı ve vakit kaybetmeden kapıya koşturdu.

baby one more time | banginhoHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin