7. GÜN - FIRINCI VİLTİS

7 0 0
                                    

       Harika bir rüya ile uyandım bu sabah. Rüyamda Celal Şengör bana yemek tarifi veriyordu. Bir yemeği (Şuan yemeğin ne olduğunu anımsayamıyorum) nasıl yapabileceğimi anlatıyordu bana. Başka rüyalar da görmüştüm ama uyandıktan sonra unuttum. Şuan kendimi ne kadar zorlasam da hatırlayamıyorum. Öğlen saatlerinde uyandım ve kendimi rezalet hissediyordum. Dün gece 4 e kadar uyuyamamıştım. Eskiye dönmüştüm ve bu benim canımı çok fazla sıktı. Kendimden nefret ediyordum. Hayatımdan nefret ediyordum. Kendini sevmeyen bir adamı kim neden sevsin söyler misiniz?

       Ben bu düşünceler ile boğuşurken telefon çaldı. Arayan dostum Müzik'ti. Rüyasında beni görmüş. İyi miyim diye merak etmiş. "Gerçekten iyi misin Viltis?" Biraz sohbet ettik. Durumumu açıkladım. Hala iş bulup bulamadığımı sordu. Bulacağımı ama ilk önce kendimi toparlamam gerektiğini söyledim. Elektrik ve doğalgaz faturasını bana göndermesini, ödemek istediğimi dile getirdim. O da "Olunca ödersin sorun değil." dedi. Ne yazık ki bunu kabul edemem. Kimseye yük olmak için böyle bir işe kalkışmadım. Şuan oruç tuttuğum için iş aramaya çok yoğunlaşamadım ama başımın çaresine bakabileceğimi düşünüyorum. "Kendini bir an önce toparlaman senin için iyi olacak." dedi. "Merak etme dostum." dedim. Merak etme...

       Bugünkü planım belliydi. Mümkün olduğu kadar kendimle baş başa kalmamam gerekiyordu. Bugün Yazmak Bey'in tüm gün dükkanda duracağını biliyordum. Yadırgı'yı bu hesapla bugüne denk gelecek şekilde bitirmiştim. İlk hedefim Yazmak Bey'den yeni kitap alıp, onunla kalabildiğim kadar kalıp sohbet etmekti. Tam üzerimi giyinip çıkarken annem aradı. Biraz onunla konuştuktan sonra Yazmak Bey'in kırtasiyesine doğru yola çıktım...

       Yazmak Bey'in yanına geldiğimde beni güler bir yüzle karşıladı. Fakat sohbet etmek ister gibi bir hali yoktu. Bana (Yayınevinde son bastığı) yeni bir kitap verdi. Yadırgı üzerine biraz sohbet ettik. Kitaptan etkilendiğimi, içindeki zengin betimlemelerin çok olduğunu söyledim. "Filmi çekilecek olan kitap buydu değil mi?" diye sordum. O da bana "Evet hocam. Hatta yönetmenle bile anlaşıldı bildiğim kadarıyla. İsterseniz buraya geldiğinde sizinle tanıştırayım." dedi. "Kesinlikle çok memnun olurum. Sohbet etmek isterim. Hem yaklaşık 8 yıllık bir tiyatro geçmişim var. Belki film için de yardımcı olabilirim." dedim. Yazmak Bey numaramı alıp geldiğinde beni arayacağını söyledi. Daha fazla sohbetin ilerlemeyeceğini anlayarak "İzniniz olursa biraz köşede kitap okuyabilir miyim?" dedim. "Tabi ki hocam. Buyurun lütfen." dedi. Ben de sessizce bir köşeye buyurdum...

       Yaklaşık 25 sayfa kitap okuduktan sonra Yazmak Bey'in sohbetine doyum olmayacağını fark ettim. Artık biraz arayı açmanın vakti gelmişti. "Bana müsaade. Daha iş aramam  gerekiyor. Kitap için teşekkür ederim." diyerek dükkandan çıktım. Hala saat çok erkendi. Ben de B planına geçmek zorunda kaldım. İlk önce eve gidip aldığım kitabı eve bıraktım. Daha sonra hemen çıkarak dün önünden geçtiğim fırının yanına gittim. İçeri girip ne diyeceğim hakkında hiçbir fikrim yoktu. Hızlıca bir şeyler düşünmeliydim. En kısa sürede kaynaşmanın tek bir yolu vardı. Manipüle etmek. Daha önce size manipüle kurallarımdan bahsetmiştim. 1. kural: Kesinlikle yaptığım manipülasyon karşıya zarar vermemeli, aksine yarar sağlamalıydı. 2. kural: Yaptığım manipülasyon iyilik için olmalı ve bana yarar sağlamalıydı. Ben de yürüyüp birden fırının içine girdim. Planım hazırdı...

       Direk kasaya gidip "Merhaba. Kolay gelsin." dedim. "Teşekkür ederim buyurun." dedi. Kasaya bakan 50'li yaşlardaki bir adam. "Benim küçük bir isteğim olacak. Biliyorum size garip gelecek ama, ben ramazanda birine yardım etmek için kendime söz vermiştim. Dün sizin fırının önünden geçerken de çok yoğun olduğunuzu gördüm. Acaba rica etsem size bugünlük yardım edebilir miyim? Karşılığında hiçbir şey istemiyorum. Sadece kendime verdiğim sözü tutup sevap işlemek istiyorum o kadar." dedim. Birinin aklında yer etmenin ilk ve en hızlı kuralı neydi dostlarım? Karşınızdaki kişiye hiç beklemediği bir anda, kimsenin ona yapmayacağı bir şey yapmak...

Kendimle Baş Başayken - NevşehirHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin