Evet hakim bey evet, o bölüm. Anamı ağlatan bölüm. 18Bin 500 küsür kelime. Mini bölümün acısını çıkartacak diyorum. Keyifli okumalar bi kaç şarki salacağım onlarla okuyun.
Cem adrian, Zincir
Ruelle, war of hearts
The neighbourhood, leaving tonight
Ve ana şarkı,
D4vd, romantic homicide, bu şarkının birazcık çevirisini yapıcam ing bilmeyenler için. Ama merak eden olursa youtubedan falan baksın.
Korkuyorum, umursamıyormuşsun gibi geliyor,
Aydınlat beni sevgilim.★
"Hangi katta?"
"Eksi iki otopark."
"Büyüledim ben orayı. Girememesi gerekti."
"Adamın elinde ne taşı var bilmiyorum Moira farklı bir enerji hissediyorum. Ben eve geçiyorum."
"Gece?" Dedim merakla. "Ulaşamadım. Holding de toplantıda."
"Tamam burası bende."
"Başka şansımız yok zaten. Kartal evde. Senden önce yetişemez." Büyü ile kapattığım için Suri'nin girememesi de olasıydı.
...
"Neden adamı takip ediyoruz?" Dedi Ali sessizce. "Çünkü gördüğün adam değil." Ali aniden durdu. "O gibi. Daha önce gördüm. Onun eksikleri vardı. Bu Kayra gibi! Kayra o." Kayra olduğuna inanıyordu ama o da seslenmeye cesaret edememişti.
"Değil."
"Doğru söylüyor, değilim." Birden arkalarına döndüler.
"Sen..." önlerine döndüklerinde orada olmadığını fark ettiler.
"Haklarını yemeneyim. Moira buraya girmemem için çok çabalamış. Çok çözüm aradım." Etrafa baktı Yakup. Ali silahına yönelecekti ama Laren güldü. "Sence beni vurabilecek kadar iyi bir görüşün var mı?" Ses başka yönden geldiği için Ali sesi aradı.
"Yalnız değilsin değil mi?" Dedi Yakup. Sadece hissediyordu. "Taş okuyucuyu kandırmak zor, Evet." Dedi Laren. "Gece'nin zayıf noktaları varmış." Dedi Laren. O arkasına baktıktan sonra arkasındaki silahlı adamlar görünür olmuştu. Hepsi onlara silah doğrultuyordu. Ali şaşkına dönmüş şokla kalakalmıştı. "En iyiside sensin Ali. En azından en kolay öldürülebilecek olanı." Ali'nin elleri iki yanına düşmüştü. Silahı bile alacak kadar güçlü hissedememişti. Çünkü gücü yetmeyecekmiş gibi hissediyordu. Ona silah doğrultanları tanıyordu.
Yoksa tanımıyor muydu?
"Ama hazır gelmişken aradan seni de çıkarmak fena olmaz. Nişan alın beyler!" Bir kaçı silahını Ali'ye diğerleri de Yakup'a doğrulttu. Ali kurtulamayacağını anlamayıp Yakup'un önüne geçti. Yakup niye yaptığını anlayamazken duyduğu ateş sesleriyle etrafına baktı. Vurulsa duymazdı?
...
Asansör kapısı açılınca hemen Yakup'un arabasını park ettiği yöne doğru ilerledim. Bir sürü silahlı adamı görünce bile içim kalkmıştı. Bi vursalar süzgeç olurduk. "Nişan alın beyler!" Laren ile gözgöze geldik. Ali beni görmemişti. Onu Yakup'un önüne geçerken gördüm. Cesur çocuk şimdi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
MOİRA
FantasyNefesini duydum yakamda. İçine çekiyordu. "Şu kokun yüzünden... kırk yıl sende kalacağım." Gözlerine bakmak istemiyordum. Yoksa kendimi durdurmam bir hayli zor olacaktı. "Sadece kırk yıl mı?" Gülümsedi. "Bunu sürekli yenileyebiliriz. Bir koku, kırk...