Sesli bir şekilde nefes verip telefonu elime aldım. Ekran kilidini açtığımda Seongjin'in bir sürü mesaj attığını görünce gülümsemeden edemedim. Köşeye yaslanıp mesajları okumaya başladım. Ona bakmıyordum ama koltuğa oturmuştu o da telefonunu alıp.
-Mongyino:
BUGÜN KONSER GÜNÜ!
Çok heyecanliyim suann
seninle bulusacagim icin cok mutluyum
bu gece harika olucak-Channs:
Günaydın sevgilim!
Ben de çok mutluyum.
Konserden önce gelsen olmaz miydi yaa-Mongyino:
Sürpriz ama!
Söz verdim konserden sonra gece sahilde.-Channs:
Çok özledim seni. Sarılmaya muhtacım şuan.-Mongyino:
Yanında biri var mi?-Channs:
Neden sordun 🔥😏-Mongyino:
Chan! SKCKWLWDJPSDJMA
Sordum sadece aklından neler geçiyor!-Channs:
Seungmin var 🙄-Mongyino:
Anladım.
Benim işim var şimdi akşama görüşürüz sevgilim!-Channs:
GörüşürüzzzMutlulukla telefonu yatağa fırlattım.
"Ne o? Sevgilin mi geliyor?"
Göz devirerek Seungmin'i süzdüm.
"Evet geliyor akşama."
"Sevindim. Umarım hep mutlu olursun."
Teşekkür edercesine başımı salladığımda gülümseyerek karşılık verdi. Şimdi ne yapacaktım bilmiyorum anlık bir beynim sıfırlanmıştı. Odanın ortasında hareketsiz durmaya başladım.
"Ne yapacaktım ki be- Hah buldum." diyerek bavuluma yönelip fermuarı açtım.
İçerisinden çok sevdiğim sweatshirtü çıkardım ve fermuarı kapattım. Üzerimdeki tişörtü hızlıca çıkarıp sweatshirtü giydim. Altımda gri eşofman vardı ve değiştirmeyecektim. Rahattı çünkü.Üzerimi düzelttikten sonra telefonumun çalınmasıyla yatağa ilerleyip üzerindeki telefonu alıp kimin aradığına baktım. Gülümseyerek aramayı cevapladım.
-Günaydın dünyanın en iyi gitaristi.
Diyerek telefonun diğer ucunda bağıran Minho'ya güldüm.
"Günaydın küçük gay."
-Kırıcıydı. Aşağıda seni bekliyoruz gitarını kap gel.
"Kahvaltı yaptınız mı?"
-Hayır üçümüz yapıcaz
"Tamamdır ben Seungmin'e söylerim o zaman."
-Ohh sevdiceğimize de haber veriyoruz!
"Minho sus ne diyeceğimi iyi biliyorsu- Minho?"
Telefonu kulağımdan cekip ekrana baktım. Yüzüme kapatmıştı. Göz devirerek bavulumun arkasındaki gitarı omzuma geçirdim. Bana bakan Seungmin'i sonradan farketmiştim ki baş parmağımla omzumun üzerinden kapıyı gösterdim.
"Minho kahvaltıya çağırdı. Seninle yapamıcam üzgünüm."
"Sorun değil Chan hyung."
"Görüşürüz o zaman."
"Görüşürüz umarım."
El sallayarak odadan çıkınca hızlı adımlarla asansöre binip aşağı kata indim. Biraz etrafa göz gezdirdikten sonra Minho'yla Jisung'u gördüm ve onlara doğru ilerledim. Jisung çıkıştaki koltukta gitarının akortunu ayarlıyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Fake Ac S' | chanmin
Teen Fiction"Beni kandırmak çocuk oyuncağıydı. Çünkü kolay birisiydim. Her zamanki gibi..." ~