ANKA Küllerin Ateşi

11. BÖLÜM ev

.....

  Karargahta ki işlerimi halletmiş diğerlerinin gelmesini bekliyorum.

Onlara kim olacaksın. Eftalya,Arin?

Bilmiyorum.. karıştırma oraları.

Karşıdan geldiklerini görmemle elimde ki sigarayı yere atıp söndürdüm ama görmüşlerdi. Serdar abi "Bir daha elinde sigara görmiyeyim" biraz düşündü "abin olarak sana emrediyorum" duruşa geçip "emredersiniz komutanım" dedim alaycı bir şekilde böyle yapmam Serdar abiyi de güldürdü. "Beyler ben size evin adresini vereyim siz gidin önden benim bir şeyler almam lazım" "tamam kardeşim sen ver bize adresi"
Onlara adresi verip motoruma bindim Ares için mama almam gerekiyor, küçük obur hepsini bitiriyor. Bir pet shop'a girip Ares için hem mama hem de oyuncak seçtim, seçtiklerini alıp çıktım. Lan! Ben evin anahtarını vermemişim

Aferin sana.

Hızlıca motora atlayıp eve sürmeye başladım.

Yazardan..

Tim de kiler taksiye binip eve gitmişlerdi, taksiden inip eve doğru adımladılar. O sırada yan evde oturan Kerem ve yanında ki arkadaşları dikkatle komşu evlerinde giren erkeklere bakıyorlardı. Emre aydınlanmış gibi konuşmaya başladı "biz şimdi eve geldik gelmesine hatta şu an kapının önündeyiz ama anahtar nerede" "siktir biz anahtarı unuttuk ne yapacağız şimdi" diye sordu Gökhan hepsinin muhatabı Serdar'dı çünkü aralarında en aklı başında olan kişi ve en büyükleri oydu "ne yapacağızı mı var Eftalya'yı bekleyeceğiz" kısa bir sessizlikten sonra hiç konuşmayan Yalın konuştu  "sevdiniz mi onu" "ben çok sevdim ablam gibi" dedi Yağız oda çok fazla konuşmamıştı ama şimdi ise Adel'i savunmuştu.. Eve yaklaşan motor ile tim ayaklandı, yan evdekilerin gözü ise motora kaydı...

Arin'den..

Eve yaklaşmıştım, tim beni görünce ayaklandı. Gözüm yan eve kaydı yine bakıyorlar bunlar  DNA' ları bölünme mi geçiriyor acaba her baktığımda çoğalıyorlar şimdi üç erkek bir kadın vardı. Amaan bana ne
Evin önüne geldiğimde motordan inip timin yanına doğru ilerlemeye başladım ben onların yanına ulaşmadan Emre koşa koşa yanıma gelmişti,
Emre "komutanım- şey yani abla sen bize tuzak kurdun değil mi? Bize anahtarı vermeyecektin biz de kapıda kalacaktık" dedi alaycı bir tavırla
Serdar abi "boş konuşma lan " diye ensesine vurdu 
Onlar artışırken ben de evin kapısını açmıştım "hadi girin"
Yalın "önden hanımlar" dedi referans yapar gibi eğilerek "o zaman dağda da önden itler dersiniz Yaman efendi"  bir yandan gülerken bir yandanda da alay eder bir şekilde, içeri girmiştim. Onlar salona geçtiğin de askeriyede kullandığım ses tonuyla konuşmaya başladım "dikkat! Şimdi herkes hızlıca odalarını seçiyor valizlerini koyuyor, sonra hepinizi ön bahçe de göreceğim 10 dakikanız var. 1 saniye gecikeni yakarım beyler anlaşıldı mı" "ANLAŞILDI" dediler hep bir ağızdan "güzel hadi bakalım." Ben de bir su içip bahçeye geçip çardağa oturuyordum. Yan da ki dörtlü hala izliyorlardı sanki ayı oynatıyoruz burada..

10 dakika geçmedi mi?

Hayır, 9 dakika 55 saniye geçti.

  Timi kapıda görmem ile ayaklandım ellerimi arkamda birleştirip yönümü onlara çevirdim "SON 3.. 2.." saymaya başlamam ile önümde dizildiler "aferin, şimdi rahatta dinle. Her sabah 6' da hepinizi burada dam bu şekilde hazır bulacağım 1 saniye gecikeni yakarım siz 6 kişisiniz, birinize bile bir şey olursa 6' nıza birden olacak siz bir ailesiniz buraya geldiğimde 1 kişi bile eksik bulursam hepinizi yine yakarım, sabahları yataklar toplanmış olacak ve herkes kendi odasını temizleyecek kontrol edeceğim evin içinde barışma, kaçışma ve ya eşek şakaları istemiyorum anlaşıldı mı Emre, Yağız ve Gökhan" "ANLAŞILDI" "evin akşam giriş saati en geç 11:30 tamam mı Emre,Yağız ve Gökhan" "TAMAM" "Serdar abi, Yalın ve Deniz sizden şüphem yok sizler gayet aklı başında insanlarsınız"
Gökhan "aşk olsun Eftalya biz salak mıyız" "evet, başka sorun var mı Gökhan' cım" timden bazı kişiler kıkırdadı "yok.." Gökhan' ın yanına ilerledim omazunu iki kez hafif bir şekilde vurdum kulağına yaklaştım "en akıllıları sensin çaktırma" Deniz duymuştu gülmemek için dudaklarını ısırıyor şapşal en küçüğümüz oydu ve sunan çok tatlı gözüküyor gözü bana kaydığın da onda hafifçe sırıtıp göz kırptım diğerlerine dönünce eski ciddi halime geri büründüm. "E haydi o zaman herkes işinin başına eşyalarınızı falan yerleştirin" dememle tim içeri girmek için arkalarını dönmüştü Serdar abi yanıma gelip "şu yan evde kileri tanıyor musun kardeşim sabahtan beri bizi izliyorlar" dedi hafif gergin bir şekilde gözlerim tekrar oraya kaydığın da daha dikkatli buraya baktıklarını fark ettim yavaşca Serdar abi' ye dönüp konuşmaya başladım tabi bocaladım mı orası tartışılır "yok valla abi ben nereden tanıyım elin adamını ve kadını yani bakışları biraz tanıdık geliyor ama anlamadım" Serdar abi hafif gülümseyip kolunu omzuma attı "iyi bakalım öyle olsun küçük patron" ters ters ona baktım ama o takmadan çoktan eve doğru ilerlemeye başlamıştı..

Hayy
Nasılsınız ben iyi gibiyim.
Şimdi güzellerim sevgili güneşlerim hani diyorum biraz yorum mu yazsanız diyorum nasıl olur bence güzel olur. Bu arada yazardan kısmı nasıl olmuş bence idare eder gibi ya?
Seviliyorsunuz 🤍