27- Tedirginlik.

28.8K 2.1K 1.5K
                                    

Oy ve yorumlarınızı bekliyorum...

BİRİ BANA MUKEMMEL,HARİKA, WOW, İŞTE BU DİYEBİLECEĞİM KAPAK FOTOĞRAFININ TASARIMINI YAPA BİLİR Mİ??? LÜTFEEEEEN...

Herkes yıldıza bastıktan sonra okuyabilir mi?

Haydi rekor kıralım! Ne kadar okunma var ise o kadar vote ve onun iki katı yorum! Var mısınız!?

Herkese keyifli okumalar...

Zeynep anahtarı delikten sokup içeri girdi. Bugün gerçekten çok yorucu ve stresli bir gündü. Saat akşam dokuz buçuktu. Üzerindeki montu asarken içeriden birtakım sesler geliyordu.

Annesi çıktı salondan. Mediha hanımın gözleri şişmişti. Zeynebin eli ayağı boşalır gibi oldu. " Annem ne oldu sana!?" Koşarak yanına gitti Zeynep annesinin.

Kızını gören Mediha hanım daha çok ağladı. " Kurban olayım annem ne oldu? Niye ağlıyorsun?" Dedi annesine sarılırken. Ve tam o anda gür bir ses yükseldi. " Zeynep!" Başını çevirip baktığında ise çok şaşırdı.

İki dedesi, amcaları, dayıları. Kaşlarını çattı Zeynep. Sinirlendi. Düşündü ki yine ailesinin huzurunu bozmaya geldiler. " Neler oluyor dede?" Dedi dedesine sonra babasına bakarak.

" Biz sana demedik mi Bekir bu kızı okutma yoldan çıkar diye?!" Diye bağırdı dedesi. Zeynep annesind baktığı gözlerini duyduğu kelimeler ile hızla çevirdi başını. " Ne yoldan çıkması? "

" Sen sus! Ahlaksız, namussuz! Şerefimizi iki paralık ettin!" Dedi dayısı. Şok oldu Zeynep. Ne yapmıştı ki o? Allah kahretsin Batuyu mu öğrenmişlerdi?

" Ne diyorsunuz dayı. Ben namussuzluk edecek bir şey yapmadım!" Dedi. O anda büyük amcası konuştu. " Düğüne gittiğin yetmiyormuş gibi gidip elin adamlarıyla sarmaş dolaş dans ediyorsun. Aha bu gevşek baban ağzını açıp bir şey demiyor! " Dedi Bekir beye saniyelik bakarak. O anda Bekir bey ayaklandı. " Ağabey! Ne dersin sen? Ben kızımı bilirim. Yeter artık vurmayın üstüne!"

" Tüü! Lanet gelsin sana! Törelerimizi bilmez misin sen?" Dediği sırada teyzesinin oğlu çıktı bir taraftan. Kuzenleridemi buradaydı?

" Ben bugün yine gördüm dede. Hastahanede biriyle sarmaş dolaş oynaşıyordu!" Bu kuzeninden nefret ediyordu Zeynep. Otuz yaştaydı, Zeynebi seviyordu. Bunu belli etmekten çekinmezdi, Zeynep ise tavrını net bir şekilde ortaya koyarak uzak durmasını söylemişti.

" Ne diyorsun sen be!? Orada insanlar canıyla cebelleşti. Ben arkadaşımın yanında olmak için oradaydım!" Sınır kat sayısı yükseldi Zeynebin. Hiç sevmiyordu akrabalarını. Hepsi o kadar kötü insanlardı ki...

" Senin ne işin vardı orada! Oynaşmaya gittim demiyor da. Daha taşınalı altı ay olmamış. Ne ara onları tanıdın da arkadaş edindin!?" Dedi amcası. Saçını hırsla çekiştirdi Zeynep. Aklını yitirecek gibi oldu.

" Ben oynaşmaya falan gitmedim!!! Siz ne ile beni suçluyorsunuz bilmiyorum ama burada durmak istemiyorum!" Dedi ve arkasını dönüp gidiyordu ki dedesinin sözü ile yerine çakılı kaldı.

" Baran ile evleneceksin! Okulundan çıkacaksın! Bir daha değil okul, sokakta dahi görünmeyeceksin!" Bir hışımla arkasını döndü Zeynep.

" Ben evlenmek istemiyorum dede! Baran ağabeyim benim!Okuyacağım ben! Mimar olacağım! Sizin iftiralarınız yüzünden hayatımı mahvedemem!" Dediğinde annesi kızının koluna asıldı.

" Kızım. O senin büyüğündür..." Zeynep annesine hayretle baktı. " Yere batsın öyle büyüklük. Bir şey söyle anne? Neden susuyorsun?" Annesi ağlamaktan catallaşmış sesi ile baktı kayınbabasına, kendi babasına. " Baba! Ne olur, kurbanınız olayım etmeyin. Baran onun abisi sayılır. Benim kızım yanlış bir şey yapmadı!"

Yusuf Abi [TAMAMLANDI]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin