Yeryüzü yıkılsa dahi
Her kim sallarsa bu dünyayı
Bırakma ellerimi
N'olur beni uyandırma bu rüyadan
****
Telefonu kapatıp yan tarafıma koydum, daha doğrusu atmıştım ne zannetmiştim ki o da sadece bana acımıştı, beni sex objesi olarak kullanmıştı bir kez olsun kendi isteği ile bunları yaptığını zannetmiştim şimdi ne yapacaktım peki bunları nasıl babama anlatacaktım saate baktığımda yemek saatine yaklaştığının farkına vardım ayağa kalkıp perdeyi açtım o piç adam yüzünden böyle yaşayamazdım, nereye kadar kaçabilirdim ki?
Tıkılı kalmış, odamda bile rahat edemez olmuştum babamla konuştuktan sonra her şeyin tekrar aynı berbatlıkta olacağının farkındaydım onun isteklerini kabul ettiğim için bana iyi davranıyordu. yoksa onun oğlu olduğum için bana iyi davranmıyordu.
Aşağı indiğimde sofraya yeni oturmuşlardı bende oturup yemeğe başladım, kestiğim et parçasını ağızıma atıp yavaşça çiğniyordum konuşmamı biraz erteliyordum derin nefesler alıyor, tepkisinin büyük olacağını biliyordum.
"baba seninle bir konu hakkında konuşmam gerekiyor" bana bakıp bıkmışlıla cevap verdi "söyle jimin ". Nefes alıp veriyor endişe içinde ona bakıyordum, artık her şeyin bittiğinin farkındaydım ellerim titriyordu tedirginlik ile ayaklarımı sallıyordum.
"evliliği istemiyorum sözü iptal edelim" çatalı sesleri kesildi hareket etmiyordu ters bir şekilde bana baktı " ne dediğinin umarım farkındasındır böyle bir şey olmayacak".
"kararım kesin baba istemiyorum beni istemeyen bir adamla bir ömür geçiremem" alayla gülmeye devam etmişti "bugün kameraların önünde hiç de öyle değildiniz odama çık " telefonu eline alıp birini aradı
"merhaba bay min nasılsınız"
"....."
"jimin biraz rahatsız yarın ki sözü ertelesek olur mu"
"..... "
"anlayışınız için teşekkürler"
"sana odama çıkmanı söylemiştim" kararmış gözleriyle bana bakıyordu sol elimi kullanamıyordum hala elim sargıdaydı sağ elimin ucunu masa örtüsünü tutmuştum. Derin nefesler alıp babama bakıyordum.
elinde çatalı masaya fırlatır gibi bırakmıştı bir anda ayağa kalkıp saçımı tutup masadan düşürdü beni. Masadan beni çekmesiyle tutmuş olduğum örtüde benimle birlikte gelmişti masa yerle bir olmuş şekilde aşağı inmişti yere dökülen sıcak yemek sargılı elime ve koluma gelmişti acıdan bağırmaya başlamıştım
Durmuyordu saçımdan tutup sürüklemeye başladı yanan elim ve koluma bakamıyordum bağırışlarımı duymuyordu "bu çocuk oyuncağı değil" odaya getirdiği gibi beni yere fırlatmıştı "seni beceriksiz gerizekalı yapman gerekenleri yap ve yaşa ama sen karşı gelmekte kararlısın" tekme atmaya devam ediyordu ayağı ile kafama basıp konuştu
"beceriksizin ben bile sana acırken yoongi mi acımayacak" ayağını çekip etrafta dolanmaya başladı "ben senin yüzünü bile görmek istemezken yoongi buna razı oldu" ağlamıyordum artık gözlerimi yere sabitlemiş şekilde bakıyordum artık ne yapacaksa yapsın ve gideyim diyordum. Çalışma dolabına gidip oradan demir bir sopa çıkardı onu gördüğümde kaçmaya çalışıyordum ayağa kalkamasam bile sürünmeye çalışıyordum adım sesleri yaklaşıyordu belime bir darbe inmesi ile bağırmam bir oldu
ŞİMDİ OKUDUĞUN
My Flower- YOONMİN
Fanfiction"Lütfen yoongi, öldür beni sana yalvarıyorum. dayanamıyorum...." "seni sevmemem öldüreceğim anlamına gelmez" "o zaman babamdan kurtar" fısıltım ona ulaşmış mıydı bilmiyorum ama sessiz kalışı... istemiyordu beni. "seni belki de öldürmekten beter etme...