Yorum yapmayı unutmayın!
İyi Okumalar!
Hani derler ya sıçtım diye. İşte bende tam o noktadaydım.
Tamam hikâye okumayı, kitap okumayı, webtoonları, Kore novelerini seviyor olabilirim ama birisinin can sıkıntısı yüzünden yazdığı hikâyenin kötü adamı olamazdım!
Kucağımda hala duran çocuğa bakıyordum. Gözleri çipil çipil bana bakıyordu.
"Yavrucu'm kalk üstümden hadi. Cinnet geçirmeme azıcık kaldı." Delirecektim. Resmen en kötü karakter olmuştum. Kenan'ın başına her musibeti açan o şerefsiz Deniz olmuştum. Allah bilir çirkinin tekiydi de önceden az olan tipim kesin yapmıştı.
Üstümdeki buz grisi gözler bana tatlı tatlı bakarken yemin ediyorum vücudumdaki sinir azalması gerekirken daha çok artıyordu. Hayatımda iki şeye katlanamazdım. Biri çocuklar, diğeri ise yaşlılardı.
"Amşa dedem çağıyo seni! Yemeğ yiğeyecez." Derken üstümden kalkmış şimdi yatakta zıplıyordu.
"Haydi Kak!"
İç çekmeden edemedim. Çocuklardan bu yüzden nefret ediyordu.
"Tamam kalkıyorum ya!" derken bile ölmek istiyordum. Ben kalkmak istemiyorum ki. Hikâyenin sadece otuz bölümünü okudum ben arkadaş. Neler olduğunu bile bilmiyorum. Sonunda Deniz'e ne oluyor hiç haberim bile yok.
Yataktan doğrulduğumda çocuk zıplamayı bırakmış küçücük bedeniyle yatağın ucuna gitmiş tam zıplayacakken kollarımdan tutum. Şimdi düşer falan babası beni gebertirdi. Zaten Deniz'den hoşlanmıyordu. Valla ölür giderdim.
"Dikkatli ol!" derken çocuğu yere bırakacaktım ki kollarımdaki çocuk yüzünü bana çevirip o kırmızı dudaklarıyla yanağımı öpüp.
"Amşa şeni şeviyom." Demesiyle yüzümü buruşturmak istedim.
'Celladınım oğlum ben senin'
İçimden söylediğim şeylerle gözlerim açılmıştı. Uyumak mı? Yürüsün gitsin. Ben kollarımdaki çocuğu öldürecektim. Hiç değilse yorumlardan ve hikâyenin gidişatı böyleydi.
"Amşa?" çocuğun sesiyle kendime gelmiştim. Kendimi silkeleyip hala kollarımdaki çocuğu yavaşça yere bıraktığımda başını yana yatırmış bana bakıyordu.
"Hadi sen git. Ben gelirim." Derken yataktan kalkıp gözlerimi odada gezdirdim. Oda fazla ferahtı. Deniz mavisi ve beyaz tonları kullanılmıştı. Tavandaki şu an parlamayan ama kesinlikle geceleri parlayan yıldızlardan vardı ki, lamba yerine ay şeklinde dekor yapılmıştı.
Lan Deniz sen kötüsün!
Bu tatlı oda neyine lan senin?
İç çekip iki kapıya baktım birinin kapısı açıktı ki, içerisi gözüküyordu. Beyaz fayansları görünce banyo olduğuna emin olup içeri girdiğimde,
"Hasikome!"
Bembeyaz banyonun köşesindeki siyah jakuzi ve yanındaki küçük duşakabini görünce nefesim kesilmişti.
Bu maldı değil mi? Kenan'ın evine gidince altın varaklı banyoyu görünce şok geçiren! Lan oğlum senin banyonda jakuzi var lan! Neyin fakir edebiyatını yapıyordun sen be!
Ben oturakla banyo yapıyordum lan önceki hayatımda!
"Buldu da bunuyor pezevenk!" derken lavaboya doğru dönmemle.
![](https://img.wattpad.com/cover/342527315-288-k713468.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Aile Hikayesinin Piçi Oldum!
FantasyKapak Pinterest'ten alınmıştır. Kelebek Adam hikayesinin yan hikayesidir. Kelebek Adam'ı okumadıysanız da okuyabilirsiniz. "Bu benim hikayem. Şimdi ne demek diyebilirsin günlük ama kimseye anlatamadığımdan sana anlatacağım. Çünkü buradaki değişikl...