Geceler günleri kovalamıştı ve o korkunç gece gelip çatmıştı. Deku gizlice girdikleri malikanenin en geniş kısmı olan pistine geçti ve üstündeki gömleğin yakasını son kez düzeltti.
Tam karşısındaki ona tepeden bakan balkona takıldı yeşil gözleri. Derin bir nefes bıraktı ve karbondioksit havaya karıştı.
İçinden dua edebildi sadece, fazlasını yapamadı. 'Lütfen yaşa Rina' dedi tekrardan gözleri cam gibi dolarken.
Sonra önünü çevreleyen kalabalığa dikti gözlerini. Dediklerine göre bu partide son bir kaç yılın en büyük alım satımı yapılacaktı ve İzuku'ya destek olacak kimseyi atamamışlardı, 16 yaşındaki bir UA öğrencisini saymazsak.
Japonya'nın ileri gelen mafyaları, yer altı toplumunun soylu kesimi ve kimliklerini gizleyen bir kaç kötü. Ve daha fazla kalabalık.
Hissettiği karmaşayı durduran duyduğu çınlama sesiydi. Birinci katın pervazındaki yaşlı uzun boylu adam elindeki kadeh bardağına bıçağı asilce vuruyordu; dikkati toplamak için.
Seslice nefesini temizledi sol kaşından ağzına kadar uzanan belirgin yarık izi olan adam. Ve gür sesiyle malikaneyi inleterek konuşmaya başladı.
"Sevgili arkadaşlarım, sayın meslektaşlarım ve diğerleri, hepinizi burada bir arada görmekten minnettarım. Yılda bir düzenlediğimiz organizasyonumuza hoşgeldiniz. Lütfen birazdan yapacağımız valsin tadını çıkarın."
Şeytani sırıtışını sarışın adama benzetmişti Deku. Asil duruşu, insanlara yukardan bakışı ve yara izleriyle tıpkı Bakugou'ya benziyordu.
Aklına gelen sarışın adamı bir kenara bıraktı ve az sonra gerçekleşecek kaosa hazırlandı.
Canlı klasik müzik için insan boyutunda kemanlar ve piyanolar sahnedeydi. Sanatçılar şık takım elbiseleriyle sahneye çıktığında herkes alkışlamıştı, Deku haricinde.
Gözleri fal taşı gibi açılmıştı çünkü, bunlar kötülerdi. Dabi ve Compress?
Tamam kötüleri bekliyordu ama çok kısa bir süre önce ona ihanet eden en yakın arkadaşının abisini ilk kez burada görmeyi beklemiyordu.
Doktor Garaki haklıymış diye düşündü. Sadece mavi gözlerinin görülmesine izin veren bembeyaz maske, üstündeki gece mavisi takım elbise ve beyaz eldivenlerle Dabi'nin çürümüş teninin en ufak bir görüntüsü yoktu. Uzun boylu adam piyanonun üstüne elini koydu, yüzü aynı şekilde gizlenmiş diğer adam ise kemanın başına geçti ve yavaş ritimli şarkı kulaklarını doldurmaya başlamıştı bile.
Tüm kadınlar ellerinden tutup onları dansa davet eden partnerleriyle pisti doldurmaya başlamıştı şimdi. İşte ortalığın karışma vakti gelmişti. Vals adı üzerinde mallarını kimseye yakalanmadan teslim edeceklerdi.
Tek başına önünde durduğu kokteyl masası artık boş değildi. Önünde duran uzun sarışın adama baktı Deku. İkisininde işlemelerle süslenmiş maskeleri vardı. Fakat bu birbirlerini tanımalarına engel değildi.
Her zamanki düz ve kalkık sarı saçları aynıydı Katsuki'nin. Giydiği şık desenlerle süslenmiş siyah ceketi ve ceketin izin verdiği kısma kadar açılmış beyaz gömleğiyle Katsuki nefes kesiciydi. Köprücük kemiklerini gözler önüne seren ve yara izleriyle dolu göğüs kaslarını tutan o birkaç düğme olmak istemezdi İzuku.
Sonra ona göre büyük olan elini uzattı karşısındaki adam. Deku'nun adamın vücudunda gezen gözleri sonunda oradan ayrılıp onunkilerle buluşmuştu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
failed revenge • bakudeku
Fanfictionvillain bakugou / hero deku au new gen symbol of peace vs symbol of fear