OYSA -Texting-

• 2.3

Şaşırdınız biliyorum ama yine en geldimm.

Akşama doğru herkesin karnı acıkmış ve evi ne yiyeceğiz korkusu sarmıştı. Eh, yani eğer evde ki herkes boğazına düşkünse bu büyük bir sorun oluyordu.

"Bence sahil kenarında bir yere gidelim."

Diye fikir sunan Hatice'yi kafamı aşağı yukarı sallayarak onayladım. O da devam etti.

"Arkadaşım geçen yazmış Kadıköy'de bir makarna restoranı açılmış. Oraya gidebiliriz. Açılışa da gidememiştim."

Dediğinde kesinleşen şeyle beraber hazırlanmak üzere herkes odasına çekildi.
Berkay'ı odasına bıraktıktan sonra isteği üzerine yeşil bir sweat ve siyah bol nir kot pantolonu ona vermiştim.

Odaya geçmeden önce de Bülent'i Berkay'a yardımcı olması için çağırmış ve bana verilen misafir odasına geçmiştim.
İçimden bir istek onunla çift kombini yapmak için kalbimi tekmeliyor ve kalbimde itaat ederek beynime sinyal veriyordu.

Beynime ve kalbime itaat ederek valize koyduğum koyu yeşil bir büstiyer ve geçenlerde aldığım siyah paraşüt pantolonu giydim.

Kahverengi saçlarımı iki yandan balıksırtı örüp hafif bir makyaj yaptıktan sonra çantamı da alıp odadan çıktım.

Koridoru geçtikten sonra geniş antrede üstüne paltosunu giyen Hatice'yi görünce yanına ilerleyip askılıkta ki siyah montumu onu taklit ederek giydim. Beni fark ettiğinde konuşmaya başladı.

"Çok acıktım Duru!"

"Bende, bende." Diye karşılık verdiğimde montunun fermuarını çekip bana döndü.
Kısa bir süre aramızda kesilmeyen sessizilk sonucunda konuşmaya başladı.

"Bu akşam yemekten sonra baş başa bir kahve içelim mi? Konuşalım biraz?" Kafamı hemen aşağı yukarı salladım.

Onu ilk gördüğümde de benimle konuşmak istediğini belirtmişti ve fazla uzatmadan onunla konuşmak çok iyi olacaktı.
Kapı açılma sesi geldiğinde bakışlarımı Hatice'den çekip gelen sese baktım. Bülent ve Berkay odadan çıktıktan sonra Berkay beni gördüğünde gülümsedi.

Yanımıza geldiklerinde onlarda üstlerine montlarını giydi ve beraber evden çıktık.
Bülent'in arabasıyla gidecektik.
Evin önüne park ettiği siyah Megan arabanın kapılarını uzaktan kumandayla açtı.

Hatice ön koltuğa yerleştiğinde gülümseme neden oldu.

Çünkü bunu yaparken bana göz kırpmıştı.
Bülent Berkay'a yardım ettiğinde Berkay'da arabaya oturdu ve bende üşümeden hemen Berkay'ın yanına oturdum kapıyı da kapattım.
Berkay direkt olarak kolunu bana açmıştı.
Kolunun altına girip göğsüne kafamı yasladım.

Bu zamana kadar neredeydin güven?
Şimdi mi geldin?
Hoşgeldin.
İyiki geldin.

Bölüm kısa üzgünüm :))
Bu arada bayram boyunca günde üç bölümm atmama ne dersiniz?