29

280 24 7
                                    

Ertesi sabah herkesi uyandıran elinde mikrofonu ile bağıra bağıra şarkı söyleyen Seungmindi.

İlk uyanan sevgilisi olmuştu. Gidip sevgilisine sarılmıştı ama o hala şarkı söylüyor ve evdekileri uyandırmaya çalışıyordu.

"Ne oluyor amına koyayım." diyerek odadan çıkmıştı Minho ve karşısındaki ikiliye bakıyordu.

"Manyak mısınız lan siz." diyerek altından çıkan Jisung'a gülmüştü Seungmin fakat susmuyordu.

Chan ve Jeongin de odadan çıktığında ikisine bakıp gülmüştü.

Seungmin neşeyle şarkı söylerken Hyunjin hala sıkıca ona sarılıyordu.

Changbin de odadan çıktığında Seungmin kazandığı zafer ile daha da mutlu hissediyordu.

"Felix sen de kalk artık~" diyerek şarkının melodisiyle çağırıyordu arkadaşını.

Felix de adını duyunca gülerek kalkmış ve salonda dikilip onlara konser veren Seungmin'e baktı ve kahkaha attı.

Kendini diğerleri gibi koltuğun herhangi bir köşesine attığında Jeongin dans eden Seungmine yapışmış Hyunjin'e baktı.

"Hyung kaç yıldır ayrısınız. Niye bırakmıyorsun çocuğu." demişti gülümseyerek.

"Sana ne lan sevgilim değil mi istersem omzumda taşırım hiçbir yerde bırakmam." demiş ve sevgilisini omuzuna almıştı.

Seungmin kahkaha atarken Hyunjin açılan şortunu da eliyle kapatıyordu.

Herkes onların bu haline gülerken Seungmin mikrofondan bağırmıştı.

"İndir beni sevgilim yoksa kan beynime gidecek."

Hyunjin gülerek indirmişti onu.

Diğerleri onların bu haline kahkahalarla gülmüştü.

"Evet sevgili arkadaşlar güzel bir kahvaltı hazırlamak istedim ama hiçbir şey olmadığı için hepinizi uyandırıp dışarıda yapma kararı aldım. Evet kendi kendime ve siz de uymak zorundasınız başka çareniz yok."

Seungmin hepsinin önünde eğilip teşekkür etmişti.

"Ay Hyunjin tamam bırak artık bak ayrılmadım senden yanımdasın şu rüyalarına bu kadar takmasana artık." demişti hala vıcık vıcık sarılan sevgilisine.

"Hayır onlar kabus." demişti nazlı bir şekilde. Seungmin kahkaha attığında Hyunjin dudaklarını büzdü.

Seungmin dudaklarını birleştirip ardından ondan uzaklaşmıştı.

"Bak gerçek hayattayız. Takma şu kadar bak sen de eğlen ne kadar mutluyum neşem yerinde eğleniyorum." demişti gülümseyip yanaklarını okşamış ve tekrardan öpmüştü.

"Iyy biz sizin vıcık vıcık ilişkinizi izlemek zorunda mıyız ya azıcık utanma yok mu sizde." demişti Jisung iğrenerek.

"Seni de gördük Jisung boş yapma iki hafta önce Minho Hyungla yi-" Seungmin Felix ve Minho ile göz göze gelmiş ve susmuştu. Jisung da başını öne eğip arkasına yaslanmış ve yanındaki Minho ya bakmamak için çok çaba sarf etmişti.

Seungmin ise zamanı olmadığını düşünüp tekrar sevgilisine dönmüştü. "Ee hadi kalkın o zaman kahvaltıya gidelim."

Chan'ın ayaklanması ile herkes ayaklanmıştı.

"Herkes tam yarım saat sonra burda olsun bir dakika geç kalan olursa bırakır giderim." demiş ve odasına ilerlemişti.

Seungmin Hyunjin ile giderken birden durmuş ve Jisung'u durdurmuştu.

"Özür dilerim bi anda öyle aklıma geldi unuttum her şeyi." demişti onu teselli etmeye çalışırcasına.

"Önemli değil Seungmin sen de insansın ne de olsa ama Felix benimle neredeyse hiç konuşmuyor ve bunun sebebini tekrar tekrar hatırlamak iyi gelmiyor."

Seungmin kaşlarını çatmıştı. "Ne demek konuşmuyor."

"Aslında öyle değil. Ne kadar sürekli yan yana da olsak. Benimle eskisi gibi değil. Mesafeli ve doğru düzgün konuşmuyor bile."

Seungmin dudaklarını birbirine bastırıp sarılmıştı arkadaşına. "Merak etme Ji geçer yakında. Her şey olacağına varır. Merak etme bu tatil hepimize iyi gelecek. Aranız da düzelecek."

Jisung istemsizce gülmüş alnını ovmuştu.

"Ben Minho ile kalırken sanmıyorum."

Seungmin kaşlarını çattı. "Beynim yandı ne oluyor ya." dedi şaşkınca.

Jisung gülümsedi. "Anlatırım bi ara." dedi ve Minhonun girdiği odaya girdi.

Seungmin anlamamıştı hiçbir şeyi. Arkadaşları gruptan önce çoktan dağılmıştı bile.

...

aklıma okurken bir şey geldi ama ben unuttum her şeyi bu kurgudaki baştan okumam lazım ama bunu okumaktan da bıktım konuyu biliyorum olaylar aklımda ama ufak detayları unuttum

conflict/hyunmin Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin