SAVCIM (TAMAMLANDI)

SAVCIM (ÖZEL BÖLÜM²)

Merhaba!

Bekleyen okuyucalar için boş zamanlarımda bir şeyler yazdım. Baya uzun sürdü ama değdi.

Keyifli okumalar!

(Bu arada geri dönmedim. Sınav hazırlıklarım yeni başladı. Resmi olarak 12. Sınıfım. Üniversiteye kadar yokum.)

Başlamadan önce cinsiyet konusunda fikirlerinizi alalım?

&&&&

3.5 ay sonra.

Hâlâ dün gibi aklımdaydı her şey. Küçük yavrumum rahmime düştüğünü öğrendiğim gün ne kadar mutlu olduğumu çok iyi hatırlıyordum. Yağız'ın gözlerinde gördüğüm mutluluk gözlerimin önünde her canlanışında dünyalar benim oluyordu. Baba olma heyecanının yanında aşerdiğim zamanlarda ondan bir şeyler isteyen ben değil de yavrumuzmuş gibi yaptığı sevimlilikler ne kadar iyi bir baba olacağını kanıtlıyordu. Çoğu zaman aşermesemde Yağız bunu bilmediği için hamileliğimden faydalandığım da oluyordu.

Aklıma 2 ay önce hamileliğimin ilk aylarında diyebileceğim zamanlarda hormonlarımın etkisiyle Yağız'ın eve her geç gelişinde bulunduğumuz mevsimde en zor bulunan meyveleri aşerdiğim zamanlar geldi. Bir keresinde bana geç geleceğini söylemeyip saat 23 civarlarında geldiği için aşerdiğim yalanını uydurmuştum ve onu Aydın'a kadar göndermiştim. 'Aydın inciri' diye tutturduğum için Aydın'a kadar gidip en güzellerinden alıp gelmişti.

Hamilelik hormonları kadar acımasız bir şey yok.

Şu an çocuğumuzun cinsiyetini öğrenmek için hastaneye gelmiştik. Daha doğrusu ben ve Pusat gelmiştik. Yağız Bey acil bir işi nedeniyle Pusat'la gitmemi istemişti. Sağ olsun Pusat benimle gelmişti. Yaklaşık iki aydır Gece ile evlenmişti. Nasıl mı? Yağız'ın benim hamileliğimden sonra daha hassas oluşu bu konu üstünde epey etkiliydi. Eğer hamile olmasaydı 1 yıl kadar bekletebileceğinin teminatını verebilirdim. Yağız için bir şeyi istiyorum demesi yeterliydi. İstediği her şeyi yapacabilecek bir potansiyeli vardı.

Ama malesef böyle bir özel anda yanımda olmadığı için triplerin en büyüğünü yiyeceğinden habersizdi kendisi. Ben katil benliğimle beraber Yağız'a ne yapacağımı planlarken Doktor karnıma bir şeyler sürüp cihaza döndü.

"Maşallah sadece bir tane afacan olduğunu sanıyordum ama öyle değilmiş."

Pusat'ın gözleri parladı ve "İkiz mi? Oha!" Diye bağırdı. Ona attığım ölümcül bakışlarla "Maşallah." Diye düzeltti.

Doktor "3 tane." Deyince gözlerim şaşkınlıktan büyüdü.

"Ne 3 tanesi? Kedi miyim ben, nasıl doğuracağım?"

Pusat kulağıma yaklaşıp "Nasıl yaptıysan öyle doğuracaksın." Diye fisıldayınca diğer kulağından tutup acımadan sıktım.

"Ahh! Tamam tamam özür dilerim kedicik."

"Seni gebertirim Pusat!" Diyerek ayaklanmaya çalıştığımda doktor "Sakin olun bir yerinizi inciteceksiniz." Diyerek beni sakinleştirmeseydi hem Pusat'ı hem de Yağız'ı gebertecektim. Sonuçta onun yüzünden Pusat'ın alaylı cümlelerine maruz kalıyordum.

"Her neyse." Diyerek araya girdi Pusat. "Yeğenlerimin cinsiyeti ne? Babası gibi tipsiz mi yoksa benim gibi yakışıklı mı? Eğer kızsa teyzesi gibi narin ve alımlı mı yoksa annesi gibi deli ve hırçın mı?"

Evet, sabrımı zorluyordu.

Doktor gülümsedi. "Karakterini ve dış görünüşünü bilemem ama cinsiyetlerini söyleyebilirim." Birkaç saniye cihaza bakıp sağdakini işaret etti. "Çıkıntıyı görüyor musunuz? Bu bir erkek."