SAVCIM (3.BÖLÜM)

69.6K 2.4K 211
                                    

Kabul etmiştim ve yeni hayatıma ilk adımımı atmış, Yağız'ın evine gelmiştim.

O an benim için yapılacak en mantıklı seçim buydu. Kendime bakacak düzeye geldiğim an ona daha fazla zahmet vermeyecektim.

Şu an ise uzun bir sessizlik odayı esir almıştı.

Ne o konuştu ne de ben. Aynı evde kalacak olan iki yabancıydık. Kelimelerimizi seçerken belli bir sınır dahilinde konuşmalıydık.

Ki sokakta önümden geçen biriyle bile dost olma yeteneği olan ben, bu durumlara alışık değildim.

Neyse ki sessizliği kısa sürdü. İlk konuşan Yağız oldu.

"Kaç yaşındaydın?"

"23 buçuk."

Merak içinde "Sen?" Diye sorduğumda "Siz?" Diye düzelttim.

"Sen diyebilirsin. Sonuçta uzun bir süre burada kalacaksın." Dedi ve "27" diyerek devam etti. "Okulun bitti mi?"

Başımı olumsuz anlamda sallayıp "Bir sene önce dondurdum." Dedim.

Daha doğrusu zorunda kaldım. Okulumu bitirmeye çalışsamda maddi sorunlarım devam etmemi engelledi.

"Hangi bölüm?"

Cevabımla şaşırma sırası Yağız'a geçti.

"Hukuk son sınıf öğrencisiydim."

Yağız kaşlarını kaldırıp işaret parmağıyla beni işaret etti.

"Sen?" Diye saşkınca bana baktı.

"Annem savcı, babam da hakim. Onlara özeniyorum." Diyerek güldüm.

"Okula devam edeceksin. Bunu bizzat sağlayacağım. Bu arada sabıkan yok değil mi?"

İfadesizce başımı yok dercesine salladım.

"Ben okul işini hallederim." dedi.

Başımı sallarken karnımdan acıktığımı belirten o ses geldi. Utanma gereği duymadan "Ben acıktım." dedim, karnımı tutarak.

O ise "Duydum." diyerek başıyla mutfağı işaret etti. "Mutfak sol koridordaki ilk oda. Hem bana hem kendine güzel bir pizza yap da yiyelim."

Sessizce güldüm.

Daha neler.

Omuz silkerek "Sen beni uşağın mı sandın, ben bu evde misafir değil miyim? Misafire iş yaptırıldığı nerede görülmüş." Dedim ve başımı olumsuz anlamda salladım.

Tabii ki söylediklerimi zerre umursamadı.

"Oradan aşçıya mı benziyorum? Tatlı yapmakta iyiyimdir ama hayatımda nadiren yemek yapmışlığım var. Eğer yemeği yapan ben olursam kaçınılmaz sonumuz hastane olur. İkimiz için de en iyisi senin yapman."

Homurdanarak ayaklandım. "Tamam ama pizza yapmam. İki saat onun pişmesini bekleyemem. Menemen yaparım yeriz."

Yağız "Fark etmez." Gözlerini tereddütle bende gezdirdi. "Eğer yapamayacaksan sipariş edelim?" Dediğinde başımı olumsuz anlamda salladım. Zaten evinde kalacaktım ve ne kadar üşengeç bir insan olsam da bazı işlerin ucundan tutmam gerekiyordu.

"Ben yaparım." Dedim ve mutfağın yerini söylemesine rağmen odaları karıştırarak da olsa sonunda mutfağa geçtim. Bir süre eşyaların yerini aradıktan sonra menemeni hazırlamaya başladım.

Babam hakim, annem de savcı olduğundan doğal olarak çok yoğun oluyorlardı. Ben ve kardeşim de yemek yapmalarında yardımcı olduğumuz için yemek yapmayı onlar kadar iyi bilirdik.

SAVCIM (TAMAMLANDI)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin