Beyaz Gül

45 6 47
                                    

Evet bebişler başlamadan önce bir oylayalım lütfen

İnstagram:mltlzy.s

Beni etmiyorsanız takip de ettiyseniz...

Les go!

(yazar)

V,yanından kalkıp gitmesine rağmen saatlerdir gecenin bir yarısında sevimli genci çıkaramıyordu bir türlü aklından.İstemsizce sürekli onu düşünüyor,kendinde bir parçanın yerine koyma çabası içine giriyordu.İlk kez bir hayranının kendisini yalnızca çekiciliği yüzünden sevmediğine şahit olmuştu.Soruyordu,merak ediyordu,anlamaya çalışıyordu.Daha önce hiç kendisini böylesine çözmeye çalışan birisiyle karşılaşmamıştı.Bu da V'nin genç ile alakalı şeyleri merak etmesini sağlıyordu.

Etrafındaki gülleri avuçlarının arasına toplayıp kokusunu ciğerlerine doldurdu.Başını yıldızlı gökyüzüne çevirip gözlerini usulca kapatmıştı.Gökyüzünü izlemeyi hep severdi,her gece hiç uyumadan neredeyse tüm yıldızları uzunca izlerdi.Fakat şimdi,bunu yapmaktansa genç çocuğu düşünmekle meşgul olmayı tercih etmişti.Normalde bir şiiri içinden geldiğince kısa sürede yazabilirken,şuan bunu yapamıyordu.Normal bir kişi onun şiirlerini yazmaya kalkışsaydı günlerce,haftalarca hatta belki de yıllarca uğraşırdı öylesine derin cümleleri seçebilmek için fakat V,bununla uğraşmıyordu çünkü zaten zihni ve kalbi tamamiyle koca bir karmaşadan ibaretti bu yüzden ne yazarsa yazsın anlaşılması güç geliyordu.Hiçbir zaman yazmada zorlanmayan V,tüm ilham alacağı şeyleri etrafına toplamış olsa dahi içindeki huzursuzluktan ötürü bir kelime bile yazamıyordu.

Gözlerini açmış,başını ise yıldızlı gökyüzünden indirmişti.Bir elindeki deftere,bir de güllere bakıyordu.Etrafında güllerden oluşturduğu safe placeini toplayıp,defteriyle beraber gecenin bir yarısında evine gitmek için yol almıştı,tabi ne kadar evi olduğu tartışılda bile...

°

Jeongguk kendini yine odasına kapatmış,elinde bir şiir kitabıyla bulmuştu.Tek değişen şey kitabı okumamasıydı.İçinde yazma hevesi vardı.Yatağından kalktığı gibi eline bir defter alıp yazmaya başlamıştı.Ne yazdığını,nasıl yazdığını bilmiyordu.Tek bildiği yazdığıydı.Yazdıklarını gözden dahi geçirmiyordu.Tamamiyle kalbinin kendisine yazdırmasına izin veriyordu.Sanki kendisi değildi bu uzun süslü cümleleri yazan.Şiirini bitirdiğinde ise okumaya koyulmuştu.Her cümle sonunda soluklanıyordu.Öylesine uzun bir eser koymuştu ki ortaya,gözleri ağrımıştı okurken.Binlerce denemenin sonucunda yazamadığı şiirleri,tek gecede Bay V ile birkaç dakikalık sohbetin ardından yazmıştı,peki nasıl?Neydi onu yazmaya iten şey?

Belki de Bay V'dir onun ilhamı.

Onu her gördüğünde,her iletişim kurduğunda içinde tüm duyguları zirvelerde yaşıyordu.Fakat tüm bu duygular saliselik geliştiğinden ayırt bile edemiyordu yaşadığı durumu.Neydi bu?Kendi de bilmiyordu fakat bildiği tek şey,bu bir hayranlıktan ibaret değildi.Şiiri okuduğunda duygu dolduğunu hissetmişti.Kendi yazdığı hiçbir şeyi beğenmezken,anlamlandıramazken elinde tuttuğu defterdeki onlarca kelimenin karmaşası içerisinde kayboluyordu.Bu eserin burayla sınırlı kalmasını istemiyordu,bu yüzden bir dahaki sefere,ki ne zaman görüşecekleri bile muamma,bunu Bay V'ye gösterecekti.En azından öyle umuyordu.

Bay V demişken,bir çırpıda telefonunu eline aldı ve sosyal medya hesabı var mı diye daha önce binlerce kez araştırmasına rağmen tekrar araştırmıştı.Fakat hiçbir sonuçla karşılaşamayınca pes etmişti yalnızca.Telefonu bıraktıktan sonra şiir yazdığı deftere bir kez daha göz gezdirmek üzere eline defteri aldığı esnada kapısının hışımla açılmasını işitti.Öylesine sert bir sesle açılmıştı ki kapı,Jeongguk yerinden sıçramıştı adeta bir tavşan misali.

Bloody Rose///TaekookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin