niagara popoah

11 0 0
                                    

(Kth)

Sabah Jeongguk'u her zamanki gibi almıştım.Normalde sabahları beni terslerdi ama bu sabah tamamen neşeli gözüküyordu.Tavşan dişleriyle bana gülümsüyordu,üstündeki bol kazak içinde kaybolmuş,altına da bir kot geçirmişti dizi yırtık.Aksesuar olarak bere almıştı.

Umarım sadece aksesuar olsun diye almıştır bereyi.

Bana bakarak gözleriyle pişman olduğunu söylemişti.Nasıl kıyabilirdim ki?
Nasıl kıyabilirdim ki ömrümün geri kalanını beraber geçireceğim,kalbimin diğer yarısının ona ait olduğu adama?

Yavaş adımlarla bana gelip sarılmıştı.Bunu beklemiyordum dürüst olmak gerekirse.

Bir tek buna ihtiyacım vardı.Bana sarılınca geçmişti tüm kötü hisler,hepsi terketmişti.Jeongguk sihirliydi ve sihri benden başkasına dokunamazdı.

Namjoon'la telefonda konuşmuştuk.Birkaç hafta önce Jimin'le evlenmişlerdi ve düğünlerine gitmiştik biz de çift olarak.Çok güzel olmuştu yine üzerine geçirdiği saten gömleğiyle.Pek uzak sayılmasa bile arabayla 4 saat mesafedeki bir yere taşınmışlardı beraber.Arada sırada geliyorlardı kontrole.Namjoon her akşam on dakika arayla beni arıyor,kardeşini soruyordu.

Jimin'le tuttukları ev çok hoştu.Tıpkı bizim hayalimizdeki gibiydi.Müstakildi,geniş bahçeliydi.Sahile bile yakındı.

Ziyarete gittiğimizde biricik sevgilim büyülenmiş gibi bakıyordu eve.Kulağına fısıldamıştım o an."Bizimki de böyle olsun mu balım?" Heyecanla bana bakarak başını aşağı yukarı salladığında yanağına bir öpücük kondurmuştum.

Bu sabah da onu piknik için bir ormana götürmüştüm.Sosise alerjisi vardı,o yüzden yalnızca peynirli ve cevizli yapmıştım onun sandviçini.Havuç salatasından yemişti bol bol.Çantası benim arkamda olduğundan benden cüzdanını ona vermemi istemişti.Çantayı açtığım an gördüğüm manzarayla ani bir şoka girmiştim.

"Ne oldu Tae?"

"Birtanem burada biraz şey..." çantasından çıkardığım içi havuç dolu poşeti ona hayretle gösterirken o ise mahcup bir biçimde bana bakıyordu."Kan şekerim düşerse diye..."

Sevimliliği beni delirtiyordu.Gülerek çantasına geri bıraktım poşeti.

Pikniğimizi bitirdiğimizde etrafı hafifçe toplayıp arabamın bagajına atmıştık.Biraz ilerideki şelaleye doğru yürürken Jeongguk gözleri kapalı şekilde etraftaki kuşların cıvıltılarına kulak kabartıyordu."Sesler,hoşuna mı gitti?"

"Hmhm,çok huzur verici."

"Işte benim için de senin sesin böyle." Iç geçirmiştim."Benimle konuşmazken içimde ne fırtınaların koptuğundan bihabersin sevgilim.Bir daha lütfen beni sensiz bırakma."

Jeongguk her zamankinin aksine sorumdan kaçmamış,yüzünde azmetmenin getirdiği ifadeyi takınmıştı."Bırakmayacağım sevgilim,seni asla yalnız bırakmayacağım.Bu sefer söz."

Nihayet şelaleye el ele vardığımızda aklıma gelen komik şeyle gülümsemiş,sevgilimi meraklandırmıştım.

"Neye gülüyorsun Taehyung?"

"Aklıma bir video geldi de,ona gülüyorum birtanem."

"Ne videosu?"

"Bir çocuk vardı,ama baya yakışıklıydı.Neyse son-"

"Benden yakışıklı mıydı?" Kızgınca bana bakarken çok sevimliydi.

"Hayır elbette.Senden yakışıklı olabilir mi hayatım?"

Tatmin olmuşçasına ifadesini düzelttiğinde devam etmiştim."Işte adam şelalenin önüne gelip şelaleyi gösteriyor.Sonra 'Nayagara Popoh' diyor ya,biliyor musun onu?"

Bana garip garip baktığında malmışım gibi hissetmiştim."Bu muydu komik olan?"

"Yani bence ko-"

"Ya yerim seni,nasıl da yüzün düştü.Komikti tabii ki.Gördüm o adamı.Sana benziyordu."

"Bana mı?Ben daha yakışıklı,seksi ve karizmatiğim ama değil mi?" Çapkın gibi gülümseyip tek kaşımı havaya kaldırmıştım.O ise kollarım arasına girip çeneme minik bir öpücük kondurmuştu."Evet sevgilim,çok çok çok daha."

Kollarım arasında minicik kalıyordu.Ağzına vura vura sevmek istiyordum.Bunu yapacaktım da.

Avcumla yüzünü kapladığımda kendini benden kurtarmak için çaba sarfediyyordu ama nafileydi.Yine de umut işte,fakirin ekmeğidir.

En son elimi ısırdığında inleyerek geri çekildiğimde pis pis ona baktım.O ise zaferiyle kocaman gülümsüyordu.

Hızlıca ona ilerlediğimde kovaladığımı ve yakaladığım yerde onu bitireceğimi anlamış olmalı ki hızlıca benden kaçıyordu o da.Kedi fare ikilisi gibiydik.Şu halimizde,yaşımızda kovalamaca oynuyorduk şaka gibi.

Jeongguk'la olduğum sürece nerede,kaç yaşında olduğumun bir önemi yoktu.

~~~~

Selamlarrrrrr
Nabersiniz efenim

Cute bi boljmdu

Bazi mantik hatalari vardi ama duzeltmeye usendim eh insanlik hali

Dont forget oy yorum follow bu arada.

(Arkadasimin attigi ss hala moodluk foto yuklemedim)

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

(Arkadasimin attigi ss hala moodluk foto yuklemedim)

Neyse gorusuruz.

Aga.
Ghost olmayin aga.

Bloody Rose///TaekookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin