Hala Seninleyim

12 2 12
                                    

(yazar)

"İlk defa hissettim,
O kahveleri kalbimin tamamını sarıp sarmalarken hissettim.
İlk defa istedim,
Adeta kendimi ona teslim etmemi arzulayan elleri tutmayı istedim.
İlk defa büyüdüm,
Olgunlaşmayı anladım,sensizlikte derin ve ıssız benliğimde büyüdüm.
İlk defa istemedim,
Beni tek başıma terk edip sensiz bırakmanı hiç istemedim.
İlk defamdı,
Seninle,senlilikle hissettiğim her şeydi ilk defamdı."

Jeongguk,gözyaşlarını tutsak ettiği yerden salıvermişti.Kağıdın bir parçası ıslanmış,mürekkep etrafa saçılmıştı kağıtta adeta dans eder gibi.Niye ağlıyordu,kendisi de bilmiyordu.Belki şiirin kendisine hissettirdiği tuhaf duygulardandır,kim bilir?İçerisinde meraktan oluşan mayınlı tarlayı patlatmak istese de yapmıyordu.Bir türlü dudaklarını aralayıp soramıyordu.Yüz ifadesini toparlayıp gözyaşlarını geri göndermek amacıyla başını havaya dikip birkaç saniyle tavana baktı.Ardından ise yüzüne şefkat ve sevginin birleşimi vir gülümseme kondurup kırmızılaşan dudaklarını aralamıştı."Kim içindi bu?"

Karşısındaki bedene yönelttiği soruyla beraber kalemini döndürmeyi bırakıp gözlerini diktiği yerden ayırmayıp derince nefes aldıktan sonra konuşma sırası kendisinde olduğundan sözü devraldı."Bilmiyorum,sanırım.Bilmek istiyor muyum ondan dahi emin değilim.Bilsem ne olur,bilmesem ne olur?Bilmezsem bir şeyler değişir ama bilirsem her şey değişir.Bilmeyi göze alamıyorum sanırım."

Jeongguk kendisine verilen cevaplar karşısında karışmış kafası ile beraber sayfayı olduğu yerden kopartıp cebine atıvermişti."Hadi,kalkalım artık.Namjoon Hyung merak edecektir eminim."

"Neden sayfayı cebine attın?" dedi Taehyung kalkarken geriye giden sandalyesini olduğu yere tek eliyle yerleştirirken.Tam Jeongguk da aynısını yapacakken Taehyung önüne geçti ve onun da sandalyesini düzeltmek üzere elini bu sefer Jeongguk'un oturduğu sandalyeye attı."Neden attın dedim?"

Jeongguk ise verecek net bir cevabı ve cesareti kendisinde bulamadığından geçiştirici bir cevap vermek zorunluluğu hissetmişti."Bilmem ki,yalnızca beğendim ve birkaç kez daha okumak istiyorum.Hepsi bu." Bu yalana girmezdi,değil mi?

Jeongguk seke seke önden,Taehyung ise onun bu davranışlarını garipseyerek,aynı zamanda tatlı bularaktan tebessüm ederek birkaç adım gerisinde yürümekle yetiniyordu.

Arabaya ulaştıklarında ise Taehyung,centilmenlik yaparak karşısındaki sevimli çocuğun kapısını açmıştı.Jeongguk ise yalnızca yanağına sıçrayan kanı hissederek başını eğip mahcup bir biçimde oturmuştu koltuğuna.

"Taehyung,bir şey sorabilir miyim?"

Taehyung gözlerini yoldan ayırmadan bir eli dışarıda bir biçimde sigarasını içiyordu."Hm?"

"Sen,yani özeline girmek hiç istemiyorum,cevaplamak istemezsen de cevaplamayabilirsin." derince nefes alıp devam etti."Neden sigara içiyorsun?"

Bu sefer Taehyung,gözlerini nihayet yoldan ayırıp kendisine soru yönelten bedene dönüp yarım ve alaycı bir gülüş attıktan sonra sigarasından bir nefes daha çekti.Nefesi mi çekiyordu,ölümü mü orası tartışılırdı."Bilmem,sanırım soyutlanmak için."

"Neyden soyutlanmak için?"

"Dünyadan,insanoğlundan ve diğer her şeyden."

"Ama,şiir zaten senin bir kaçma yöntemin değil mi?"

"Hiçbir şeyi bilmediğim gibi bunu da bilmiyorum.Şiir kaçma yöntemim mi?hayır.Şiiri somuta dönmek için mi yazıyorum?Ona da hayır." sigarasından bir nefes daha çekti ciğerlerine.

"Ama ciğerlerin zarar görüyor,buna rağmen içiyorsun.Hiç üzülmüyor musun kendine?Hem iyi de kokmuyor."

"Sence bana tek zarar veren şey bu tütünün etrafına sarılmış beyaz kağıttan mı ibaret?Ah,keşke öyle olsaydı.Ha kokusu konusunda bir şey diyemem,hoşuna gitmiyor olabilir.Ama beni rahatlatıyor."

Jeongguk aldığı ters cevapla beraber yüzünün düştüğünü hissettiği için camdan dışarıyı seyretmeye başlamıştı.

"Müzik açayım mı?" gelen tok sesle beraber başını Tatek eliyle direksiyonu yöneten,bir yandan da kendisine bakan Taehyung'a çevirmişti.

"Hmhm,olur."

"Ne tarz istersin?" dediğinde bir elini arabanın ekranına götürüp Jeongguk'un cevabını bekliyordu.

"Hmm,Still With You açabilir misin?"

"Tamamdır,yazıyorum."

"Teşekkürler."

Şarkıyı açtıktan sonra tekrardan gözlerini yola diken Taehyung,yanında duyduğu mırıldamaya ilk başta kulak vermemişti.

Jeongguk,şarkı söylüyordu.

Bana dokunan solgun sesin...
Lütfen,beni ismimle bir kez daha çağır.
Donmuş gün batımının altında durmama rağmen,
Her seferinde sana bir adım daha atıyorum.
Hala seninleyim...
Karanlık bir odada,tek bir ışık dahi olmayan bu yere alışmamalıydım,
Ama alıştım.
Klimanın sesi,
Bu ses de olmasa gerçekten yıkılırdım,sanırım.
Birlikte güldük,birlikte ağladık,
Bu basit hisler belki de sahip olduğum tek şeydi.
Ne zaman olacak acaba,
Seninle bir kez daha yüz yüze gelirsem gözlerinin içine bakacağım ve "Seni özledim." diyeceğim.
Büyüleyici anılarımda,
Yağmur yağmasına rağmen dans ediyorum.
Bu sis kalktığında ıslak ayaklarla sana doğru koşacağım...

Müziğin kesilmesiyle aniden yaşlanmış gözleriyle Taehyung'a bakan Jeongguk,neden kestiğini sorgulamak üzere dudaklarını araladığında Taehyung hızlı davranıp önce konuşmuştu."Sen,ağlıyor musun?"

Jeongguk göz yaşlarını sildi, "Ah,hayır.Yalnızca beni duygulandırıyor bu şarkı.Hissetmediğim birçok şeyi hissediyorum."

Alaycı bir biçimde yarımca güldü Taehyung."Bir şarkıya ağlamak,biraz saçma değil mi?"

"Hayır,hiç de değil.Sen değil miydin hissetmek diyen.Hissettiğimden ağlıyorum ya."

Taehyung cevap vermeyi bırakıp yola devam etti.Jeongguk ise izin alarak ekrandaki şarkıyı devam ettirdi mırıldanarak.

¬¬¬¬

Pek içime sinmedi,şiir pek olmadı gibi.

Evet STİLL WİTH YOU VARRRRRRR

Bundan da bir spoi verdim sayılır

Evet sizi ağlatmak istiyorum

Ficdeki her yerden bir olay çıkabilir dikkat edin

Dont forget oy yorum

İnstadan buradan followlamayı unutmayın
İg:mltlzy.s

Jin çok ben ya

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


Jin çok ben ya.

Neyse kaçtım ben.
Öptüüim

Bloody Rose///TaekookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin