"Masallar iyi bitmek zorundadır,
İçinde sevgi barındıran her şey gibi."
- Tuhaf Dede -...
Kadın elini tekrar yüzüme koyarak "Maşallah sana." Dedi samimi bir sesle
"Hatırladım fakat adınız pek aklımda değil." Dedik mahcup bir şekilde
Kadın sorun değil der gibi gülümseyerek "Adımı bilmesen de olur kızım, öyle bir etrafa bakındım özledim bazı kişileri ama burada olabileceğini düşünmemiştim." Kaşlarımı çatarak şaşkın şaşkın yüzüne bakmaya başladım
"Çağanı görmeye mi geldiniz?" Dediğim sırada eli ayağı birbirine girmiş gibi
"Yok ama onu da özledim ama görmesem daha iyi." Neden böyle davranıyordu anlamamıştım tuhaftı.
"İyi peki şu an benim bir kaç isim var hastalar var bakmam gerekiyor." Kadın telaşlı bir şekilde gülümseyerek kafasını salladı.
Tam gideceğim sırada çağan bağırdı arkamdan "Naz!!" Arkamı hızla döndüğüm sırada bana doğru geldi
"Ne yapıyorsun burada damla çağırıyor seni." Tam arkamı dönerek işaret parmağımla kadını gösterecekken kadının arkamda olmadığını farkettim
Şaşırarak çağana döndüm "Bir kadınla konuşuyordum ama gitmiş işi çıktı herhalde." Çağan kolunu omzuma atarak alnıma bir öpücük kandırdı.
"Git güzelim hadi bak gitmem gerekiyor beni ovalıyorsun burada durarak göndermeyeceğim seni." Omzuna vurarak kaşlarımı çattım
"Sus Çağan." Önden gittiğim sırada arkamı döndüm pis pis gülüyordu.
Hızla Damlanın yanına gittiğimde damla parmağıyla hastayı göstererek "Yürü hadi hasta bekliyor." Gülerek hastaya doğru yürüdüm
Asker bana doğru dönerek "Doktor hanım bir şeyim Yok sadece ufak bir yaram acıyor." Eliyle ağrıyan yerini gösterdi.
Elimi yavaşça oraya koyarak sargı bezini açtım yarasının üstündeki.
Yarayı tekrardan temizleyerek sargı beziyle geri sardım.
"Sana bir krem vereceğim var benim yanımda onu sür bacağına ağrısını da alır."
Asker gülümseyerek Kafasını salladı "Allah razı olsun doktor hanım."
Hızla çantanın içindeki kremi alarak askere uzattım.
Yavaşça kalkıp dışarıya doğru yürümeye başladı asker
Hızla çadırdan biri girdiği sırada Bora olduğunu farkettim
"Yengesi!!" Kendini toplayarak "Aman doktor hanım" dedi Hızla yanıma geldi "Komutanım bir adam dövmüş varya görmen lazım." Kaşlarımı çatarak yüzüne baktım
"Ne demek birini dövmüş." Bora Kollarını bağlayarak
"Valla beni yakaladılar bırakmadılar kafama silah dayayarak komutanımın yanına getirince komutanım sinirlenip adamı bir dövdü sonra kasığına bir kurşun sıktı varya Yengesi görmen lazım." Şaşkın şaşkın gözlerimi açarak Bora'yı izliyordum
İlk sorduğum soru "Sen iyisin demi?" Ellerini kaldırarak her yerine vurmaya başladı iyi olduğunu göstermek için.
Arkadan bağırarak Murat girdi "Ulan gerizekalı 10 dakika önce götünde füze patlatacaklardı senin ilk işin yengeme mi anlatmak oldu?" Bunlar iyice alıştı bana yenge demeye valla.
Bora gözlerini devirerek "Sana ne!" Kollarını bağlayarak "Bir komutanım kadar olamadın şerefsiz" parmağını ona kaldırarak "Hain evlat." Bora'yı sakinleştirerek kolundan tutup geriye doğru çektim
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Yara İzi
Teen Fiction"Alışkınız oysaki ikimizde kan kokusuna." Bir şey farketmiyordu artık o ölüyordu ben ise iyileştiriyordum. Tek bir istek vardı içimde onun kendine açtığı yarayı asla sarmamak ne yaralansın nede bir şey olsun...