29. Bölüm

506 45 43
                                    

"Kimseyi o kadar iyi tanıyamazsın,
Herkesin içinde gizli bir odası vardır."
- Michael Connelly -

...
Gözümün önünde eriyen adamı daha çok bitiriyorlardı sanki.

Tamam, geçti karşıma konuşmak istiyorum onunla dedi ama zehri olan kadınla ne konuşabilirdiki.

Ölümcül olan zehriyle karşı karşıya geçip sorular sormak istiyordu ve istediği gerçekleşecek miydi gerçekten?

Bir anne düşünün

Parasız, yoksul
Yeni doğmuş bir oğlu var
Ve bakamadığı için satıyor,
Daha sonra pişman olup geri dönüyor.
Aşağılıkca.

Ben bir gün göremesem kalbimin sıkıştığı adamı kaç yıl göremedi kim bilir.

...
Kafamı o tarafa çevirdiğim de öylece annesine bakan Çağanı gördüm.

Kadın bize doğru gelerek ilk bana döndü "Geçmiş olsun kızım" dedi.

Kızım? Çağan sırf bizimle konuşmasın diye yalan yanlış söyleyen kadın bana kızım mı diyordu?

Ardından Çağana döndü "Oğlum" dedim kafasını eğerek "Öyle gitmek içime sığmadı" dedi tekrardan üzgünce.

Onca yıl çok sığmıştır o yüzdendir.

Çağan yavaş adımlarla annesine doğru gitti "Gelmeseydin daha iyi olabilirdim" dedi düz bir sesle, mimiksiz. "Senin varlığın beni daha çok yormaya başladı."

Kadın hızla Çağanın elinden tuttu "Oğlum bir dinle beni" dedi ama nafile Çağan hızla elini çekti.

İşaret parmağını annesine doğru uzattı "Asıl sen beni dinle" keskin bir sesle "Birazdan sorular soracağım sana istediğim cevabı ver yada verme her türlü benim için hayal kırıklığı olacaksın." Dedi öfkeyle.

Annesi gözyaşları arasında çağana bakarak "Ben ne yapmış olabilirim bu kadar, alt tarafı bakamadım diye verdim seni" dedi sanki hiç bir şey yapmamışcasına, acımasızca

Bu kadın dalga mı geçiyordu?

Çağanın yüzünü öyle bir ifade almıştı ki, midesi bulanıyordu sanki kadına bakarken

Parmağıyla göğsüne vurarak "Onu bunu geç" dedi alayla "Sen sırf ben sevdiğim kadından vazgeçeyim diye içeride neler söyledin bana" yüzünü yaklaştırarak "Söyle bana sen böyle yaparken kendine bunu layık gördün mü?" Dedi pişmanlıkla.

Kafasını eğerek "Oğlum mecburdum" dedi samimeyetsizlikle "Onlardan, daha doğrusu Tuanadan uzaklaşırsan beni hatırlarsın diye düşündüm."

Ne alakası vardı benimle o kadının.

"Mecburdun?" Dedi bitkin bir sesle "Neye mecburdun söylesene bir ya?"

Kadın kafasını bana çevirerek "Söylersem yüzüme bakmazsın." Dedi bir bildiği var gibi

Çağan gülerek "Şuan da pek baktığım söylenemez, söylesen ne fayda söylemesen ne fayda." Dedi bitmişce.

Kadın gözyaşları arasında kafasını eğdi tekrardan "Tuananın babasıyla" dediği an hızla ayağıya kalkmıştım, babamla ne alakası vardı "İlişkimiz vardı onunla." Dediği an ilkte kulağım ne dediğini algılamamıştı sanki.

"Ne vardı? Ne vardı?" Dedim elimle yatağın başından destek alarak

Kadın bana döndü "Önceden, çağan 15 yaşlarındaydı o sıra babanla ilişkimiz vardı" dedi net bir sesle.

Yara İziHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin