25. Bölüm

535 49 15
                                    

"Söylenecek çok şey vardı ama
söylememeye karar verdim."
- Franz Kafka -

...
Yandı canım
Çok yandı
2 kere aynı yerden
Aynı acı.

Dillerime döksem sözcükleri söyleyemem, olmaz onlarada yaşatamam.

Ama kapandı bilinç, kapandı o gözler açılır mı bilmeden.

Bu saatlerde genelde Çağanla olurdum hala öyleydim ama arada fark vardı.

Uzaktı, uzaktan izliyordu

Ben yaralı, o acılı.

Çağan Efe Ak anlatımıyla...
Öldüm ben, artık Yaşar mıyım bilmem?

Aklımı yitirir miyim onuda bilmem

Sevdiğim kadın karşımda acıyla yatarken ellerimi bile kullanamıyordum.

Kucağımda Hızla arabaya yetiştirmeye çalışıyordum.

"Dayan güzelim." Dedim yüzüne Kafamı çevirerek "Ben sensiz yapamam yalvarırım."

Arabanın önüne geldiğimde yavaşça arabaya bindirdim.

Ama o burada olduğumu hissetsin diye sürekli konuşmaya çalışıyordum, belki duymuyor ama hisseder o.

Hızla Damla'da bindi arka koltuğa.

Arabayı çalıştırdığımda hızlı kullanıyordum damla farketmiş olacak ki "Yapma Çağan." Dedi bağırarak hemde gözyaşlarıyla "Bu gidişle biz bile yetişemeyeceğiz hızlı kullan ama sakin kullan." Diyerek sakinleştirmeye çalıştı.

Arada açıdan dolayı öksürüyordu, öksürdüğü sırada azından kan çıkıyordu.

Onu böyle görmeye dayanamamakmış meğerse aşk.

Direksiyonu sıkmaktan bembeyaz olmuştu sanki ellerim.

Kafamı çevirerek onunla konuşmaya çalışıyordum arabayı kullandığım halde.

Damla Tuananın yarasına bakmaya çalışıyordu ama tersine geliyordu, ancak eliyle kanı durdurmaya çalışıyordu.

Aradan yarım saat bile geçmeden hastanenin önünde durdurup arabadan inmiştim.

Hızla kapıyı açarak tuanayı kucağıma aldım ama bir yandan da bağırıyordum "Sedye getirin!!!" Dedim gözyaşlarım arasında.

Ağlamak bana göre değil derdim seni tanımadan önce be güzelim.

Öyle bağırıyordum ki hastaneyi inletmiştim sanki o korkuyla.

Doktorlar sedye getirerek tuanayı yatırdılar

Sedyenin başından tutarak onlarla gittim bir yandan da Tuanayla konuşuyordum beni duymasa bile "Bak ben buradayım hep olacağım hadi güzelim bak daha iyileştireceğim seni yapma ne olur." Yalvarır gibi çıkmıştı o an sesim.

Doktorlar içeriye girdiklerinde Bora hızla kolumdan tuttu "Abi yapma giremezsin sakin ol bak güçlüdür o." Dedi oda gözyaşları içinde

"Güçlüdür o, ama ben yanında olmadan yapamaz o korkar orada" kafamı ona çevirerek yalvararak "Gireyim olum vallahi korkar" Bora ensemde tutarak sarıldı hızla

"Yapma olum" dedi ensemi sarsarak "Bilmiyor musun onu az korkutur bizi sonra şaka der geri kalkar hadi bak yapma böyle." Yanımıza gelen Murat'ı farketmiştim o an.

Arkasından ise gece geliyordu o an aklımı mı kaybetmiştim bilmiyorum ama sinirle üstüne yürümüştüm o an

"Anlat" dedim sinirle "Sen mi getirdin onu oraya" dedim tekrardan daha çok bağırarak

Yara İziHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin