"Güçlü bir hafıza
En ağır cezadır."
- Orhan Kemal -...
Özlem çok şiddetli bir histir, ne geçer nede azalır.
Şu sıralar öyle kişileri özlüyordum ki
Özlemimi giderecek çoğu kişi geldi ve en çok istediğimde.
Annem geldi
Belki gerçeklerler
Belki softluğuyla.
...
Gözlerimi anneme doğru çevirdim "Çok özledim galiba seni." Dedim sevimli bir tınıyla.Elini yüzüme götürdü hemen ardından saçlarıma "Güzel kızım benim, gittikçe bana benzemeye başlamışsın." Dedi gülümseyerek
"Anne" dedim mahçup bir sesle "Biliyorsun demi olanları."
Buruk bir gülümsemeyle elimi tuttu "Biliyorum annecim ama çok takma kafana bak ben takmıyorum" dediği an kafamı kaldırdırdım gözünden bir damla yaş düşmüştü.
"Emin misin takmadığına anne?" Dedim üzülerek
"Eminim kızım öyle gözyaşına bakma, onca yılın hatrına olsun o kadar." Onca yılın hatrı sahi onca yılı da mı düşünmemişti babam.
"Herkes gibi sizinde aynı olduğunuzu düşünmüştüm." Dedim acı bir gülümsemeyle
Eliyle iki gözüme dokundu, küçükken de üzülmemem için yapardı.
"Herkese aynı olmadığını, herkes olunca anlıyorsun kızım." Dedi öğüt verircesine.
Bir şey söyleyecekken arkadan gelen damlayı gördüm.
Şaşkınlıkla karşımda duran anneme baktı "Sinem Abla" diyip koşarak annemin boynuna sarıldı.
"Oy kızım benim" yüz yüze geldiklerinde gülümseyerek "Of yavrularım benim." Dedi sıcakkanlıkla.
"Ay Tuana koşa koşa gelince ne olduğunu anlamamıştım, meğer bu yüzdenmiş." Dedi annemin elini tutarak "Hemen tanıdı sizi."
Annem gülümseyerek bana döndü "Özür dilerim kızım bu kadar kendime hasret bıraktığım için."
Annemin yerini söyleyen asker koşarak yanımıza geldi
"Doktor hanım" dedi bağırarak "Çağan beyin gittiği yerin yolları kapanmış sedyeleri hazırlayın dedi."
Şaşkınlıkla yerimde durmaya çalıştım.
Ne demek bu.
Damla korkar gibi askerin önüne gitti "Ne demek sedyeleri hazırlayın birine bir şey mi oldu?" Asker kafasını eğdi bir anda
"Olabilirmiş." Bize kaldırdı kafasını tekrardan "Yani komutan öyle söylememizi istedi." Diyerek arkasına bakmadan hastaların olduğu tarafa doğru koşmaya başladı.
Damla hızla yanıma geldi "Tuana bak hemen bana iyi şeyler söylemen lazim gerçekten korkuyorum."
Annem hızla bize döndü "Çocuklar sakin olun" dedi kolumuzu tutarak "Kimden bahsediyorsunuz?" Diye sordu hemen sonra
Damla telaşla "Çağanlar." Dedi korkuyla
Annemin yüz ifadesi değişmişti bir anda "İyidir değil mi çocuklar?" Dedi merakla
"Bilmiyorum anne bekleyeceğiz." Dedim sabırsızlıkla.
Damlanın kolundan tutarak askerlerin tarafına doğru gittik
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Yara İzi
Teen Fiction"Alışkınız oysaki ikimizde kan kokusuna." Bir şey farketmiyordu artık o ölüyordu ben ise iyileştiriyordum. Tek bir istek vardı içimde onun kendine açtığı yarayı asla sarmamak ne yaralansın nede bir şey olsun...